Gökçek: Kılıçdaroğlu benden korkar

A Haber'de Şirin Sever'in sunduğu Jurnal Programı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'i konuk etti. Baykal'la Kılıçdaroğlu arasında mukayese edilemeyecek fark olduğunu dile getiren Gökçek, Kılıçdaroğlu'nun "Gandi Style" videolarına da çok güldüğünü söyledi. Attığı tweetlerle muhalefeti sarstığını da ifade eden Melik Gökçek, Kılıçdaroğlu'nun korkup kendisine cevap veremeyeceğini söyledi.

"BAYKAL'LA KILIÇDAROĞLU ARASINDA MUKAYESE EDİLEMEYECEK FARK VAR"
Ben Sayın Baykal'la genel başkan olduğu dönemde de gayet iyi diyalogu olan bir belediye başkanıyım. Muhalefet partisinin lideri olmasına rağmen sık sık gidip konuşup, hatta derdimizi anlatıp çözdüğümüz vakalar olmuştur. Ama nasıl muhalefetin iktidarın tenkit etme gibi bir hakkı varsa, iktidarın da muhalefeti, özellikle liderlerini tenkit etme hakkı var. Ben sayın Baykal'la sayın Kılıçdaroğlu arasında mukayese edilmeyecek bir fark olduğuna inanıyorum. Kamuoyunda bir oylama yakın %90 rahatlıkla böyle çıkar. Birisi ne kadar karizmatikse ötekisi de karizmatik olmaktan o kadar uzak. Gaflarıyla meşhur olan, çarklarıyla meşhur olan bir kişi.
"KILIÇDAROĞLU'NUN "GANDI STYLE" VİDEOLARI VAR, ÇOK GÜLÜYORUM"
Seyrettiğim zaman kahkahalarla gülüyorum, internette dolaşıyor. "Gandi Style" diye bir program. Orada Gandi'nin yani Kılıçdaroğlu'nun yapmış olduğu gafları o kadar güzel anlatıyor ki, onu seyreden bir Cumhuriyet Halk Parti'linin de Gandi'ye oy vermesi mümkün değil. Böyle bir kişi gelmiş, hasbelkader buraya lider olmuş, bir kasetle gelmiş bir kişi. Bakalım nasıl gidecek?
"BENİ YA SEVERLER YA HİÇ SEVMEZLER"
Beni Twitter'dan da siyasetten de ya çok severler ya da hiç sevmezler. Bu da siyasi görüşlerimin biraz sert oluşundan dolayıdır. Bu medyada da böyledir. Bazı arkadaşlar çok severler bazıları hiç sevmezler. Bu da medyadaki tartışmalarımın çok keskin oluşundandır. 28 Şubat süreci dahil, ondan önceki dönemlerde, medya mensupları devamlı siyasetçileri, özellikle sağ tandanslı siyasetçileri, tabirimi mazur görün, ekranda ya da köşelerinde dövmeye alışmışlardı. Ben aykırı bir tip olarak karşılarına çıktım. Onlar bir şey söyleyince ben iki cevap vermeye başladım. Televizyon ekranlarında yaptığımız tartışmalarda da bayağı sıkıntılara düştüler. İlk defa böyle bir tiple karşılaştılar. Mağlup olunduğu zaman ona karşı sempati duymak mümkün değil, tam tersine antipati duyuyorsunuz. Böyle bir kitle oldu. Tabiri caizse ben alttan almayan bir insan olarak kendimi tanıttım.
"ATTIĞIM TWEETLERLE MUHALEFETİ SARSIYORUM"
Siyasette de böyle, mesela CHP içinde sağduyulu olanlar hariç, diğerleri beni sevmezler. Mesela Twitter'da atmış olduğu tweetlerle Cumhuriyet Halk Partisi'ni gerçekten sarsıyorum, Şunu da gayet iyi biliyorum, parti içinde milletvekilleri beni takip eder ve kendi aralarında benim mesajlarımın tartışırlar. Ben de gerçekleri ifade edince rahatsız oluyorlar. Rahatsız olunca da beni sevmeleri mümkün mü değil, sevmiyorlar. Ama buna karşılık da, benimle aynı düşünce yapısını paylaşan ve bundan çok memnun olan bir kitle var. Onlar da tam tersine beni seviyorlar.
"KILIÇDAROĞLU BANA CEVAP VEREMEZ, KORKAR"
Biz karşılıklı atışmıyoruz. Sadece ben atıyorum, o dinliyor. Sayın Kılıçdaroğlu bana cevap veremez, korkar çekinir. Çünkü arkasının geleceğini bilir. Türkiye'de Kılıçdaroğlu ve CHP'yi benim kadar bilen çok az insan vardır. Onun için buna cesaret edemez. Ben de bunu gayet doğal karşılıyorum.