"BRANDALARIN ALTINDA HELAL BİR EKMEK KAZANMAYA ÇALIŞIYORUZ"
Odun kömürü üretiminin çok zorlu süreçler sonucunda gerçekleştiğini belirten Celal Eren, "Gümüşhane'nin Kelkit ilçesinde Sadak köyünde çalışıyorum. Orman dairemizin bize verdiği bölgede ormanımıza bakım yapıyoruz ve ekmek paramızı, çoluk çocuğumuzu bu dağ başında mangal kömürünü üretmeye çalışıyoruz ve yaşadığımız çadırı görüyorsunuz, banyo yapma şartlarımız zor, geçim şartlarımız çok zor, rezilliğimizi görüyorsunuz. Bütün emeğimizi buraya veriyoruz, çalışıyoruz ve çoluk çocuğumuzu geçindirmeye çalışıyoruz. Biz buraya Nisan ayında geliyoruz kar yağana kadar burada kalıyoruz. Çoluk çocuğumuzla beraber brandaların altında helal bir ekmek kazanmaya çalışıyoruz. Biz dağdan gidip kesim yapıyoruz ve şefimizin bize gösterdiği alanları temizliyoruz, bakımını yapıp odunları getiriyoruz ve ocaklara diziyoruz. Gecemiz gündüzümüz yok. Bunu gece beklememiz lazım. Sabaha kadar bunun başında bir nöbetçimiz olması lazım. Her akşam banyo yapmamız lazım, brandanın altında yaşıyoruz. Geçimimiz çok zor, bu kömür işi çok zor. Bunu kesiyoruz, buduyoruz, atıyoruz, yola indiriyoruz, yoldan traktöre yüklüyoruz, buraya getiriyoruz, burada bir daha diziyoruz, üstünü kapatıyoruz daha sonra ateş atıyoruz. 15-20 gün yanıyor biz de o sürede mecbur burada olmak zorundayız. Bunu sahipsiz bırakamazsın. Bıraktığın an emeğinden olursun. Benim 4 tane çocuğum var. Biz de böyle büyüdük, mecburen. Yapacak başka mesleğimiz yoktu. Çocuklarımız yalın ayak biz bunları tek tek çuvallayacağız. Biz bunu üretiyoruz ama kazanamıyoruz" diye konuştu.