Müge Anlı Mühendis Gökhan Atakan'ı kim öldürdü?
atv'nin ilgiyle izlenen programı "Müge Anlı ile Tatlı Sert"te, mühendis Gökhan Atakan'ın şüpheli ölümü detaylı bir şekilde araştırılıyor. 16 yıl önce karpuz tarlasından aldığı karpuzu yıkarken nehre düşerek boğulduğu söylenen Atakan'ın cinayete kurban gitmiş olabileceği düşünülürken, ortaya çıkan yeni iddialar izleyicileri şoke etti. İşte Müge Anlı mühendis Gökhan Atakan olayına dair merak edilenler...
- Giriş Tarihi: 13:18 | 10.09.2024
- Güncelleme Tarihi: 13:30 | 10.09.2024
Müge Anlı programında işlenen mühendis Gökhan Atakan'ın şüpheli ölümüne ilişkin şoke edici detaylar ortaya çıktı. 2005 yılında Sakarya'nın Geyve ilçesinde boğularak hayatını kaybettiği sanılan mühendis Gökhan Atakan'ın eşi Dr. Yeliz Atakan ve Yeliz'in sevgilisi olduğu iddia edilen Dr. Erdal Bektaş tarafından öldürüldüğü iddia ediliyor.
Gökhan Atakan'ın doktor eşi Yeliz'in, Atakan'ın ölümünden sonra 2012 yılında ikinci bir evlilik yaptığı ortaya çıktı. Bu evlilik, cinayet dosyasının seyrini değiştirdi.
İddiaya göre, ikinci eşine cinayet itirafında bulunan doktor Yeliz "Gökhan'ı, doktor olan eski sevgilim nehirden aldığı suyla çiftlik evinde boğarak öldürdü. Cenazesini de benim aracımın bagajında taşıyarak götürüp nehre attık" dedi. Bu ifadeleri ses kaydına alan ikinci eş Mehmet, savcılığa başvuruda bulundu.
Yeni iddialar ve ortaya çıkan ses kaydı, Atakan'ın ölümünün cinayet olarak yeniden araştırılmasına neden oldu. Bu süreçte, doktor Yeliz'in avukatı, ses kayıtlarının hukuksuz olduğunu savundu. Ses kaydının Yeliz'e ait olup olmadığına dair henüz bir tanımlama yapılmadığı belirtildi.
Tüm bunların ardından Atakan'ın ailesi, olayın aydınlatılması için Müge Anlı ile Tatlı Sert programına başvurdu.
Müge Anlı, programında Yeliz'in ifadelerini aktardı. Anlı, "Gökhan karpuzu yıkamak istedi. O sırada suya düştü. Ardından ben de suya atladım, ama onu kurtaramadım. Çıkınca bayıldım." şeklinde ifade verdiğini aktardı.
Anlı, Yeliz ve sevgilisi Erdal'ın doktor olduğunu belirterek, bu durumun otopsi raporlarının gerçekleri ortaya çıkarmasını engelleyebileceğini öne sürdü. Anlı ayrıca, Gökhan'ı evde o nehrin suyunda boğup sonra nehre attıklarının iddia edildiğini açıkladı.
Ortaya çıkan HTS kayıtları, Yeliz'in saat 08:00'de Bursa'da olduğu ve Erdal'ın ise sabah 10:00'da nehirden su aldığı bilgilerini ortaya koydu. Bu kayıtlar, iddiaları güçlendiren önemli bir delil olarak değerlendirildi.
Gökhan Atakan'ın abisi Hakan Atakan, kardeşinin iyi derecede yüzme bildiğini belirterek, "Kardeşim bu suda hayatta elini ayağını yıkayamaz. Su çok kirli, ayrıca derin değil. Gökhan'ın anahtarı ve özel eşyaları neden Yeliz'de kaldı?" şeklinde konuştu.
"ÇANTASI YANINDA DEĞİLDİ"
Anlı, savcının bu adamın mühendis kadının ise doktor olduğuna dikkat çektiğini söyleyerek "Savcı, bu adam ve kadının neden karpuz çaldığını sorgulamış. Ayrıca arabada bıçak olup olmadığını sormuş. Yeliz'in yanında çantası kıyafetleri de yokmuş" dedi.
Müge Anlı'nın 10 Eylül tarihli yayınında, Sakarya Geyveli olduğunu söyleyen bir kadın, olay yerinin karpuz yetiştirmek için uygun olmadığını, bölgede sadece ayva yetiştiğini ve suyun kirli olduğunu ifade etti.
Yayına bağlanan kadın, "Burada karpuz yetişmiyor. Burada ayva yetişir. Yol kenarında karpuz çalabilecekleri bir yer yok. Ayrıca su çok kirli. Orada karpuz yıkanabilecek bir yer yok. Karşıya yürüyerek geçilmez. Su hızlı akar. Debisi yüksektir. 10 yıl içinde oraya baraj yapıldı. HES kuruldu. Suyun akış hızı azaldı" dedi.
Programda Erdal ve Yeliz'in farklı telefonlar kullandığı da ortaya çıktı. Anlı, detayları şu şekilde aktardı:
"Yeliz'in meslektaşı ve sevgilisi Erdal olaydan 1 gün önce Bursa'dan İstanbul'a gidiyor. 18 Ağustos'ta hastane nöbetini tutuyor. 19 Ağustos'ta (olayın olduğu gün) nöbetini tutmuyor. Yeniden Bursa'ya gidiyor. Bu kez Geyve üzerinden gidiyor. Erdal'ın telefonu 19 Ağustos'ta telefonu Sakarya Nehri kenarından sinyal veriyor. Sonra da Yeliz ve Erdal'ın telefon sinyalleri Bursa'da aynı baz istasyonundan sinyal veriyor. Osman Nuri adına düzenlenmiş bir telefon hattı daha var. Bu hattı Erdal'ın kullandığı düşünülüyor. Bu telefon hattı da Erdal'ın kendi hattı da nehir civarında sinyal veriyor. Osman Nuri adındaki hatla Yeliz'le görüşülüyor. Her ikisi de bu durumu hatırlamadığını söylüyor."
Gökhan Atakan'ın kardeşi Nalan, Yeliz'in Gökhan'ın arama çalışmalarına katılmadığı, hastanede yattığını ve genç adamın cenazesi bulunduktan sonra görmek istemediği anlattı.
ARABASINI HIZLICA ELDEN ÇIKARDI
Atakan'ın ölümünün ardından yaşananlar, cinayete dair iddiaları güçlendirdi.
O sırada evli olan Erdal'ın Yeliz'e "Ben eşimden boşanmam. Eşim benim akrabamın kızı" dediği öğrenildi. Olaydan sonra Gökhan'ın salyası bulaştığı için Yeliz'in nehire götürdüğü arabayı da elden hızlıca çıkardığı ortaya çıktı. Yeliz'in ikinci eşi Mehmet'in cinayete ilişkin ses kaydını savcılığa sunmasının nedeni de açığa çıktı. Yeliz'in Mehmet'e Erdal'ı öldürtmeye çalıştığı iddia edildi.
Tüm bunları bilmesine rağmen Mehmet'in Yeliz ile çok aşık olduğu için evlendiği bilgisi paylaşıldı. Yeliz'in ilk eşi Gökhan'ı öldürdüğünü bilen Mehmet, genç kadının kendisine de kırmızı reçeteli ilaçlarla öldürmeye çalıştığını iddia etti. Müge Anlı, Yeliz'in şu an doktorluk yapmadığı bilgisini de aktardı.