Bu meslek teknolojiye yenik düştü! İşte zamanın tozlu raflarına kalkan meslekler...
Arzuhalcilik, ayı oynatıcılığı gibi bazı mesleklerin adı artık anılmıyor bile… Bazıları ise unutulmanın eşiğinde. Peki o meslekler neler? İşte detaylar…

Hepimiz doğduğumuz andan itibaren girdiğimiz zaman tünelinin içinde bir o yana bir bu yana savrulup duruyoruz. Ne yazık ki hiç bir şey aynı kalmıyor. Kalmasını da beklemek anlamsız, çünkü doğanın kurallarına kimse karşı gelemez.

Dünya çok fark etmesek de bir değişimin içinde. Pek çok meslek de bu değişimden nasibini aldı... İşte orta yaşın üzerindeki herkese çocukluğunu hatırlatan nostalji kokan o mesleklerden bazıları...

KALAYCILIK
Geçmişte evlerimizin mutfaklarında çelik tencereler, teflon ve granit tavalar kuşkusuz yoktu. Ev hanımları kalaylanmış bakır kap ve kacak kullanırdı. Gıda zehirlenmelerinin önüne ise bu kapların kalaylanmasıyla geçilirdi.
Peki bakırlar nasıl kalaylanırdı? Kalay işi, bakırdan yapılmış bir gerecin yüzeyine, ak kurşun olarak adlandırılan, parlak kül rengindeki gümüşe benzeyen kalayın eritilerek dökülmesi biçiminde uygulanan bir tür kaplamacılıktır.

Mübalasız şekilde her şehirde ve her semtte kalaycılar bulunurdu. 1950 ve 60'lı yıllarda alüminyum ve plastik kapların piyasaya hakim olmasıyla birer birer kepenk indirmeye başladılar. Günümüzde bazı kasabalarda sembolik olarak bulunuyor. Sayıları ise ne yazık ki bir elin parmaklarını geçmiyor.

ARZUHALCİLİK
Arzuhalci deyince aklıma hep daktilosunun başında dilekçe yazan tonton ve güler yüzlü amcalar gelir. Peki arzuhalcilik neydi? Arzuhalciler dilekçe yazmanın yanı sıra, vatandaşın yerine onların resmi dairelerdeki (bayındırlık, tapu, evlenme vs.) işlerini de takip eden kişilerdi. Bu işi genelde daktilo ile yaptıkları için, bulundukları yerler daktilo sesleri ile yankılanırdı. O dönemlerde bu karlı bir işti. Şimdilerde ise yok olup gitti. Geriye ne o ton ton arzuhalci ihtiyarlar ne de daktiloları kaldı.