Kazıklı Voyvoda'nın mektubunun sırrı gözyaşlarında gizli! Osmanlıya başkaldırdı, parçalanarak Fatih Sultan Mehmet'e götürüldü!
Ortaçağ'da Eflak Bölgesi'nin hükümdarı olarak tanınan Vlad Tepeş, 'Kazıklı Voyvoda' olarak bilinirken, ilerleyen yıllarda Bram Stoker'ın 'Drakula' adlı romanına ilham kaynağı oldu. Vlad Tepeş'in tarihe damgasını vuran vahşi yöntemleri, düşmanlarına karşı uyguladığı korkunç işkenceler ve kazıklı ölümü ile bilinirken, bu ünlü kontun hayatı hakkında yapılan araştırmalar ilginç gerçekleri gün yüzüne çıkarıyor olabilir. İşte bu gizemli figürün hikayesi ve ortaya çıkabilecek yeni ayrıntılar...
- Giriş Tarihi: 12:34 | 19.08.2023
- Güncelleme Tarihi: 12:39 | 19.08.2023
Tarihin en korkutucu figürlerinden biri olarak 'Kazıklı Voyvoda' lakabıyla anılan Vlad Tepeş'in ürkütücü hikayesi, Bram Stoker'ın 'Drakula' adlı romanına ilham kaynağı oldu ve bu eser, onun hafızalarda kalan kazıklı ölümünün ötesinde daha geniş bir korku ikonuna dönüştü. Bu dönemden günümüze ulaşan tarihî kayıtlar ve yapılan araştırmalar, Vlad Tepeş'in yaşamı ve yönetimi hakkında yeni ve ilginç ayrıntıları gün yüzüne çıkarabilir. İşte Osmanlı'ya başkaldıran Dracula'nın sonu...
Ortaçağ'ın dehşet verici figürlerinden biri olarak tanınan Kazıklı Voyvoda Vlad Tepeş, adını kanlı yöntemleri ve vahşi eylemleriyle tarihe yazdırmıştır. Fatih Sultan Mehmet döneminde Eflak Bölgesi'nin hükümdarı olan Vlad Tepeş, düşmanlarına yaşattığı korkunç vahşetten ötürü "Kazıklı" lakabıyla anılmıştır. Ancak, bu korku dolu hikayenin arka planında gizemli bir gerçek yatıyor olabilir.
İtalya'da yer alan Katanya Üniversitesi'nde gerçekleştirilen bir araştırma, Vlad Tepeş'in yaşamı hakkında yeni ve ilginç ayrıntıları gün yüzüne çıkarabileceği düşüncesini ortaya koymaktadır. Araştırmada, Vlad Tepeş'in 1457 ve 1475 yılları arasında Sibiu şehrinin liderlerine yazdığı mektuplardan peptitler ve proteinler toplanmıştır.
Bu belgelerde yapılan analizler, Vlad Tepeş'in 1475 tarihli bir mektubunda gözyaşlarına ilişkin bulgulara ulaşıldığını göstermektedir. Dahası, mektubu yazan kişinin kanlı gözyaşları dökmüş olabileceği düşünülmektedir.
Uzmanlara göre Vlad Tepeş'in tarih boyunca eşi benzeri görülmemiş acımasızlığı ve vahşeti, genetik bir bozukluğun sonucu olabilir. Virginia Üniversitesi'nde profesör olan Stanley Stepanic, araştırmaya kuşkulu yaklaşsa da, Vlad Tepeş'in kanlı gözyaşlarına dair herhangi bir kesin kanıtın olmadığını belirtmektedir. Tarihsel kayıtlarda bu konuda herhangi bir belgenin olmaması, bu iddianın gerçekliğini kuşkulandırmaktadır.
Vlad Tepeş'in hayatı, efsaneler ve gerçekler arasında sıkışıp kalmış bir labirent gibidir. Asıl adı Vlad Tepeş olan bu hükümdarın, İrlandalı yazar Bram Stoker'ın ünlü karakteri Drakula'ya ilham kaynağı olduğu düşünülmektedir. Ancak, tarih boyunca Vlad Tepeş'in nasıl öldüğü, kim tarafından öldürüldüğü ve hatta kafasının İstanbul'a nasıl getirildiği gibi pek çok soru işareti bulunmaktadır.
Vlad Tepeş, Osmanlı'ya karşı başkaldırılarıyla tanınmış acımasız bir devlet adamı olarak öne çıkmıştır. Haziran 1462'de Osmanlı ordusuna zafer elde etmesi, onun sıkça anılan "kazıklı ölümü"ne kadar uzanan karmaşık hikayesinin sadece bir bölümüdür.
1476 yılında Osmanlılar tarafından öldürüldü. Tarihçilere göre bedeninden ayrılan kafası İstanbul'a, dönemin padişahı Fatih Sultan Mehmet'e götürüldü. Cesedi ise parçalandı.