"İNSANLARI CEZBEDEN BİR YÖNÜ VARDI"
Bu arada cenaze töreninde konuşma yapan Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan şunlar söylediği öğrenildi:
"Dostların cenazesinde konuşmak hiç de kolay değil. Neyi, hangi birini anlatacaksınız? İnsan hayatı da coğrafya gibidir. Nehirleri vardır, denizleri, adaları, çölleri, vahaları, dağları, tepeleri ve uçurumları. Böylesi bir zenginliği kısa veda konuşmalarında dillendirmek elbette mümkün değildir. Bu dünya hayatının insan ruhunda bıraktığı izlerin toplamına Karakter diyoruz. Karakter yaşadığımız hayatın ruhumuza basılmış mührüdür. Her insanın tarihi onun karakteridir. Bütün yaptıklarının ve yapamadıklarının toplamı, tüm başarılarının ve yarım kalmış düşlerinin yekûnu, inançları ve şüpheleri, cesareti ve korkaklığı, sevgisi ve nefreti, kısacası tüm anların ve yaşadığı olayların ortak paydasıdır karakter. Bunun için veda konuşmalarında en doğru yol merhumun karakterinde öne çıkan birkaç çizgiyi vurgulamak olagelmiştir. Biz de böyle yapalım sevgili Markar için. Burada, bu tabutta fani hayatın bütün cilveleriyle karşılaşmış ve onlardan kendine demir bir karakter oluşturmuş bir dostu uğurluyoruz ebediyete. Yirmi beş yaşındaydı onunla ilk kez karşılaştığımızda. Kilise korosuyla Kınalı Ada'ya ayine gelmişlerdi. Kısa sohbetimiz uzun yıllar sürecek dostluğumuzun temellerini attı. Aramızdaki köprü maneviyattı. İlk intibaım bu coğrafyalarda ender bulunan içten, doğal ve samimi nezaketi olmuştu. Onu tanıyan herkes onun kibarlığına ve centilmenliğine tanıklık edecektir. Yakın sohbetlerinde sevimli, sevecen, güler yüzlü ve nüktedan özellikleriyle insanları cezbeden bir yönü vardı. Bir özlü sözün dediği gibi, 'Bazıları gelişiyle sevindirir, bazıları da gidişiyle'. O gelişiyle sevindirenlerdendi"
"Markar Esayan iyi kalpli bir insandı" diyen Maşalyan'ın " Bu, cenazelerde herkes için söylenecek türden klişe bir "iyi adamdıö, sözünden öte, onun nezaketini tamamlayan doğal bir özelliğiydi. Kutsal İncil'in, verme konusunda 'sol elin sağ elinin ne yaptığını bilmesin, iyiliğin gizlice olsun' esasına sıkı sıkıya bağlı olarak iyiliklerini çoğalttı. Kendisi maddi ve manevi zorlukları iyi tanıyan biri olarak bu durumdaki kişilere elinden gelen hiçbir yardımı esirgemeyen bir yapıya sahipti. Bir keresinde bana, milletvekilliğinin en çok manevi haz veren yönünün, başvuran insanların sorunlarını çözmek ve onların, Allah razı olsun' hayır dualarını almak olduğunu belirtmişti. O hayır duaları işte şimdi işine yarayacak. İyilikleri Göksel yargısında şefaatçisi olsun. Nura doğru yürürken kadife bir halı olsun önüne serilen.'İyilik yapmaktan yorulmayın' diye yazar Kutsal Kitabımız" dediği öğrenildi.