Ücretli poşet uygulamasının ardından bir geri dönüşüm uygulaması daha başladı
1 Ocak 2020 tarihi itibariyle depozitolu olmayan ambalajlı ürünler için üretici ve ithalatçılarından ‘geri kazanım katılım payı’ alınmaya başlanacak. Lastikten aküye, elektrikli eşyadan ilaca, alkollü, alkolsüz içecekten yoğurt ve süte kısaca A’dan Z’ye birçok ürünün ambalajı değerli hale gelecek. Ambalajlar çöp olmaktan kurtulup doğrudan geri dönüşüm sistemine dahil olacak.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, geçen yılki ücretli poşet uygulamasından sonra şimdi de yağlar, elektronik eşyalar, ilaç ile içecek ambalajlarının üretici ve ithalatçılarından 'geri kazanım katılım payı' alacak. Hürriyet'in haberine göre böylece poşet kullanımındaki azalışın ardından şimdi de geri kazanımı mümkün olan cam, plastik, ahşap ambalajlar ile elektrik ve elektronik atıklarla ilaçların geri dönüşümünde Avrupa seviyesine yaklaşmada önemli bir aşamaya geçilmiş olacak. Firmalar ambalaj için geri kazanım payı ödeyecek. Bu payı ödemekten kurtulmanın tek yolu ise depozitolu sisteme geçmek olacak. Firmalar ayrıca bu ambalajları ne kadar çok toplarlarsa, ödedikleri geri kazanım payı için Hazine ve Maliye Bakanlığı için mahsuplaşabilecek. Bakanlık, geri kazanım payı uygulamasının vatandaşların tüketim ürünlerinde artışa yol açmayacağını savunurken, Çevre Mühendisleri Odası katılım payının mutlaka geri dönüşüm sistemine aktarılması gerektiğine dikkat çekti.
ÇÖP DEĞİL DEĞERLİ ATIK
2018 yılında Çevre Kanunu'nda geri kazanım katılım payı, ücretli poşet uygulaması, depozito zorunluluğu, çevre mühendisi çalıştırma zorunluluğu gibi bir dizi değişiklik yapılmıştı. Bunlardan ücretli poşet uygulaması geçen yıl yürürlüğe girerken, geri kazanım katılım payı alınmasına ilişkin yönetmelik de Resmi Gazetede yayımlandı. Böylece 1 Ocak 2020 tarihi itibariyle depozitolu olmayan ambalajlı ürünler için üretici ve ithalatçılarından 'geri kazanım katılım payı' alınmaya başlanacak. Lastikler, aküler, piller, madeni ve bitkisel yağlar, elektrikli ve elektronik eşyalar, ilaç ile kağıt, karton, plastik, cam içecek ambalajlarından ağırlıklarına ve uzunluklarına göre önemli miktarlarda geri kazanım katılım payı alınacak. Böylece alkollü, alkolsüz içeceklerin, yoğurt, süt kutularının yani A'dan Z'ye birçok ambalaj değerli hale geleceğinden çöp olmaktan kurtulup, doğrudan geri dönüşüm sistemine dahil olacak.
MARKET FİYATLARI ARTAR MI?
Bakanlık, zaten ambalajlı ürünler için 2005 yılından itibaren katılım payı alındığını dolayısıyla bu ürünlerin vatandaşa satışında doğrudan mali bir yük oluşmayacağını açıkladı. Ayrıca çevrenin korunması ve geliştirilmesi amacıyla başlatılan Sıfır Atık Projesinin tüm ülke sathına yayılması ve sürdürülmesinde önemli katkı sağlayacağının altı çizildi. Ancak sektör uzmanları, 2005 yılından beri alınan rakamların geri dönüşümde istenen sonucu vermediğini, 2018 yılında kanun değişikliğiyle belirlenen geri kazanım katılım payının eskiye göre çok yüksek olduğunu dolayısıyla daha fazla sayıda firmanın depozito uygulamasına geçerek maliyetlerini artırıcı bu yükten kurtulmaya çalışacaklarını anlattılar.
YOĞURT DEPOZİTOLU OLABİLİR
Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu ise geri kazanım payının geri dönüşüm tesisi kuranlara aktarılması gerektiğini söyledi. Bozoğlu, toplanan paraya ilişkin belirsizliğin devam ettiğini belirterek, "Bu para sisteme dönerse çevre açısından Türkiye, Avrupa'ya yaklaşmada önemli bir adım atmış olur. Örneğin yoğurt üreticisi bir firma geri kazanım payı ödemekten kurtulmak için yoğurt kutusunu depozitolu yapmayı tercih edebilir. Ya da meyve suyu üreticisinin kutuları, süt şişeleri depozitolu hale gelebilir. Toplanan paraların geri dönüşüm tesisleri kurulumuna uygun koşullarda finansman desteği olarak verilmesi çok önemli" diye konuştu.
YÖNETMELİK NE DİYOR?
"Hammaddeden işlenmiş ürüne kadar, herhangi bir eşya veya malzemenin üreticiden kullanıcıya veya tüketiciye ulaştırılması aşamasında, taşınması, korunması, saklanması ve satışa sunulması için kullanılan ve bileşenleri dahil tüm malzemeleri" ambalaj olarak tanımlandı. Yönetmeliğe göre, kanunun ek 1 listesinde sayılan ürünlerin her biri için ağırlıkları, lastikler içinse her bir tanesi için üretici veya ithalatçısı geri kazanım payı ödeyecek. Bu payı ödemekten kurtulmanın tek yolu ise depozitolu sisteme geçmek olacak. Firmalar ayrıca bu ambalajları ne kadar çok toplarlarsa, ödedikleri geri kazanım payı için Hazine ve Maliye Bakanlığı için mahsuplaşabilecek. Böylece depozito sistemine geçen ya da piyasaya sürdüğü ürünün ambalajını ya da atığını toplayan firmaların maliyetleri de düşmüş olacak.