CANLI YAYIN
A HABER GALERİ
O ilimizde Mısır mührü bulundu! Milattan önce...
Tokat'taki Komana Pontika Antik Kenti'nde sürdürülen kazı çalışmalarında Mısır mührü bulundu. Kazı Başkanı Prof. Dr. Burcu Erciyas, "Kazı çalışmalarında 2020 yılında yeni bulgulara ulaştık. Bunlardan belki de en ilginci, Mısır'dan gelmekteydi. Üzeri hiyeroglif yazılı ve bir böcek biçimindeki skarabe, yani bir muska veya mühür, Komana'nın uluslararası ilişkileri ile ilgili çok önemli bir buluntu olarak kayıtlara geçti" ifadelerini kullandı.
Tokat'taki Komana Pontika Antik Kenti'nde sürdürülen kazı çalışmalarında Mısır mührü bulundu.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mimarlık Fakültesi Yerleşim Arkeolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Prof. Dr. Burcu Erciyas, Karadeniz Bölgesi'nin iç kesimlerinde, Yeşilırmak yayı üzerinde, bugünkü Tokat sınırları içinde kalan Komana Antik Kenti'ndeki arkeolojik çalışmaların 2004 yılından beri devam ettiğini söyledi.
Kazı ve yüzey araştırması çalışmalarında 2018 sezonuna kadar Danişmend, Selçuklu, Osmanlı ve Bizans dönemlerine ait iskan tabakaları, mezar alanları ve kiliseler ortaya çıkartıldığını anlatan Erciyas, buluntuların, Komana'nın kilit pozisyonunun anlaşılmasına ışık tutuğunu vurguladı.
Bilimsel çalışmaların temel amaçlarından birinin, Komana'nın Helenistik dönemde uluslararası önemini ortaya koymak olduğuna işaret eden Erciyas, şunları kaydetti:
"Kazı çalışmalarında 2020 yılında yeni bulgulara ulaştık. Bunlardan belki de en ilginci, Mısır'dan gelmekteydi. Üzeri hiyeroglif yazılı ve bir böcek biçimindeki skarabe, yani bir muska veya mühür, Komana'nın uluslararası ilişkileri ile ilgili çok önemli bir buluntu olarak kayıtlara geçti. Diğer envanterlik buluntularla Tokat Müzesi'ne teslim edilen skarabe üzerinde, milattan önce 1479-1429 yılları arasında Mısır'ın 18. Hanedanlığı'nda hükümdarlık yapmış III. Thutmosis'in isminin yazdığı anlaşılmıştır. Yapılan incelemeler sonunda hükümdara ait skarabelerin kullanımının milattan önce 4-3. yüzyıla kadar devam ettiği, hatta Anadolu coğrafyasında da daha önce yapılmış arkeolojik kazılarda karşılaşıldığı görülmüştür."
Çiftçi soya fasulyesi tarlasını sürerken prehistorik döneme ait bir yünlü mamut kalıntısı buldu.
Mamutun kafa tası ve dişlerini bulan çitçinin çağrısı üzerine iskeleti, Michigan Üniversitesi'nden paleontologlar incelemeler yapmak için teslim aldı.
1500 YILLIK TÜRK MUMYA
Moğolistan'ın Altay Dağları'nda, 1500 yıl önce yaşamış olan bir Türk kadınına ait olduğu düşünülen çok iyi korunmuş bir mumya bulundu
2800 metre yükseklikte bulunan mumyanın, vazo, ahşap çanak gibi kişisel eşyalarıyla birlikte gömüldüğü belirtildi. Ayrıca mumyanın mezarında at kalıntıları da bulundu. Bu da Türk kadınının atıyla birlikte gömüldüğünü gösteriyor.
6. yüzyılda yaşadığı tahmin edilen mumyanın, elbiseleri ve ayakkabıları uzmanları şaşırttı. Mumyanın o dönemde desenli ve dikişli kıyafetler giydiği görülebiliyor.
Araştırmacılar Altay Dağları'nda bulunan mezarın, Orta Asya'da bulunan ilk eksiksiz Türk mezarı olduğunu söyledi.
5300 YILLIK TAŞ DEVRİ ADAMINA ÖZENİP AYNISINI YAPTI!
1991 yılında Alp dağlarının İtalya-Avusturya sınırında bulunan mumyalaşmış ceset insanları şaşkına çevirmişti. Çünkü bilimadamları yaptıkları incelemeler sonucu bu cesedin 5300 yıllık olduğunu açıklamışlardı.
Araştırmacılar, Ötzi adını verdikleri Taş Devri adamının yanında bir yay, 14 ok, bir bıçak ve bakır bir balta taşıdığını tespit ettiler.
Bir adam, Ötzi'nin M.Ö. 3300 yıllarında kullandığı yayın bir kopyasını yapmaya karar verdi ve işe koyuldu.
Ağaç keserken kullandığı baltayı da Ötzi'nin batlasından esinlenerek tasarladı.
İşte tarih öncesi adamın silahlarını tekrardan böyle yaptı...
