Türkiye'nin haklı Suriye hüsranı
Gazeteci Ali Bayramoğlu; A Haber'de yayınlanan “Canan Barlas ile Gündem” programında Tuba Kalçık'ın Türkiye- Suriye Gerilimi ile ilgili sorularını yanıtladı.
ahaber.com.tr/ Yaşanan süreci tehlikeli ve riskli olarak tanımlayan Bayramoğlu, PKK'nın hareket alanının genişlediği de dile getirdi. Bayramoğlu; Türkiye'nin Suriye konusunda yalnız bırakıldığını söyledi ve ekledi "Türkiye Batı'dan beklediği yardımı göremedi"
"TÜRKİYE-SURİYE GERİLİMİ, TEHLİKELİ VE RİSKLİ BİR SÜREÇ"
Tehlikeli ve riskli bir süreç olarak değerlendiriyorum. Bir tarafıyla da tabi ki kaçınılmaz. Türk dış politikasının, özellikle bölgedeki varoluş arayışı, bu arayışı bu güne kadar demokratik araçlarla yapma arzusu, Suriye'de olup bitene bir tavır almasını beraberinde getirdi. Ama dış politika çoğunlukla tek taraflı bir oyun değil, bu durumda karşımızda iki aktör de yok, Amerika var, İran var, Rusya var körfez ülkeleri var. Dolayısıyla hepsinin oluşturduğu karışık bir denklemde, Türkiye aslında kendi istediğinden çok daha fazla Suriye çatışmasını doğrudan tarafı olmaya doğru ilerledi. Bugün itibariyle baktığımızda, bunun daha iyi yönetilmesi gerektiğini bütün Türkiye zannediyorum düşünüyor. Böyle bir risk var kaşımızda
"PKK'NIN HAREKET ALANI GENİŞLEDİ"
Ortadoğu'da iki büyük denge var. Bunlardan bir tanesi, Sünni- Şii gerilim hattı. İkinci mesele Batı- Doğu gerginliğidir. Türkiye, tüm bunların içine girmiş durumda. Suriye sadece Suriye'den ibaret değil. Öyle olunca PKK gibi bir aktör, yani Türkiye'de bir milliyetçilik hareketini, bir isyanı temsil eden ve terör hareketleri, terör olayları üstünden, şiddet üstünden varlığını sürdüren bir aktör, bölgede bütün bu oyuncuların üstüne oynayabilecekleri başka bir aktör, bir başka oyuncu haline geliyor. Bu açıdan baktığımız zaman gerek Suriye'nin, gerek İran'ın, gerek Rusya'nın PKK'nın varlığına kayıtsız kalmayacağını, Türkiye onların oyun planını bozduğu oranda Türkiye'ye yönelik hamlelerinde PKK'yı kullanacağını varsayabiliriz. Bu nitekim oluyor. Gaziantep olayı bunun bir parçasıydı gibi bir görüş var buna katılıyorum. İkincisi tabi, böyle olunca PKK'nın kendi hareket alanının genişlediğini görüyoruz böyle olunca. 900 km'lik bir Suriye sınırı var. Orada Suriye rejimi o alanı tam olarak kontrol edemiyor Orada boşa çıkan enerjiler var ve o enerjiler o bölgede PKK'nın hareket alnını artırıyor. Kaldı ki, Suriye'ye bir şey olduğu takdirde, yani Suriye rejimi dağıldığı bölündüğü takdirde, o bölgede PKK'nın da egemen olacağı bir ayrı Kürt bölgesinin oluşması Türkiye için şu günün koşullarıyla bir müdahale nedeni. Dolayısıyla tüm bunlar açısından bir sorun var evet
"TÜRKİYE YALNIZ BIRAKILDI"
Türkiye özellikle bazı konularda evet yalnız bırakıldı. Bu nedir; insanı yardım. Özellikle mültecilerin, Hatay'dan ya da başka yerlerden gelen mültecilerinin, yaşam kalitesiyle, onların güvenliği ile ilgili açıkçası Türkiye Batı'dan beklediği yardımı göremedi. Bu bir hüsrandır ve Türkiye bunda çok haklıdır.
"TÜRKİYE BATI'DAN BEKLEDİĞİ YARDIMI GÖREMEDİ"
Orada bir bağımsız bölge oluşturulması istendi, ama Batı bunun bir askeri koruma gerektirdiğini düşündüğü için, buna da yanaşmadı. Şöyle bir travma var tabi, Irak deneyimi o kadar kötü bir deneyimdi ki, İngiltere için, Amerika için, Avrupa için… Suriye'de böyle bir işe kimse bulaşmak istemiyor. Türkiye'yi biraz da arkadan ittiriyorlar. Dolayısıyla bu anlamda Türkiye yalnız kalıyor.
"TÜRKİYE-SURİYE GERİLİMİ, TEHLİKELİ VE RİSKLİ BİR SÜREÇ"
Tehlikeli ve riskli bir süreç olarak değerlendiriyorum. Bir tarafıyla da tabi ki kaçınılmaz. Türk dış politikasının, özellikle bölgedeki varoluş arayışı, bu arayışı bu güne kadar demokratik araçlarla yapma arzusu, Suriye'de olup bitene bir tavır almasını beraberinde getirdi. Ama dış politika çoğunlukla tek taraflı bir oyun değil, bu durumda karşımızda iki aktör de yok, Amerika var, İran var, Rusya var körfez ülkeleri var. Dolayısıyla hepsinin oluşturduğu karışık bir denklemde, Türkiye aslında kendi istediğinden çok daha fazla Suriye çatışmasını doğrudan tarafı olmaya doğru ilerledi. Bugün itibariyle baktığımızda, bunun daha iyi yönetilmesi gerektiğini bütün Türkiye zannediyorum düşünüyor. Böyle bir risk var kaşımızda
"PKK'NIN HAREKET ALANI GENİŞLEDİ"
Ortadoğu'da iki büyük denge var. Bunlardan bir tanesi, Sünni- Şii gerilim hattı. İkinci mesele Batı- Doğu gerginliğidir. Türkiye, tüm bunların içine girmiş durumda. Suriye sadece Suriye'den ibaret değil. Öyle olunca PKK gibi bir aktör, yani Türkiye'de bir milliyetçilik hareketini, bir isyanı temsil eden ve terör hareketleri, terör olayları üstünden, şiddet üstünden varlığını sürdüren bir aktör, bölgede bütün bu oyuncuların üstüne oynayabilecekleri başka bir aktör, bir başka oyuncu haline geliyor. Bu açıdan baktığımız zaman gerek Suriye'nin, gerek İran'ın, gerek Rusya'nın PKK'nın varlığına kayıtsız kalmayacağını, Türkiye onların oyun planını bozduğu oranda Türkiye'ye yönelik hamlelerinde PKK'yı kullanacağını varsayabiliriz. Bu nitekim oluyor. Gaziantep olayı bunun bir parçasıydı gibi bir görüş var buna katılıyorum. İkincisi tabi, böyle olunca PKK'nın kendi hareket alanının genişlediğini görüyoruz böyle olunca. 900 km'lik bir Suriye sınırı var. Orada Suriye rejimi o alanı tam olarak kontrol edemiyor Orada boşa çıkan enerjiler var ve o enerjiler o bölgede PKK'nın hareket alnını artırıyor. Kaldı ki, Suriye'ye bir şey olduğu takdirde, yani Suriye rejimi dağıldığı bölündüğü takdirde, o bölgede PKK'nın da egemen olacağı bir ayrı Kürt bölgesinin oluşması Türkiye için şu günün koşullarıyla bir müdahale nedeni. Dolayısıyla tüm bunlar açısından bir sorun var evet
"TÜRKİYE YALNIZ BIRAKILDI"
Türkiye özellikle bazı konularda evet yalnız bırakıldı. Bu nedir; insanı yardım. Özellikle mültecilerin, Hatay'dan ya da başka yerlerden gelen mültecilerinin, yaşam kalitesiyle, onların güvenliği ile ilgili açıkçası Türkiye Batı'dan beklediği yardımı göremedi. Bu bir hüsrandır ve Türkiye bunda çok haklıdır.
"TÜRKİYE BATI'DAN BEKLEDİĞİ YARDIMI GÖREMEDİ"
Orada bir bağımsız bölge oluşturulması istendi, ama Batı bunun bir askeri koruma gerektirdiğini düşündüğü için, buna da yanaşmadı. Şöyle bir travma var tabi, Irak deneyimi o kadar kötü bir deneyimdi ki, İngiltere için, Amerika için, Avrupa için… Suriye'de böyle bir işe kimse bulaşmak istemiyor. Türkiye'yi biraz da arkadan ittiriyorlar. Dolayısıyla bu anlamda Türkiye yalnız kalıyor.