Şu anda Erzincan'daki 3'ncü Ordu Komutanlığı Kurmay Başkanlığı ve Garnizon Komutanlığı görevinde bulunan Tümgeneral Davut Ala, duygu yüklü konuşmasında şunları söyledi:
"ŞEHİTLİK VE GAZİLİK NASİP İŞİDİR"
"Öncelikle yüce Allah'tan yaşadığımız bu coğrafyanın yurt edilmesinde, bayrağımızın hür ve özgürce dalgalanmasında, devletimizin bağımsız bir şekilde yaşatılmasında canlarını defa eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimize ve hayatları sona ermiş gazilerimize rahmet, kanlarını dökerek, uzuvlarını kaybederek kahramanlık timsali olarak yaşamlarına devam eden gazilerimize de sağlık sıhhat ve afiyetler vermesini diliyorum. Hali hazırda ülkemizin güvenliği, milletimizin bekası için gerek yurt içinde gerekse yurt dışında ter döken, hayatını ortaya koyan tüm silah arkadaşlarıma ve emniyet güçlerimize de yüce Rabbimden kazasız, belasız başarılı görevler diliyorum. Şehitlik ve gazilik nasip işidir. 15 Temmuz'da 252 şehidimiz ve 2 bin 196 gazimizin her birinin kendi başına bu millete ilham verecek anıları vardır. O akşam hiç kimseden emir almadan, sonunu düşünmeden yardan ve serden geçerek naçizane bendeniz de bu anılarda yer aldım. Yüce Rabbimden bu anılarda yer alan ve benimle aynı yerde çatışmaya girip şehit olan Albay Sait Ertürk, Komiser Serdar Gökbayrak'a rahmet ve gazi olan polis memurları Yaşar Demiral, Ferdi Akyün, Kemal Alpdemir ve Mesut Karaman'a da sağlık sıhhat ve afiyetler niyaz ediyorum. Ayrıca bu anılara hiçbir menfaat beklemeden canları pahasına katılan can Erzincanlılardan gazilerimizden şu anda burada olan Elvan Ağdaş, Ali Aydınlar ve Muhammed Doğan kardeşlerime de teşekkür ediyorum. 15 Temmuz belki ilk bakıldığında yalnızca aziz milletimize ve devletimize karşı yapılmış bir hareket olarak gözükebilir. Ancak dikkatlice irdelendiğinde anlaşılacaktır ki ümidini Türkiye'ye bağlamış, gönlü ve gözü Türkiye ile beraber olan dünyadaki tüm kardeşlerimize ve dostlarımıza karşı da yapılmış bir darbe girişimidir. Bu hain darbe girişimi bu yüce milleti bölmek, parçalamak, yıkmak isteyen iç ve dış mihraklara karşı aynı Çanakkale savaşı, İstiklal Savaşındaki gibi büyük bir ders olarak Türk milletinin şanlı tarihindeki yerini almıştır. 15 Temmuz gecesi bu necip millet bir ülkenin tarihinin korkaklar değil, o ülke için kendi canını düşünmeden 'ölürsem şehit, kalırsam gazi şiarı' ile hareket eden insanları ile yazılacağını tüm dünyaya ispatlamış ve tarihe unutulmayacak bir not düşmüş, dünyanın dünü ve yarınlarının tarihinin Türkiyesiz yazılmayacağını bir kez daha hatırlatmıştır. 15 Temmuz'u kesinlikle unutmadık. Çünkü 15 Temmuz'da yüce Allah'ın dediği gibi 've mekeru ve mekerallah vallahü hayrül makirin' 'onlar tuzak kurdular, Allah da tuzak kurdu, Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır' ayeti tecelli etti."