CANLI YAYIN
A HABER GALERİ
İstanbul'un simgesi Galata Kulesi yeni yüzüyle açıldı
İstanbul'un simge yerlerinden olan Galata Kulesi, yeni yüzüyle açıldı. Turistlerin en çok uğradığı mekanların başında gelen Galata Kulesi'nde kafeterya, lokanta ve buna bağlı olarak mutfak ve soyunma odaları tamamen kaldırıldı.
İstanbul'un en önemli tarihi simgelerinden Galata Kulesi'nin restorasyonu tamamlandı. Haziranda başlayan çalışmalar kapsamında tarihi yapıya sonradan eklenen tüm bölümler kaldırıldı. Kule sadece müze ve gezi amaçlı kullanıma açıldı.
TARİHİ DUVARA 38 SANTİMETRE BETON DOLGU
1960'lı yıllarda restore edilirken duvar boşlukları beton malzemeyle doldurulduğu tespit edilen Galata Kulesi'nde, 38 santimetre kalınlığında beton dolgular sökülerek orijinal malzemeyle tamir edildi.
Galata Kulesi'ni çürük diş temizliği yapar gibi itinayla restore ettiklerini belirten Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, medya temsilcileriyle yaptığı toplantıda Galata Kulesi'nin yeni haliyle ilgili bilgiler verdi.
Özel sergi alanı ve canlı yayın konser bölümlerini gezdirerek bilgi veren Mehmet Nuri Ersoy, "İki tane kat söküldü. Gereksiz beton katlar tamamen atıldı. Orijinal kat yüksekliğine geri döndürüldü. Kafeterya, lokanta ve buna bağlı olarak mutfak ve soyunma odaları tamamen kaldırılarak müze ve sergi salonuna çevrildi" dedi.
Uzun yıllar restoran ve seyir terası bölümleri de kullanılan Galata Kulesi'nde, lokanta bölümleri kaldırıldıktan sonra yeni yapılan düzenlemeyle, teras bölüme asansörle çıkılarak, merdivenle aşağıya iniliyor. Aşağıya inerken tüm katlar gezilebiliyor. İstanbul'un tarihi bölgesinin tamamen izlenebildiği özel dürbün ve seyir alanlarının bulunduğu kulede, kentin tarihi ve turistik yerlerini anlatan özel bir maket de sergileniyor.
NELER YAPILDI?
İstanbul'un en tarihi ve en yüksek yapılarından biri olan Galata Kulesi, ilk inşa sürecinin başladığı MS. 507'den günümüze kadarki süreçte birçok tahribat yaşamış ve tekrar tekrar onarılarak hayata kavuşturuldu.. II. Mahmut döneminde onarılan kulenin 32.35 kotu üzerinde yer alan ahşap konstrüksiyonun çürümüş olduğu, beden duvarları ve açıklık kemerlerinde çatlaklar oluştuğu ve tehlike arz ettiği 1962-63 yıllarında tespit edildi.
O dönem yapılan restorasyondan sonra günümüze kadar yenileme yapılmadı. Son restorasyon kapsamında daha önce lokanta ve kafeterya olarak kullanılan bölümler, ofis, mutfak gibi yapının özgün fonksiyonuyla alakası olmayan bölümler ile zaman içinde izinsiz yapılan bölümler kaldırıldı. Kulenin duvarlarının tarihi dokusu raspa sonrası ortaya çıkarılmış, özgün duvar örgüsüne, malzeme cinsi ve tekniğine uygun olarak tamamlandı. Duvarlar çimento içerikli derzlerinden arındırılarak özgün içerikli derz dolgusu yapıldı
ZEYNEL YAMAN / SABAH
