Ertuğrul Özkök'e çok incinmiştim, kırılmıştım!
Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara A Haber'de öyle bir anısını anlattı ki...
ahaber.com.tr / 1-7 Mart Deprem Haftası dolayısıyla, Türk Kızılayı Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara A Haber'de yayınlanan Bi Sormak Lazım programında Selin Ongun'un sorularını yanıtladı.
"BAŞBAKANIMIZIN DEPREM HAFTASI'NDA BİR ETKİNLİĞE KATILMASINI İSTERİZ"
"ERTUĞRUL ÖZKÖK'E ÇOK İNCİNMİŞTİM, KIRILMIŞTIM, ŞAHİDİM MURAT BARDAKÇI'DIR"
99 öncesinde 1992 Erzincan depremi var, 95 Afyon-Dinar depremi var. Bunlar 6'nın üzerinde. Bir de 1998 Adana Ceyhan depremi var. Medyadaki yansımalarına bakarsanız 92'de iki televizyon vardı, 95'te biraz sayısı arttı, 98'de daha çok vardı. Haber olarak baktığınızda ilk gün çok yer veriliyordu, yazısal medyada da. İkinci gün iç sayfalara geçiyordu, görsel medyada üçüncü, dördüncü, beşinci haber oluyordu. Üçüncü gün çok az haber oluyordu. Peki ne oldu da 99'dan sonra bu oldu? İstanbul depremi hissetti, yaşamadı. Yaşayan Gölcük, Yalova, Kocaeli, Bolu, Sakarya, Düzce…
Acı bir anımı paylaşayım sizinle: Biz 96'da Kandilli Rasathanesi olarak halka dönük deprem zararlarının azaltılması için bir broşür hazırladık. O dönem çok ünlü bir gazetenin çok ünlü bir yayın yönetmenine gittim. Bakın bu çok faydalı bilgilerle, en iyi uzmanlarla hazırlanmış bir öğreti paketi, bunu bir pazar günü gazeteye yapalım. Cevap olarak "Hocam İstanbul'da depremi nereden çıkarttın, İstanbul'da deprem olur mu?" dedi. Bunun şahidi de var. Çok incinmiştim. Çok kırılmıştım. Ertuğrul Özkök döneminde çok kırılmıştım. Buna Murat Bardakçı da şahittir. Sonra bunu yayınlamak istediler, ben bunu onlara değil Sabah grubuna verdim. Kimse yanlış anlamasın ama bu bir çırpınmaydı. Biz bilim adamı olarak topluma hizmet götürme arzumuz var.
"BAŞBAKANIMIZIN DEPREM HAFTASI'NDA BİR ETKİNLİĞE KATILMASINI İSTERİZ"
1923'te Japonya'da Japonların Büyük Kanto depremi dedikleri bir deprem var. Tokyo ve Yokohama bu depremde yıkıldı. Yetmedi deprem sonrası çıkan yangınlarda kül oldu. 140 bin kayıpları ve 600bine yakın yaralısı var. Japonya'da o depremin olduğu gün her yıl deprem tatbikatları ve depremden korunma bilinci eğitimleri konusunda çalışma yapılır. Bu çalışmanın başında Japon Başbakanı vardır. Japon Başbakanı bütün gününü bu işe ayırır. Yanlış anlamasın Sayın Recep Tayyip Erdoğan. İnsan hayatı çok önemlidir, pahası yoktur. Niçin bizim Başbakanımız 1-7 Mart haftasında Türkiye'nin herhangi bir yerinde böyle bir çalışma yapmasın?
"ERTUĞRUL ÖZKÖK'E ÇOK İNCİNMİŞTİM, KIRILMIŞTIM, ŞAHİDİM MURAT BARDAKÇI'DIR"
99 öncesinde 1992 Erzincan depremi var, 95 Afyon-Dinar depremi var. Bunlar 6'nın üzerinde. Bir de 1998 Adana Ceyhan depremi var. Medyadaki yansımalarına bakarsanız 92'de iki televizyon vardı, 95'te biraz sayısı arttı, 98'de daha çok vardı. Haber olarak baktığınızda ilk gün çok yer veriliyordu, yazısal medyada da. İkinci gün iç sayfalara geçiyordu, görsel medyada üçüncü, dördüncü, beşinci haber oluyordu. Üçüncü gün çok az haber oluyordu. Peki ne oldu da 99'dan sonra bu oldu? İstanbul depremi hissetti, yaşamadı. Yaşayan Gölcük, Yalova, Kocaeli, Bolu, Sakarya, Düzce…
Acı bir anımı paylaşayım sizinle: Biz 96'da Kandilli Rasathanesi olarak halka dönük deprem zararlarının azaltılması için bir broşür hazırladık. O dönem çok ünlü bir gazetenin çok ünlü bir yayın yönetmenine gittim. Bakın bu çok faydalı bilgilerle, en iyi uzmanlarla hazırlanmış bir öğreti paketi, bunu bir pazar günü gazeteye yapalım. Cevap olarak "Hocam İstanbul'da depremi nereden çıkarttın, İstanbul'da deprem olur mu?" dedi. Bunun şahidi de var. Çok incinmiştim. Çok kırılmıştım. Ertuğrul Özkök döneminde çok kırılmıştım. Buna Murat Bardakçı da şahittir. Sonra bunu yayınlamak istediler, ben bunu onlara değil Sabah grubuna verdim. Kimse yanlış anlamasın ama bu bir çırpınmaydı. Biz bilim adamı olarak topluma hizmet götürme arzumuz var.