"Kopya olayları olmadığı için çok mutluyum!"
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Lisans Yerleştirme Sınavları'na (LYS) ilişkin, ''Bence temiz bir sınav oldu. Başta iddia edildiği gibi kopya olayları hiç olmadı. Ne ferdi, ne grup halinde kopya olayları oldu. Onun için çok mutluyum'' değerlendirmesinde bulundu.
YÖK Başkanı Özcan, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinde düzenlenen 2010-2011 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni'nin ardından gazetecilerin LYS sonuçlarına ilişkin sorularını yanıtladı.
Özcan, bu yılki sonuçlarda Kastamonu, Kilis, Karaman gibi illerin başarısının ön plana çıktığının belirtilmesi ve bir değerlendirme yapmasının istenmesi üzerine, bazı istatistiki bilgilerin kendisine ulaştığını ifade ederek, ''Şunu söyleyebilirim, geçen yıla çok benzerlik gösteren bir sınav olmuş'' dedi.
Özcan, şöyle konuştu:
''Bazı testlerde matematik, fen gibi testlerde başarı düşük bu sene. Ama sosyal bilimlerin bir tanesinde örneğin yüksek olduğunu fark ettim. Çok bir farklılığı yok geçen seneden. Küçük illere gelince onları daha detaylı değerlendirebilmek için başka istatistiklere de bakmak lazım. Çok olmayan bir durumdu o. Bu sefer öyle çıkması hakikaten şaşırtıcı.''
-''ÜNİVERSİTE SAYISININ ARTIŞI ÖNEMLİ''-
Özcan, istatistikleri daha detaylı incelemesinin ardından daha geniş bir değerlendirme yapabileceğini söyledi.
Üniversite sayılarına ilişkin bir başka soru üzerine de Özcan, üniversite sayısının 165'e ulaştığını anımsatarak, ''Artış sayesinde kontenjanımızı 760 bine çıkardık. Bu sene son ikinci basamak sınavında, sınava giren 1 milyon 300 bin öğrenci var. Onların yarısı bir defa üniversiteye girme hakkına sahip oldu, o açıdan son derece önemli'' dedi.
YÖK Başkanı Özcan, bu yılki sınavla ilgili ''Bence temiz bir sınav oldu. Başta iddia edildiği gibi kopya olayları hiç olmadı. Ne ferdi, ne grup halinde kopya olayları oldu. Onun için çok mutluyum'' değerlendirmesinde bulundu.
Özcan, vakıf üniversitelerinin öğrenci alma kapasitesinin yüzde 10 dolayında olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
''Belki yapmamız gereken o kesimi biraz daha artırmak. Fakat artırırken de 'Yıllar içinde ne oluyor?' sorusuna bakmak lazım. Çünkü sayıyı epey bir artırdık. İki kişiden biri doğrudan girebiliyor. Daha fazla artırırsak herkes girebilecek durumda olacak. Ondan sonra ne yapacağız? Çünkü lise mezunları da eskisi gibi artmıyor. Biz şimdi daha önce sınavlara girmiş ve kazanamamış öğrencilerimizin sayesinde bu stoktan faydalanarak üniversitelerimizi dolduruyoruz. Ama bu stoku da birazcık azaltırsak üniversiteleri neyle, hangi öğrenciyle dolduracağımız sorusu ortaya çıkar. Onun için bir optimum yakalamaya çalışıyoruz.''
Yaptıkları hesaplamaların, vakıf ve devlet olarak 200 dolayında üniversitenin ihtiyacı karşılayacağını gösterdiğine işaret eden Özcan, 10-15 yıl sonra üniversitelerin zorda kalması endişesiyle Yabancı Uyruklu Öğrenci Sınavı (YÖS) kaldırarak dışarıdan öğrenci almaya ağırlık verdiklerini söyledi.
Üniversitelerde dışarıdan gelen 24 bin 500 civarında öğrencinin bulunduğunu, ancak 50 bin öğrencinin de dışarıya gittiğini dile getiren Özcan, ''Hiç değilse eşitleyelim. 50 bin sayı bize gelsin, 50 bin de biz yollayalım. Ondan sonra da biz kendi kontenjanımızı arttıralım istiyoruz. Orta Doğu ülkeleriyle, Avrupa'daki bazı ülkelerle, Türk Cumhuriyetleri ile çok sıkı işbirliği gayretlerimiz var. Bunu gerçekleştireceğiz. Zannediyorum, epey yabancı öğrenci çekeceğiz. Bu hem kalitemizi artıracak, hem de sistemimizin ne kadar iyi olduğunu göreceğiz. Bakalım, cazibemiz var mı yok mu dışarıda? Onu yapmaya çalışıyoruz'' dedi.
Özcan, bu yılki sonuçlarda Kastamonu, Kilis, Karaman gibi illerin başarısının ön plana çıktığının belirtilmesi ve bir değerlendirme yapmasının istenmesi üzerine, bazı istatistiki bilgilerin kendisine ulaştığını ifade ederek, ''Şunu söyleyebilirim, geçen yıla çok benzerlik gösteren bir sınav olmuş'' dedi.
Özcan, şöyle konuştu:
''Bazı testlerde matematik, fen gibi testlerde başarı düşük bu sene. Ama sosyal bilimlerin bir tanesinde örneğin yüksek olduğunu fark ettim. Çok bir farklılığı yok geçen seneden. Küçük illere gelince onları daha detaylı değerlendirebilmek için başka istatistiklere de bakmak lazım. Çok olmayan bir durumdu o. Bu sefer öyle çıkması hakikaten şaşırtıcı.''
-''ÜNİVERSİTE SAYISININ ARTIŞI ÖNEMLİ''-
Özcan, istatistikleri daha detaylı incelemesinin ardından daha geniş bir değerlendirme yapabileceğini söyledi.
Üniversite sayılarına ilişkin bir başka soru üzerine de Özcan, üniversite sayısının 165'e ulaştığını anımsatarak, ''Artış sayesinde kontenjanımızı 760 bine çıkardık. Bu sene son ikinci basamak sınavında, sınava giren 1 milyon 300 bin öğrenci var. Onların yarısı bir defa üniversiteye girme hakkına sahip oldu, o açıdan son derece önemli'' dedi.
YÖK Başkanı Özcan, bu yılki sınavla ilgili ''Bence temiz bir sınav oldu. Başta iddia edildiği gibi kopya olayları hiç olmadı. Ne ferdi, ne grup halinde kopya olayları oldu. Onun için çok mutluyum'' değerlendirmesinde bulundu.
Özcan, vakıf üniversitelerinin öğrenci alma kapasitesinin yüzde 10 dolayında olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
''Belki yapmamız gereken o kesimi biraz daha artırmak. Fakat artırırken de 'Yıllar içinde ne oluyor?' sorusuna bakmak lazım. Çünkü sayıyı epey bir artırdık. İki kişiden biri doğrudan girebiliyor. Daha fazla artırırsak herkes girebilecek durumda olacak. Ondan sonra ne yapacağız? Çünkü lise mezunları da eskisi gibi artmıyor. Biz şimdi daha önce sınavlara girmiş ve kazanamamış öğrencilerimizin sayesinde bu stoktan faydalanarak üniversitelerimizi dolduruyoruz. Ama bu stoku da birazcık azaltırsak üniversiteleri neyle, hangi öğrenciyle dolduracağımız sorusu ortaya çıkar. Onun için bir optimum yakalamaya çalışıyoruz.''
Yaptıkları hesaplamaların, vakıf ve devlet olarak 200 dolayında üniversitenin ihtiyacı karşılayacağını gösterdiğine işaret eden Özcan, 10-15 yıl sonra üniversitelerin zorda kalması endişesiyle Yabancı Uyruklu Öğrenci Sınavı (YÖS) kaldırarak dışarıdan öğrenci almaya ağırlık verdiklerini söyledi.
Üniversitelerde dışarıdan gelen 24 bin 500 civarında öğrencinin bulunduğunu, ancak 50 bin öğrencinin de dışarıya gittiğini dile getiren Özcan, ''Hiç değilse eşitleyelim. 50 bin sayı bize gelsin, 50 bin de biz yollayalım. Ondan sonra da biz kendi kontenjanımızı arttıralım istiyoruz. Orta Doğu ülkeleriyle, Avrupa'daki bazı ülkelerle, Türk Cumhuriyetleri ile çok sıkı işbirliği gayretlerimiz var. Bunu gerçekleştireceğiz. Zannediyorum, epey yabancı öğrenci çekeceğiz. Bu hem kalitemizi artıracak, hem de sistemimizin ne kadar iyi olduğunu göreceğiz. Bakalım, cazibemiz var mı yok mu dışarıda? Onu yapmaya çalışıyoruz'' dedi.