Başbakan'dan teknoloji mesajı!
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Geçtiğimiz günlerde Genelkurmay Başkanımızla yaptığımız toplantıda aldığımız bir karar, inşallah Türk donanması, Ertuğrul'un 125. yılında bütün Hint Okyanusu ve Doğu Asya'yı geçerek Japonya'ya 125. yıl dostluk seferine çıkacak. 125 yıl önce Ertuğrul gemisinin taşıdığı dostluk bayrağını Japonya'ya tekrar taşıyacağız" dedi.
Davutoğlu, Osmaniye Organize Sanayii Bölgesindeki Tosyalı-Toyo Çelik Sanayii AŞ üretim tesisleri temel atma törenindeki konuşmasına, Türk-Japon ortakların eşlerine ve annelerine teşekkür ederek başladı.
Yatırım için Japonca olarak da teşekkür eden Davutoğlu, tesisin temel atma törenini 4 açıdan önemsediklerini belirtti.
Davutoğlu, öncelikle sanayinin yapısal ve niteliksel değişimi açısından büyük önem taşıdığını dile getirerek, Türkiye'nin, Afro-Avrasya'nın özellikle Orta Avrupa'dan Doğu Asya'ya ve Afrika'ya kadar uzanan bölgede en büyük üretim üslerinden birisi olduğunu anlattı.
Fransa-İtalya-Almanya hattıyla Doğu Asya bir çizgi olarak belirlendiğinde, geride kalan Avrasya'nın ve Afrika'nın en büyük üretim üssünün Türkiye olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Bu üretim üssünde bizim temel hedefimiz, sanayimizin niteliksel bir değişim süreci yaşaması. O bakımdan 62. hükümeti kurar kurmaz yaptığımız en önemli atılımlardan birisi 25 sektörel dönüşüm programımızı ilan etmek oldu. Burada ilk ilan ettiğimiz 9 sektörel dönüşüm programında en çok vurguda bulunduğumuz husus ithalata bağımlılığın azaltılması ve sanayide Ar-Ge'nin ve ileri teknoloji yoğunluğunun artırılması. Bunlar aslında birbirlerini destekleyen unsurlar. İstiyoruz ki Türkiye ileri teknoloji ürünler üretsin ve ileri teknoloji ürünleri ihraç eden bir ülke haline dönüşsün. Orta düzey teknolojik aktarım kapsamından ileri düzey teknolojiye geçiş imkanı sağlasın."
"DEMİR-ÇELİK SEKTÖRÜNE İLERİ TEKNOLOJİ KAZANDIRACAK"
Davutoğlu, yatırımın, demir-çelik sektörüne ileri teknoloji boyutu kazandıracak olmasının kendilerini heyecanlandırdığını vurguladı.
Yatırım sayesinde Japon bilgi, teknoloji ve tecrübesinin ülkeye aktarılacağını bildiren Davutoğlu, "İthalata bağımlılığın azaltılması bağlamında, özellikle ileri teknolojili demir ithalatında 500 milyon dolarlık bir ikame sağlanacak olması dolayısıyla, bu tesisi kuran bütün yöneticilere teşekkürü borç biliyorum. Tam da bizim 62. hükümet döneminde ilan ettiğimiz sanayide reel sektörde dönüşümün doğasını yansıtan bir yatırım olarak her türlü takdirin üzerinde. Ayrıca, 300 milyon dolarlık bir ihracat potansiyelinde olması, dış ticaret açığımızın giderilmesine yaklaşık 800 milyon dolarlık katkı anlamına geliyor. Bu, yeni döneme intibak bakımından son derece önemli ve hepimize heyecan veren bir husus" değerlendirmesinde bulundu.
İLERİ TEKNOLOJİYE DAVET
Davutoğlu, bütün sanayi kuruluşlarını, sadece demir-çelik sektöründe değil, bütün alanlarda yoğun ve ileri teknolojik safhaya geçmeye davet etti.
Türkiye'nin bundan sonraki rekabetini güçlendirecek temel hususlardan birisinin Ar-Ge ve inovasyon alanında yapılacak atılımlar olduğuna işaret eden Davutoğlu, şöyle devam etti:
"İnşallah bu 428 milyon dolarlık yatırımla, ikinci önemli boyut olarak demir-çelik sektöründe de niteliksel bir değişim yaşayacağımıza inanıyoruz. Bu konuda da Tosyalı Toyo şirketinin öncülük yapmasını bekliyoruz. Çünkü Türkiye, demir-çelik sektöründe en çok üretim kapasitesine sahip ilk 10 ülke arasına giriyor. Ancak baktığımızda hala ithalatımız, ihracatımızın yaklaşık 2 misli. Demir cevheri ve ileri teknoloji alanlarında yaptığımız ithalat dolayısıyla ihracatın 2 misli bir durumla, dengesizlikle karşı karşıyayız. Bu yatırımla ileri teknolojili ve katma değeri yüksek bir yapıya demir-çelik sektörüne gireceğine inanıyoruz. Bu açıdan da sadece sanayimizin genel dönüşümü bağlamında değil, demir-çelik sektörünün Türkiye'deki kendi içindeki dönüşümü bağlamında da son derece doğru ve stratejik bir adım olarak değerlendiriyoruz."
"TÜRK-JAPON DOSTLUĞUNUN GÜZEL BİR NİŞANESİ DAHA"
Davutoğlu, törenin kendilerini heyecanlandıran, sevindiren üçüncü boyutunun ise Türk-Japon dostluğunun güzel bir nişanesinin daha görülmesi olduğunu söyledi.
Türkiye ile Japonya'nın, son dönemde en üst düzeyde siyasi ilişkiler yanında çok önemli stratejik projeleri yapma yönünde çok örnek işbirliği sergilediğini anlatan Davutoğlu, "Başbakanlık Yatırım Ajansımızı da bu konuda tebrik ediyorum. Yakın takiple özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın Japonya seyahati esnasında bu büyük yatırımın ülkemize gelmesini sağlayacak önemli bir çerçeve oluşturdular. Bundan sonra da Başbakanlık Yatırım Ajansı, bütün bu alanlarda katkı vermeye ve Türkiye'ye daha çok yabancı yatırımın girmesi konusunda da çaba göstermeye devam edecek" diye konuştu.
Türk-Japon ilişkileri bağlamında 2015'in çok özel bir yıl olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Ortak hatıramız olan Ertuğrul gemisinin Japonya'ya gidişinin ve maalesef elim bir kazada batışının 125. yılı. Japon dostlarımızın ve sizlerin huzurunda bir hususu da burada kamuoyumuzla paylaşmak istiyorum. Geçen sene Hiroşima'nın yıl dönümünde Hiroşima'daydım. Ertuğrul faciasının olduğu şehre ve bölgeye de gittim, o hisleri derinden yaşadım. İnşallah bu sene 125. yıl hem bu acı olmakla birlikte Türk-Japon dostluğunun önemli bir dönüm noktasını teşkil eden Ertuğrul dostluk gemisinin yıl dönümünü anmış olacağız hem de bu güzel yatırımı başlatmış oluyoruz. Fakat vurgulamak istediğim husus, geçtiğimiz günlerde Genelkurmay Başkanımızla yaptığımız toplantıda aldığımız bir karar, inşallah Türk donanması Ertuğrul'un 125. yılında bütün Hint Okyanusu ve Doğu Asya'yı geçerek Japonya'ya 125. yıl dostluk seferine çıkacak. 125 yıl önce Ertuğrul gemisinin taşıdığı dostluk bayrağını Japonya'ya tekrar taşıyacağız."
Davutoğlu, Türk-Japon dostluğunun köklü temelde daha da ilerleyeceğinden, bütün alanlarda, nükleer enerji alanında da olduğu gibi çok geniş iş potansiyelini hayata geçireceklerinden hiç kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini dile getirdi.
"ERZİN LİMANI'NA BAĞLANTI EN KISA ZAMANDA TAMAMLANACAK"
Dördüncü önemli hususun Osmaniye ile ilgili olduğunu ifade eden Davutoğlu, sanayinin Anadolu'nun her alanına yayılmasından büyük heyecan duyduğunu söyledi.
Başbakan Davutoğlu, sadece belli yerlerde, Marmara, Ege'de belli alanlarda yoğunlaşan sanayinin süratle Anadolu'nun her bir köşesine yayılmasını, sanayi tesislerinin bütün illerde daha görünür hale gelmesini ve ileri teknoloji uygulayan yapılar olarak yerleşmesini arzu ettiklerini bildirdi.
Osmaniye'nin, gelecek dönemde de lojistik imkanları itibarıyla vaatleri bünyesinde barındıran bir il olduğunu belirten Davutoğlu, "Osmaniyeli sanayicilerimize, bütün Osmaniye'ye bir güzel müjdeyi de vermek istiyorum. İnşallah Organize Sanayi Bölgesi'nin Erzin Limanı'na bağlantısı en kısa zamanda tamamlanacak. Böylece Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi'nde yatırım yapıldığında, bu yatırımın limanlar üzerinden uluslararası ve küresel piyasaya aktarımı konusunda hiçbir engel kalmamış olacak" dedi.
Son 12 yılda kat ettikleri mesafeyi gösteren çarpıcı bir örnek vermek istediğini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"2002 yılında, Osmaniye'de 1 organize sanayi bölgesi vardı ve sadece 25 kişi çalışıyordu. Şimdi 2 organize sanayi bölgesi var ve 10 bin 500 kişi çalışıyor. 12 yılda çok güçlü bir sanayi altyapısı oluştu. İnşallah bu sanayi altyapısını daha da geliştirmeye kararlıyız. Yine 2002 yılında Osmaniye'den yapılan toplam ihracat, belki tebessüm edeceksiniz ama 700 bin dolardı, sadece 700 bin dolar. Şimdi ise Osmaniye'den yapılan, geçen seneki ihracat 134 milyon dolar. Yani Osmaniye'de 12 yılda ihracat artışı yaklaşık 190 misli artmış görünüyor. Bu da ekonomide sağladığımız dinamizmin nasıl Anadolu'ya büyük bir etki yaparak yayıldığının son derece çarpıcı göstergesi."
Bu tesislere emeği geçecek bütün yöneticilere teşekkür eden Davutoğlu, "Hem sanayimizdeki yapısal dönüşümün bir işareti olarak hem demir çelik sektöründeki önemli katma değer artışının bir işareti olarak hem Türk-Japon dostluğunun bir işareti olarak hem de Osmaniyemiz'in kalkınmasının ve sanayi altyapısının gelişmesinin bir işareti olarak, bu 4 açıdan da bu tesisleri hazırlayanlara, bu konuda katkıda bulunanlara teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Davutoğlu, tesislerin açılışını da birlikte yapmayı ümit ettiğini sözlerine ekledi.
Yatırım için Japonca olarak da teşekkür eden Davutoğlu, tesisin temel atma törenini 4 açıdan önemsediklerini belirtti.
Davutoğlu, öncelikle sanayinin yapısal ve niteliksel değişimi açısından büyük önem taşıdığını dile getirerek, Türkiye'nin, Afro-Avrasya'nın özellikle Orta Avrupa'dan Doğu Asya'ya ve Afrika'ya kadar uzanan bölgede en büyük üretim üslerinden birisi olduğunu anlattı.
Fransa-İtalya-Almanya hattıyla Doğu Asya bir çizgi olarak belirlendiğinde, geride kalan Avrasya'nın ve Afrika'nın en büyük üretim üssünün Türkiye olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Bu üretim üssünde bizim temel hedefimiz, sanayimizin niteliksel bir değişim süreci yaşaması. O bakımdan 62. hükümeti kurar kurmaz yaptığımız en önemli atılımlardan birisi 25 sektörel dönüşüm programımızı ilan etmek oldu. Burada ilk ilan ettiğimiz 9 sektörel dönüşüm programında en çok vurguda bulunduğumuz husus ithalata bağımlılığın azaltılması ve sanayide Ar-Ge'nin ve ileri teknoloji yoğunluğunun artırılması. Bunlar aslında birbirlerini destekleyen unsurlar. İstiyoruz ki Türkiye ileri teknoloji ürünler üretsin ve ileri teknoloji ürünleri ihraç eden bir ülke haline dönüşsün. Orta düzey teknolojik aktarım kapsamından ileri düzey teknolojiye geçiş imkanı sağlasın."
"DEMİR-ÇELİK SEKTÖRÜNE İLERİ TEKNOLOJİ KAZANDIRACAK"
Davutoğlu, yatırımın, demir-çelik sektörüne ileri teknoloji boyutu kazandıracak olmasının kendilerini heyecanlandırdığını vurguladı.
Yatırım sayesinde Japon bilgi, teknoloji ve tecrübesinin ülkeye aktarılacağını bildiren Davutoğlu, "İthalata bağımlılığın azaltılması bağlamında, özellikle ileri teknolojili demir ithalatında 500 milyon dolarlık bir ikame sağlanacak olması dolayısıyla, bu tesisi kuran bütün yöneticilere teşekkürü borç biliyorum. Tam da bizim 62. hükümet döneminde ilan ettiğimiz sanayide reel sektörde dönüşümün doğasını yansıtan bir yatırım olarak her türlü takdirin üzerinde. Ayrıca, 300 milyon dolarlık bir ihracat potansiyelinde olması, dış ticaret açığımızın giderilmesine yaklaşık 800 milyon dolarlık katkı anlamına geliyor. Bu, yeni döneme intibak bakımından son derece önemli ve hepimize heyecan veren bir husus" değerlendirmesinde bulundu.
İLERİ TEKNOLOJİYE DAVET
Davutoğlu, bütün sanayi kuruluşlarını, sadece demir-çelik sektöründe değil, bütün alanlarda yoğun ve ileri teknolojik safhaya geçmeye davet etti.
Türkiye'nin bundan sonraki rekabetini güçlendirecek temel hususlardan birisinin Ar-Ge ve inovasyon alanında yapılacak atılımlar olduğuna işaret eden Davutoğlu, şöyle devam etti:
"İnşallah bu 428 milyon dolarlık yatırımla, ikinci önemli boyut olarak demir-çelik sektöründe de niteliksel bir değişim yaşayacağımıza inanıyoruz. Bu konuda da Tosyalı Toyo şirketinin öncülük yapmasını bekliyoruz. Çünkü Türkiye, demir-çelik sektöründe en çok üretim kapasitesine sahip ilk 10 ülke arasına giriyor. Ancak baktığımızda hala ithalatımız, ihracatımızın yaklaşık 2 misli. Demir cevheri ve ileri teknoloji alanlarında yaptığımız ithalat dolayısıyla ihracatın 2 misli bir durumla, dengesizlikle karşı karşıyayız. Bu yatırımla ileri teknolojili ve katma değeri yüksek bir yapıya demir-çelik sektörüne gireceğine inanıyoruz. Bu açıdan da sadece sanayimizin genel dönüşümü bağlamında değil, demir-çelik sektörünün Türkiye'deki kendi içindeki dönüşümü bağlamında da son derece doğru ve stratejik bir adım olarak değerlendiriyoruz."
"TÜRK-JAPON DOSTLUĞUNUN GÜZEL BİR NİŞANESİ DAHA"
Davutoğlu, törenin kendilerini heyecanlandıran, sevindiren üçüncü boyutunun ise Türk-Japon dostluğunun güzel bir nişanesinin daha görülmesi olduğunu söyledi.
Türkiye ile Japonya'nın, son dönemde en üst düzeyde siyasi ilişkiler yanında çok önemli stratejik projeleri yapma yönünde çok örnek işbirliği sergilediğini anlatan Davutoğlu, "Başbakanlık Yatırım Ajansımızı da bu konuda tebrik ediyorum. Yakın takiple özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın Japonya seyahati esnasında bu büyük yatırımın ülkemize gelmesini sağlayacak önemli bir çerçeve oluşturdular. Bundan sonra da Başbakanlık Yatırım Ajansı, bütün bu alanlarda katkı vermeye ve Türkiye'ye daha çok yabancı yatırımın girmesi konusunda da çaba göstermeye devam edecek" diye konuştu.
Türk-Japon ilişkileri bağlamında 2015'in çok özel bir yıl olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Ortak hatıramız olan Ertuğrul gemisinin Japonya'ya gidişinin ve maalesef elim bir kazada batışının 125. yılı. Japon dostlarımızın ve sizlerin huzurunda bir hususu da burada kamuoyumuzla paylaşmak istiyorum. Geçen sene Hiroşima'nın yıl dönümünde Hiroşima'daydım. Ertuğrul faciasının olduğu şehre ve bölgeye de gittim, o hisleri derinden yaşadım. İnşallah bu sene 125. yıl hem bu acı olmakla birlikte Türk-Japon dostluğunun önemli bir dönüm noktasını teşkil eden Ertuğrul dostluk gemisinin yıl dönümünü anmış olacağız hem de bu güzel yatırımı başlatmış oluyoruz. Fakat vurgulamak istediğim husus, geçtiğimiz günlerde Genelkurmay Başkanımızla yaptığımız toplantıda aldığımız bir karar, inşallah Türk donanması Ertuğrul'un 125. yılında bütün Hint Okyanusu ve Doğu Asya'yı geçerek Japonya'ya 125. yıl dostluk seferine çıkacak. 125 yıl önce Ertuğrul gemisinin taşıdığı dostluk bayrağını Japonya'ya tekrar taşıyacağız."
Davutoğlu, Türk-Japon dostluğunun köklü temelde daha da ilerleyeceğinden, bütün alanlarda, nükleer enerji alanında da olduğu gibi çok geniş iş potansiyelini hayata geçireceklerinden hiç kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini dile getirdi.
"ERZİN LİMANI'NA BAĞLANTI EN KISA ZAMANDA TAMAMLANACAK"
Dördüncü önemli hususun Osmaniye ile ilgili olduğunu ifade eden Davutoğlu, sanayinin Anadolu'nun her alanına yayılmasından büyük heyecan duyduğunu söyledi.
Başbakan Davutoğlu, sadece belli yerlerde, Marmara, Ege'de belli alanlarda yoğunlaşan sanayinin süratle Anadolu'nun her bir köşesine yayılmasını, sanayi tesislerinin bütün illerde daha görünür hale gelmesini ve ileri teknoloji uygulayan yapılar olarak yerleşmesini arzu ettiklerini bildirdi.
Osmaniye'nin, gelecek dönemde de lojistik imkanları itibarıyla vaatleri bünyesinde barındıran bir il olduğunu belirten Davutoğlu, "Osmaniyeli sanayicilerimize, bütün Osmaniye'ye bir güzel müjdeyi de vermek istiyorum. İnşallah Organize Sanayi Bölgesi'nin Erzin Limanı'na bağlantısı en kısa zamanda tamamlanacak. Böylece Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi'nde yatırım yapıldığında, bu yatırımın limanlar üzerinden uluslararası ve küresel piyasaya aktarımı konusunda hiçbir engel kalmamış olacak" dedi.
Son 12 yılda kat ettikleri mesafeyi gösteren çarpıcı bir örnek vermek istediğini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"2002 yılında, Osmaniye'de 1 organize sanayi bölgesi vardı ve sadece 25 kişi çalışıyordu. Şimdi 2 organize sanayi bölgesi var ve 10 bin 500 kişi çalışıyor. 12 yılda çok güçlü bir sanayi altyapısı oluştu. İnşallah bu sanayi altyapısını daha da geliştirmeye kararlıyız. Yine 2002 yılında Osmaniye'den yapılan toplam ihracat, belki tebessüm edeceksiniz ama 700 bin dolardı, sadece 700 bin dolar. Şimdi ise Osmaniye'den yapılan, geçen seneki ihracat 134 milyon dolar. Yani Osmaniye'de 12 yılda ihracat artışı yaklaşık 190 misli artmış görünüyor. Bu da ekonomide sağladığımız dinamizmin nasıl Anadolu'ya büyük bir etki yaparak yayıldığının son derece çarpıcı göstergesi."
Bu tesislere emeği geçecek bütün yöneticilere teşekkür eden Davutoğlu, "Hem sanayimizdeki yapısal dönüşümün bir işareti olarak hem demir çelik sektöründeki önemli katma değer artışının bir işareti olarak hem Türk-Japon dostluğunun bir işareti olarak hem de Osmaniyemiz'in kalkınmasının ve sanayi altyapısının gelişmesinin bir işareti olarak, bu 4 açıdan da bu tesisleri hazırlayanlara, bu konuda katkıda bulunanlara teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Davutoğlu, tesislerin açılışını da birlikte yapmayı ümit ettiğini sözlerine ekledi.