Binlerce emekliye hatalı ödeme yapılmış!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, A Haber Ankara Temsilcisi Murat Akgün’ün gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
- Ekonomi
- Giriş Tarihi: 20.09.2012 | 00:00
- Güncelleme Tarihi: 20.09.2012 | 17:57
TOPLU İŞ İLİŞKİLERİ YASASI
"12 EYLÜL DÖNEMİNDEN GELEN BİR YASA"
Toplu iş ilişkileri yasası, 12 Eylül ihtilalı sonrasında hazırlanan bir düzenleme. Yaklaşık 30 yılı aşkın süredir ciddi bir değişikliğe uğramadan Endüstriyel ilişkilerimizi düzenleyen mevzuat. Oysa 30 yıl içerisinde gerek Türkiye'de, gerek dünyada çalışma hayatında, endüstriyel ilişkilerde birçok değişimler olmasına rağmen halen o günü koşullarında, olağan üstü şartlarda hazırlanan bir yasayla işçi-işveren ilişkilerini düzenlemek, çalışma hayatını düzenlemek sağlıklı bir durum değil. Bundan dolayı AK Parti iktidarları döneminde yani bu 10 yıllık dönem içerisinde bu yasanın değiştirilmesi için çalışmalarımızı sürdürdük. Hatta daha önce Genel kurul gündemine gelmesine rağmen bu yasa çıkarılamadı. Büyük ölçüde masada mutabakat sağlamamıza rağmen genel kurul safhasında farklı görüşlerin ortaya konulmasından dolayı, sayın başbakanımız büyük ölçüde ya da tam mutabakat diyorsunuz ama itirazlar yükseliyor, bu yasayı görüşmeyelim şeklinde bir süreci yaşadık. Bu dönemde de sayın başbakanımız bir mutabakat sağlamadan bu konuyu önümüze getirmeyin şeklinde tüm taraflara bir ifadesi oldu.
"YASA ÇIKMADIĞI İÇİN 1600 SÖZLEŞME BEKLİYOR"
Yaz döneminde tekrar görüşmelerimizi yaptık. Sayın başbakanımızdan Türk-işi Hak-iş Başkanı, TİSK ve TOBB başkanları randevu talebinde bulunmuşlar. Bugün, yaklaşık 2 saatlik bir süre içerisinde tarafların söyledikleri masaya koyuldu. Bu yasanın çıkmaması, endüstriyel ilişkileri sürdürme konusunda ciddi bir engel teşkil ediyor. Yani; bugün itibariyle 1600 toplu sözleşme yetkisi talebi var. Kapsadığı toplam işçi sayısı ise 340 bin. Çok yakın bir gelecekte 500 bini aşacak. 500 bine yakın işçi toplu sözleşme yapamaz noktada. Bu geldiğimiz nokta itibariyle işverenlerimiz de işverenlerim işçi konfederasyonlarımız da artık bu yasa çıksın diye başbakanın huzurunda çalışma bakanı olarak bana yetkiyi verdiler. Yani, Siyasi iradeye bu yasanın çıkması konusunda yetkiyi verdikleri açıkça ifade ettiler. Genel birkaç madde üzerinde de değerlendirme oldu. Bu anlamda bir mutabakatla ayrıldık. Türkiye Büyük Millet Meclisi açılır açılmaz ilk ele alınması gereken yasa olduğu konusunda grup başkan vekilleri ile de görüşmenin gerekliliğini kendilerine arz ettik. Biz de gerekli görüşmeleri yapacağız. İnşallah çok hızlı bir şekilde tıkanan ve 30 yıldır değiştirilemeyen bu yasanın değiştirilmesi ve endüstriyel ilişkilerimize bir soluk alma imkânı sağlayacak bir düzenlemeyeli bir noktaya taşımış bulunuyoruz.
"TOPLU SÖZLEŞME EKİM AYINDA BAŞLAYACAK"
Yasa ekim ayının içerisinde gündeme gelip, yasalaşır yasalaşmaz yetkileri hızlı bir şekilde vereceğiz. Ekim ayı ile birlikte taraflar toplu sözleşme görüşmelerini başlatmış olacaklar. Kamunun dışındakilerin bu yıl içerisinde biteceğini Çok rahatlıkla söyleyebilirim.
KIDEM TAZMİNATI FONU
"ÇALIŞANLARIN YÜZDE 10'U YARARLANABİLİYOR"
Türkiye'deki uygulamaları OECD ülkeleri ortalamasına baktığımız zaman işverenler açısından en dezavantajlı olanı. Bu tablonun sürdürülebilirliği açısından sıkıntılar var. İşçi bundan ne kadar yararlanıyor diye baktığınızda, %10'a bile tekabül etmiyor. Yani işçilerin %9 ile %10 arasında çalışanların kıdem tazminatından yararlandıklarını görüyoruz. Siz bir işyerinde 12 ay çalışınca 1 brüt maaş tazminat hak ediyorsunuz. Bazı şartlar yerine geldiğinde 1 aylık brüt maaşınızı alırsınız. 5 yıl çalışırsanız, 5 aylık brüt maaşınızın karşılığını kıdem tazminatı olarak alırsınız.
"KAMUDA SORUN YOK AMA ÖZEL SEKTÖRDE VAR"
Kamuda bir sorun yok. Kamuda çalışanlar devlet güvencesi altında, emekli olduklarında alıyorlar. Ama özel sektörde 11 ay çalıştırıp 12. ay boş geçiyor. Tekrar sözleşme yapıyor, böylece 12 ayı doldurmadığı için 11 ay çalışan işçimizin kıdem tazminatından yararlanma şansı kalmıyor. Genelde taşeron dediğimiz, teknik tabiriyle alt işverenin yanında çalışan işçilerin büyük bölümü kıdem tazminatından yararlanamıyor. Kıdem tazminatından yaralanamayanların oranı %90. Bu sistem sürdürülemez. Kıdem tazminatı fonunda ise, bir ay bile çalışsanız, size tekabül eden fona yatırılması gereken ücretin yatırılması gerekiyor. Kıdem tazminatını, kendi öz sermayesine karıştırıp daha sonra ödeme güçlüğü çekmeyen bir işveren ortaya, diğer taraftan da kendi bireysel hesabına, fon hesabına yatan her ay düzenli yatan tazminatla da işçi ne yapacağını bilecek, Kıdem tazminatını kendi hesabında görecek.
"UZLAŞMA OLMADAN KAMUOYUNDA TARTIŞMA OLMAZ"
Bu konu çok önemli. Bu konu yalnız kıdem tazminatı olarak da değil, bu alt işveren dediğimiz taşeron işçilerin ki, onların sayıları çok daha fazla, onları da ilgilendiren bir konu. Bu konuların görüşülebilmesi bir şarta bağlıydı, neydi o az önce bahsettiğim toplu iş ilişkileri yasasının çıkmasına bağlıydı. O yasa çıkmadan bu konuları görüşmeyeceğimizi biz sosyal taraflarla anlaştık. Bu yasa çıkacak. İkinci şartımız, toplu iş ilişkileri ve sendika yasasında olduğu gibi kıdem tazminatı konusunda da uzlaşma olursa sayın başbakana götüreceğiz. Uzlaşma olmadan bu konuyu kamuoyunda tartışma konusu yapmayacağız.
İNTİBAK YASASI
"3500 KİŞİYE FAZLA, 2500 KİŞİYE EKSİK ÖDEME YAPILMIŞ"
İntibak, bildiğiniz gibi uyumlaştırma. 2000 yılı öncesinde SSK'lı emeklilerimizin sayısı 2 milyon 700 bin. Bu emeklilerimizin %70'inin maaşlarında az çok bir intibaksızlığın olduğunu gördük. Bu da yaklaşık 2 milyon civarında emeklimizi ilgilendiriyor. Bu intibaksızlığı gideremeye yönelik biz düzenlemedir. Emekli derneklerimiz ile bir araya geldik, yasa meclise geldi ve yasalaştı. Bununla ilgili 2700 dosya tek tek elden geçirileceği için biz meclisteki görüşmelerimizde bizim 8-9 aylık bir süreye ihtiyacımız var, maaşlara intibak neticesinde yansıyacak olan farkların 1 Ocak 2013'de yansıması gerektiğini ifade ettik ve kabul edildi. Bu çalışmaları yaparken, aslında normalde emekli işlemleri yaparken ve manuel sistemden bilgi işlem sistemine geçerken farklılıklar karşımıza çıkıyor. Bireysel olarak. Şimdi toptan bir çalışma yaptığımız için, 2000 öncesinde el yordamıyla yapılan işlemler, bugün bilgi işlem çerçevesinde ele alınınca toplam 2 milyon 700 bin emeklimizle ilgili çalışmalarda önümüze toplu bir rakam çıkmış oldu. 2500 kişiye eksik, 3500 kişiye fazla ödeme yapılmış. Şu ana kadar 1 milyon 700 bin dosya incelendi. Geri kalan 1 milyon dosya da incelendikten sonra siyasi bir karar verilecek. Tablonun netleşmesini izliyoruz. Ortalama 5 bin TL fazla, ortalama 2913 TL eksik ödeme yapılmış. Ama bunlar henüz netleşmiş değil, 1 milyon dosya daha incelenecek. Siyasi karar gelecek. Bakanlar kurulunda bu görüşülür. Ama eksik ödeme yapılanlarla ilgili süreç hemen devreye girecek.