Güçlü toparlanma Haziran’da başladı: Bu ay Türkiye için farklı olacak

Bütün dünyayı vuran koronavirüs salgınının etkilerini hızlıca geride bırakan ülkelerden biri Türkiye oldu. Ekonomisini tamamen kapatmayarak üretime ve ihracata devam eden Türkiye'nin salgın sürecinde yakaladığı erken çıkış, yeni normalde de hızlanarak artıyor. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın, önceki gün yaptığı "Türkiye'nin koronavirüs salgınının etkilerini V şeklinde bir toparlanma ile geride bırakacak" şeklindeki değerlendirmesini teyit eden önemli veriler dün geldi.

ÇARKLAR HIZLANIYOR
İmalat sanayisi genelinde kapasite kullanım oranı (KKO), haziranda bir önceki aya göre 3,4 puan artarak yüzde 66,0 seviyesine yükseldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamaya göre, mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı da (KKO-MA) bir önceki aya göre 3,1 puan artarak yüzde 65,8'e ulaştı. Ocak ayında yüzde 75,5 ile yıla başlayan kapasite kullanım oranı, Şubatta yüzde 76'ya yükseldikten sonra; salgın sürecinin etkisiyle Nisan'da yüzde 61,6'ya, Haziran'da ise yüzde 62,6 olarak kayıtlara geçmişti.

REEL KESİM GÜVENİNDE GÜÇLÜ TOPARLANMA
Merkez Bankası tarafından dün açıklanan bir diğer veri ise haziran ayına ilişkin Reel Kesim Güven Endeksi oldu. Güçlü bir dönüş yapan Reel Kesim Güven Endeksi; haziranda bir önceki aya göre 15,7 puan artarak 92,6 seviyesine çıktı. Aynı dönemde mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi ise 16,3 puan yükselerek 89,8'ye ulaştı. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda haziranda bir önceki aya kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 21,4'e, aynı kaldığını bildirenlerin oranı yüzde 61,6'ya yükselirken, daha kötümser görüş belirtenlerin oranı yüzde 17'ye geriledi.

İNŞATTA GÜVEN YÜZDE 33 ARTTI
Mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi, haziranda aylık bazda hizmet sektöründe yüzde 8,5, perakende ticarette yüzde 9,3, inşaat sektöründe 33,1 artış gösterdi. Mevsim etkilerinden arındırılmış hizmet sektörü güven endeksi mayıs ayında 51,1 iken bu ay yüzde 8,5 artarak 55,5 değerini aldı. Mevsim etkilerinden arındırılmış perakende ticaret sektörü güven endeksi haziranda yüzde 9,3 artarak 86,4'e yükseldi. Mevsim etkilerinden arındırılmış inşaat sektörü güven endeksi de geçen ay 58,5 iken bu ay yüzde 33,1 artarak 78 değerini aldı.

TÜRKİYE'YE İNANAN HERKES KAZANACAK
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Ekonomik İstikrar Kalkanı ile verilen desteklerin sektörel güven endekslerine de yansıdığını bildirerek, "Veriler, bu zor süreçten güçlenerek çıkacağımıza olan inancımızı destekliyor" ifadesini kullandı. Albayrak, Twitter hesabından TÜİK tarafından açıklanan sektörel güven endekslerine ilişkin değerlendirmede bulundu. Güven endeksinin haziran ayında bir önceki aya göre, hizmette yüzde 8,5, perakendede yüzde 9,3 ve inşaatta yüzde 33,1 arttığını aktaran Albayrak, "Ekonomik İstikrar Kalkanı ile verdiğimiz destekler, sektörel güven endekslerimize de yansıdı. Veriler, bu zor süreçten güçlenerek çıkacağımıza olan inancımızı destekliyor" dedi.

Albayrak, Borsa İstanbul'un yılbaşından bu yana artan yatırımcı ilgisiyle yükselişini devam ettirdiğini belirterek, 2020 yılının kayıplarını geri alan az sayıda borsadan biri olduğunu da bildirdi. Albayrak, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda aralarında Almanya, Fransa, Çin ve İngiltere gibi ülkelerin bu yılki borsa performanslarının yer aldığı grafiğe de yerdi.

TÜRKİYE EKONOMİDE BÜYÜK ROL OYNAYACAK
Avrupa Birliği (AB)-Türkiye Dostluk Grubu Başkanı ve Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili Ryszard Czarnecki, de yeni dönemde Türkiye'nin rolünün artacağına işaret etti. Avrupa Parlamentosu (AP)'nda 4. kez milletvekilliği yapan ve daha önce AP Başkan Yardımcılığı görevini de üstlenen Czarnecki, Türkiye-AB ilişkilerini değerlendirirken şu çarpıcı yorumda bulundu: "Türkiye'nin şimdiye kadar ekonomik alanda kaydettiği başarı, ülkenin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası ekonomi dünyasında çok daha büyük rol oynamasına fırsat tanıyacak. AB tek pazarına yakınlık, yüksek kapasiteli iş gücü ve güçlü işletmecileri, Türkiye'ye büyük avantaj sağlayacak. AB ve Türkiye'nin, farklılıklarının üstesinden gelerek anlaşma sağladığı konulara odaklanması ve birbirinden öğrenmeye açık olması lazım" dedi.