A HABER GALERİ
Fenerbahçe - Lille maçı sonrası şok sözler: Mourinho, Avrupa Ligi’ni kazanırız demişti
Süper Lig'e şampiyonluk parolasıyla başlayan ve teknik direktörlük koltuğuna dünyaca ünlü Portekizli Jose Mourinho'yu getiren Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi 3. eleme turunda normal süresini 1-0 galip tamamladığı Lille mücadelesinde uzatmalarda yediği golle sahadan 1-1 beraberlikle ayrıldı. Bu sonuçla birlikte sarı-lacivertliler Devler Ligi'ne veda ederken, yoluna UEFA Avrupa Ligi'nden devam edecek. Fenerbahçe - Lille maçı sonrası spor yazarları çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Avrupa'daki temsilcilerimizden Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi 3. eleme turu rövanş maçında Lille'i konuk etti. Sarı-lacivertli takım, uzatma dakikalarında penaltıdan yediği golle sahadan 1-1 beraberlikle ayrıldı ve Devler Ligi'ne veda etti.

Fenerbahçe-Lille maçı sonrası spor yazarları karşılaşma için çok çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

GÜRCAN BİLGİÇ: JOSE, AVRUPA LİGİ'Nİ KAZANIRIZ DEMİŞTİ
Maç bıçak sırtında başladı, devam etti ve bitti. Fenerbahçeli futbolculara topu çarptırmadan gol atamayacağını anladığı anda Lille takımı yere yattı, sahada sürtüşme yarattı, kalesine yaslandı ve dakikaları saydı.

İyi yüklendi Fenerbahçe. Lille kalecisi Chevalier ile gol olması beklenen şutlar arasında sürdü mücadele. Szymanski, Mert Hakan, İsmail Yüksek, Djiku vurdular, kurtardı. Defans sırtına oynadılar, Dzeko ile En-Nesyri'yi karşı karşıya bıraktılar, geçit vermedi. 60'tan itibaren Mourinho'nun hamleleri de geldi. Gecikmeden çift santrfora döndü, İrfan Can ile bir hücum aklı daha soktu sahaya.

Uzatma dakikaları oyunun kontrolü ile hata yapmamak arasında gitti-geldi. Bartuğ-Dzeko değişikliği ile orta saha enerjisini geri aldı Mourinho. Bitime 10 dakika kala kırmızı geldi, Lille 10 kişi kaldı. "Tamam, oluyor" derken Jayden'in kontrolsüz duvarında top eline geldi.

Maçın kahramanı, maçın ipini de çekti aslında. 4 dakika oynadılar gol sonrasında. Cenk'in üst direkte patlayan kafa vuruşu ile futbolun adaletindeki 'şans' takdiri devreye girdi. Şampiyonlar Ligi olmadı. Çok istediler, çok koştular ama olmadı. Ellerinde Avrupa Ligi var bu kez. Jose Mourinho'nun 'kazanırız' dediği…

ÖMER ÜRÜNDÜL: 10 KİŞİ KALMALARI F.BAHÇE'YE ZARAR VERDİ
Dün gece gerçekten F.Bahçe için dramatik bir sonla bitti. Aslında ilk maçın skorundan sonra zor bir maç bekleniyordu. Lille takımının pas organizasyonunun iyi olması F.Bahçe için handikaptı. Çünkü Lille'in sahaya iyi yayılmaları F.Bahçe'yi geriye itiyor, takımı hırpalıyordu. Buna rağmen ilk yarıda gole yakın ataklar F.Bahçe'den geldi.

Rakibin ise sadece bütün maçta bir net pozisyonu vardı. O da ilk yarıda. İkinci yarıda F.Bahçe daha atak oynamaya başladı. Mourinho 63. dakikada En-Nesyri ile çift santrfora döndü. Dzeko, Tadic ve Saint-Maximin de fiziksel olarak yorulmuşlardı. Bu durumda 10 dakika Lille oyunu domine etti. Ama hasarsız atlatıldı. Sonra F.Bahçe yüklenmeye devam etti. Mourinho son koz olarak Cenk'le 3 santrfora döndü. Uzatma bölümünde de F.Bahçe öne geçti. Artık seyirci de coşmuştu, takım da hırslanmıştı.

İşi penaltılara bırakmadan bitirelim diyerek tüm riskler alınınca rakip önce 1 kişi eksik kontratak yaptı. İkinci kontratakta VAR'dan gelen penaltı kararı ile şok gol geldi. Cenk'in direkten dönen kafası büyük şanssızlıktı. Szymanski ve İsmail Yüksek, çok efor sarf ettiler.

BÜLENT TİMURLENK: NE ÖNEMİ VAR!
Tarihin en çok kazanan teknik adamlarından birini de getirse futbol bir önceki sezonun devam filmidir. Vizyondan düşen filmin baş aktörlerinin Fred ve Ferdi olduğunu hepimiz bilirken dün Brezilyalı'nın ardından takımın ciğeri Ferdi'nin de son dakikada kadroda olmadığı bilgisi, Kadıköy'de santra düdüğünde ağızlarda ekşi bir tat bırakmıştı.

"BİR TAKIMIN GÜCÜNÜ SOL BEKİ ÜZERİNDEN ANLATMAK İÇİN ZORLANIR İNSAN"
Bir takımın gücünü sol beki üzerinden anlatmak için zorlanır insan. Grimaldo desem, yetmez de diyebilirsiniz ama sezon başından beri resmi maçlarda üretmekte zorlanan bir Fenerbahçe'de Ferdi'nin eksikliği elbette bir sol bekten fazlasıydı… Oyuna hükmedemeyen orta saha üçlüsü ise sadece dünün değil gerideki maçların ve muhtemelen yarının da problemi…

Fransızlar rakibe çarpan, kontrpiye iki golle kazanıp geldikleri İstanbul'da topa daha fazla sahip olurken geçmiş sezonlarındaki kadro kalitesinden uzak olmaları, Fenerbahçe'nin üretmekteki sıkıntılarıyla karşı karşıya geldiğinde maç son çeyrekte bir Rus ruletine döndü. Mourinho, 3 santrforlu dizilişe dönmüş gemileri yakmıştı, Fransızlar kendi kalelerine attıkları golle kendilerini ateşe atarken uzatmalarda takımı ayakta tutacak olan kondisyon değil, Kadıköy'deki taraftardı. Onların desteğiyle ayakta kaldı Fenerbahçeli oyuncular…

"AFFI YOK"
10 kişi kalmış böyle bir rakipten yenilen gol, Osayi ve Cenk'in direkten dönen topları… Futbolda bunlar var ama orta sahada Fred'i yedeklemeden buraya gelmiş olmanın affı yok. İki maçta oynadığı futbolla Fransızlar turu hak etti mi, bu takım gruplarda ses getirir mi? Cevabı kocaman bir hayır ama bunun ne önemi var…

ALİ GÜLTİKEN: VİTES DÜŞÜK KALDI
Fenerbahçe, rakibi Lille kadar atlet bir takım değil. Yetenekli oyuncular üzerinden kurgulanmış bir ekip vardı. Rakibinin bu kadar yüksek tempo ile mücadele etmiş olması, maçı doğal olarak zorlaştırdı. Lille hem genç hem de teknik direktör Genesio'nun oyun felsefesine sadık kalarak oynayan bir takım. Onların maçın tamamında bu oyun düzenlerindeki ısrarı, oyunu daha da zor hale getirdi.

Fenerbahçe bu oyun karşısında sakin kalarak planladığı hücum organizasyonlarını yapmaya çalıştı. Beklediği ölçüde pozisyon zenginliği yakalamamış olsa da en azından bu maçta kendisi için hayati olan golü bulabildi. Normal şartlarda bu golden sonra eksik kalan rakibine karşı maçı istediği şekilde bitirebilmeliydi. Kalesine çok fazla gelmeyen Lille'in bu turu geçmiş olması, Fenerbahçe ve Türk futbolu adına çok üzücü oldu.

F.Bahçe'nin, Mourinho'nun takım teşkiline baktığımız zaman savunmada daha güvenli, daha garanti oyuncularla oynama tercihini gördük. Bunu doğal görebiliriz ama işin hücum tarafında Fenerbahçe'nin hem daha yüksek oyun temposuna hem de bire birde daha etkili olabilecek oyuncu performanslarına ihtiyacı var. Bu işi yapması beklenen iki önemli isim Tadic ve Szymanski, bu maç için Fenerbahçe'nin hedefine yardımcı olamadılar.

Yine oyunu hareketlendiren ve takımda heyecan yaratan isim, kulübeden gelen İrfan Can oldu. İki maç sonucunda bu tur Fenerbahçe'nin geçebileceği bir turdu düşüncesi, akıllarımızda kaldı. Sahadaki oyun ve yaratıcılık bir vites daha yukarı çıkabilseydi Fenerbahçe, play-off'taki rakibini bekliyor olacaktı.