Market fişlerinizi atmayın, saklayın! Öyle bir işe yarıyor ki...
İhtiyacımızdan fazlasını almaktan nasıl kaçınabilir, mutfak masraflarımızı azaltmak için neler yapabiliriz? İşte hemen hemen herkesin işine yarayacak bazı ipuçları...
Özellikle büyük şehirlerde mutfak alışverişini neredeyse hepimiz marketlerden yapıyoruz. Ancak zaman zaman birkaç kalem alışveriş yapmaya girdiğimiz marketten sepet dolusu ürünle çıkıyoruz. Bunun en önemli sebebi de marketlerin müşterilerini daha fazla alışveriş yapmaya yönlendirecek şekilde tasarlanmış olması. Peki ihtiyacımızdan fazlasını almaktan nasıl kaçınabilir, mutfak masraflarımızı azaltmak için neler yapabiliriz? İşte Dünya Tüketiciler Günü'ne özel işinize yarar ipuçları…
Kapıdan girer girmez fırında pişen ekmeklerin ya da ızgaradaki sucukların kokusunu alıyorsunuz ve bir anda iştahınız açılıyor. Bu da alışveriş yaparken daha kontrolsüz hareket ettiğiniz anlamına geliyor. Normalde almayacağınız şeyleri de alıyorsunuz.
Alışveriş arabaları gittikçe büyüyor ve bu da sizi daha fazla alışveriş yapmaya itiyor. ABD'de bir süpermarkette test olarak her zamankinin iki katı büyüklüğünde alışveriş arabaları kullanıldığında müşterilerin yüzde 19 daha fazla alışveriş yaptıkları gözlenmiş.
Manav reyonu genellikle marketlerin girişinde yer alıyor. Çünkü sebze ve meyvelerin parlak renkleri moralinizi düzeltip sizi daha fazla alışveriş yapmaya yönlendiriyor.
Kasa koridorları gittikçe daralıyor. Çünkü alışveriş yapanların yüzde 60'ı gereksiz olduğunu düşündükleri ürünleri ödeme aşamasında geri bırakıyor. Dar alanlarda bu muhakemeyi yapmak ve fazlalıkları bırakmak daha zor oluyor.