A HABER GALERİ
15 Temmuz direnişinin 7. yılı! TBMM’de neler yaşandı?
15 Temmuz gecesi Türkiye Büyük Millet Meclisi darbeci hainlerin hedefinde olan ve bombalanan noktalardan biriydi. TBMM'de neler yaşandığını AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş A Haber muhabiri Tülay Ağaoğlu'na anlattı.
15 Temmuz gecesi Ankara'da kanlı bir gece yaşandı. FETÖ'cü hainler milletin silahını millete doğrulturken alçaklar F-16'ler ile yine millettin Meclis'isini bombaladı ve büyük hasara yol açtı. Orada yaşananları AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş anlattı.
Nazım Maviş: Tabi o gün Meclis çalışmadığı için milletvekillerimiz seçim bölgelerine gitmişti. AK Parti grubundan Ankara'da olanların Meclis'e gitmeleri çağrısı gelince biz hemen buraya intikal ettik. Ankara'nın birçok yerinde çatışmalar başlamıştı. Hem Külliye'de hem Emniyet'te çatışmalar vardı oralardan geçerek Meclis'e geldik.
Amacımız bu hain saldırıya karşı Meclis'i açık tutmaktı. Böylece toplumsal bilinci ve toplumsal direnme şuurunu canlı ve heyecanlı tutmak istedik. Milletvekillerinin milli egemenliğe karşı yapılan saldırıya karşı durduğunu göstermek oldukça önemliydi. Tabi biz buraya gelip Meclis çalışmalarını başlattık.
Tabi biz burayı asla terk etmedik. Biz burada kalarak FETÖ'cülerin cüretini kırmaya çalışıyorduk. İşte o yüzden gece Meclis'i açık tuttuk. Sabah tabi etraftaki hasarları daha net gördük. Burası sadece unutulmasın diye bırakılmış bir izdir. O zaman başbakan olan Binali Yıldırım'ın ofisi yerler bir oldu. Milletim vergisiyle alınmış silahlarla Meclis'e saldırdı. İşte bu ihanetin çapını gösteriyor.
Leyla Şahin Usta: 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü sadece bizim değil aslında Türkiye'nin ve dünyanın tarihini ve gidişatını değiştiren bir zaman oldu. Bu yüzden unutmamalı ve unutturmamalıyız. Bu sadece bir darbe girişimi değil tam olarak bir işgal girişimiydi. Türkiye'de 10 yılda bir yaşanan darbelerden çok daha bir darbe girişimiydi, bir işgal söz konusuydu.
Aslında hayat normal akışında devam ediyordu. Cuma günüydü Meclis mesaisini bitirmiş ve kapanmıştı. Vekillerimiz çoğu da seçim bölgelerine gitmişti. Ben Ankara'daydım ve akşam saatlerinde uçan askeri helikopterleri görmeye başladım hareketliliği hissettim. Arkadaşlarla değişik bir hareketlilik olduğunu konusunda yazışmaya başladık. İstanbul'da köprülerin kapatılması, tankların yola çıkması ve uçakların alçak uçuşunun başlamasıyla beraber ne olduğunu anladık.
Hepimizi ailelerimizle çocuklarımızla helalleştik ve o gün abdest alıp evden çıktık. O gün Meclis'i açmamız gerektiğini biliyorduk. O hainler tankla tüfekle saldırdıklarında herkesin eve saklanacağını düşündü ve bu güvenceyle darbeyi planladıkları saatten önce harekete geçmek zorunda kaldılar ve hoyratça davrandılar. Onların hesap etmediği şey milletin direneceğiydi. Tabi Meclis'e gelirken çatışmaları gördük.
Bizi orada koruyacak bir gücün olmadığını biliyorduk ve ölüm de olsa içeri gireceğimiz söyledik ve Meclis'i açma iradesini ortaya koyduk. Ankara'daki vekiller ve çevre illerdeki vekillerden yetişebilenler geldik ve bunu yaptık.
O gün 106 tane milletvekili Meclis'i açık tuttuk. Temel amaç milletin iradesine karşı siz neyle gelirseniz gelin tankla, topla, tüfekle biz bunu kabul etmiyoruz mesajını vermekti. Artık Türkiye eski Türkiye değil bu millette eski millet değil. Bu işgal girişimine boyun eğmeyeceğimiz çok net gösterdik. Karalık bir gece başladı ama aydınlığa çıktı.
Erkan Akçay: FETÖ ile mücadele asla bitmedi. Daha uzunca bir süre devam etmesi gerekiyor. Son terörist yok edilene kadar ve bütün destekçileri ve hamileri bunlardan vazgeçene kadar bu mücadele sürecek. Çünkü uzun yıllar boyunca gerek devlet-kamu hayatında gerekse sosyal hayatta sinsice hücre şeklinde örgütlenip topluma nüfuz eden FETÖ ya da PKK'nın Türkiye'yi ele geçirme bölme ve parçalama hedefleri var. Bunlar isimlerini gayet iyi bildiğimiz emperyalist güçlerin desteklerinde bu faaliyetleri yaptılar.
15 Temmuz hain darbe girişimi 2012 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başbakanken fiilen çok iyi şekilde başlattığı bir mücadele neticesinde yaşandı. Terör örgütü mensupları kendilerinin zarar göreceğini ve tasfiye edileceklerini anlama neticesinde hain darbe girişimine kalkıştılar. Ben de o gün Ankara'daydım ve darbe hareketliliğini hisseder hissetmez Genel Merkez'e gittim.
Genel Başkanımız Devlet Bahçeli bütün ışıkları yakmak suretiyle bütün olayları yakinen takip etti ve on a göre vaziyet aldı. Devlet Bahçeli'nin talimatıyla o gün Ankara'da olan milletvekilleri Meclis'e gitti.
Lütfiye Selva Çam: ABD'de bazı belediyelerin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününü tanımaları çok olumlu bir gelişme. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın diplomasi noktasındaki başarısı olarak görebiliriz. Bilindiği gibi ABD'de FETÖ elebaşı var. Evet diğer tanıma durumunu olumlu gelişme olarak görelim ama FETÖ'nün başta elebaşı olmak üzere tüm kaçaklarını barındıran ülkelerden biri de ABD'dir.