Devrik Esad'dan ilk açıklama! Suriye'den nasıl kaçtığını anlattı
Suriye'de 13 yılı geçen iç savaşın ardından yeni bir döneme girildi. Muhalif grupların başkent Şam'a da girmesiyle birlikte 61 yıllık Baas rejimi çöktü. Yaşananların ardından Esad ve ailesi Rusya'ya sığındı. Devrik lider Esad, 8 Aralık'ta ülkeden nasıl kaçtığını ilk kez anlattı. Suriye'de çöken rejimin Savunma Bakanlığı'na bağlı olan Sednaya Askeri Hapishanesi'nde mahsur kalmış olabileceği düşünülen kişiler için Türkiye harekete geçti. AFAD, 43 araç ve 120 personelle bölgede arama faaliyetlerine başladı.
- Canlı Anlatım Dünya
- Aslı Bilger Kutludağ
- Giriş Tarihi: 10:24 | 12.12.2024
- Güncelleme Tarihi: 09:27 | 17.12.2024
Suriye'de 13 yıldır devam eden iç savaşın seyri, 27 Kasım'da muhalif grupların başlattığı saldırılarla hızla değişti. Rejim karşıtı güçler, 7 Aralık gecesi başkent Şam'a girdi. Beşar Esad ve ailesi Rusya'ya sığınırken, Suriye'de yeni bir dönemin kapıları açıldı.
Bölgede her geçen an yeni gelişmeler yaşanırken, katil İsrail Suriye'de hali hazırda yaşanan geçiş dönemini fırsat bilerek işgalini genişletmeye başladı. Suriye'de birçok askeri nokta vuruldu.
İŞTE 12 - 16 ARALIK TARİHLERİ ARASINDA BÖLGEDE YAŞANANLAR
RUSYA'NIN SURİYE'DEN ASKER VE TEÇHİZAT ÇEKMEYE BAŞLADIĞI İDDİASI
Rusya'nın, Beşşar Esed rejiminin devrilmesiyle Suriye'den büyük ölçekte asker ve teçhizat çekmeye başladığı iddia edildi.
CNN'nin ABD'li yetkililer ile bir istihbarat kaynağına dayandırdığı haberinde, Rusya'nın Hmeimim hava ve Tartus deniz üslerinin gündemde olduğu belirtildi.
Tartus'un jeopolitik önemini vurgulayan yetkililer, Libya'da bir liman olmaksızın Suriye'den çıkılmasının Rusları zor durumda bırakabileceğini savundu.
Yetkililer, böyle bir durumda Rusların, "NATO'nun güney kanadında güçlerini yansıtacak bir Akdeniz limanı olmadan kalacağını" ileri sürdü.
Rus güçleri ile Rusya'ya ait askeri teçhizatların, Suriye'den büyük ölçekte çekilmeye başlandığını ancak bunun kalıcılığının sorgulandığını aktaran yetkililer, Rus güçlerinin, Doğu Akdeniz ülkesi Suriye'den, Kuzey Afrika ülkesi Libya'ya deniz kuvvetlerini taşımaya başladığını kaydetti.
HAVA ÜSSÜNDE UÇAKLARIN YÜKLEMEYE HAZIRLANDIĞI GÖRÜLDÜ
Maxar kaynaklı 13 Aralık tarihli uydu görüntülerinde, Rusya'nın Suriye'deki askeri üslerinden ayrılmak üzere uçakları yüklemeye hazırladığı görülmüştü.
Hmeimim hava üssünde bulunan iki AN-124 ağır askeri nakliye uçağının burun konileri kalkık ve kargo yüklemeye hazır oldukları belirlenmişti.
Ulusal basında, bir Ka-52 saldırı helikopterinin demonte edilerek nakliyeye ve S-400 hava savunma biriminin parçalarının paketlenmeye hazırlandığı aktarılmıştı.
PESKOV VE BLINKEN'IN SON MESAJLARI
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, geçen haftaki basın toplantısında, Rusya'nın Şam'daki isyancılarla temas halinde olduğunu söylemişti.
Peskov, "Durumu sahada kontrol edenlerle temas halinde olmalıyız çünkü orada tesislerimiz ve personelimiz var" demişti.
CNN'nin haberinde, Rusya'nın Hmeimim hava ve Tartus deniz üslerinde kalabilme ihtimaline yönelik HTŞ ile "müzakere ihtimalini" sorguladığı vurgulandı.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken hafta sonu açıklamasında, Rusya'nın Suriye'den çekilmesi hakkında yorum yapamayacağını söylemişti.
SİSİ İLE HALİFE SURİYE VE LÜBNAN'DAKİ GELİŞMELERİ GÖRÜŞTÜ
Mısır Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Bahreyn Kralı Al Halife telefon görüşmesi yaptı.
Görüşmede iki ülke lideri, Suriye ve Lübnan'da son günlerdeki gelişmeleri ele aldı ve iki ülkenin istikrarı ve toprak bütünlüğünün korunması konusunda aynı hassasiyetleri paylaştıklarını dile getirdi.
İsrail'in Gazze Şeridi'nde yaptığı soykırımın da ele alındığı görüşmede, derhal ateşkes ve esir takasının yapılmasının yanında bölgeye koşulsuz bir şekilde insani yardım sağlanması gerektiği vurgulandı.
GUTERRES: SİVİLLERİ KORUMA TAAHHÜDÜNÜ MEMNUNİYETLE KARŞILIYORUM
Guterres, Suriye'deki gelişmelere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Suriye'deki mevcut gelişmeler ışığında BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher'ı Suriye'deki geçici hükümetle insani yardımı artırmak için angaje olması adına Şam'a gönderdiğini bildiren Guterres, Fletcher'ın bugün Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) lideri Ahmed eş-Şara (Ebu Muhammed el-Culani) ve geçici yönetimin Başbakanı Muhammed el Beşir ile görüştüğünü kaydetti.
Guterres, "Geçici hükümetin insani yardım çalışanları dahil sivilleri koruma taahhüdünü memnuniyetle karşılıyorum." ifadesini kullandı.
Ayrıca geçici hükümetin tüm sınır kapılarından tam insani erişime izin verme, insani yardım çalışanları için izin ve vize işlemlerindeki bürokrasiyi kaldırma, sağlık ve eğitim gibi temel kamu hizmetlerinin sürekliliğini sağlama ve daha geniş insani yardım topluluğu ile gerçekçi ve pratik bir diyalog başlatma yönündeki anlaşmalarını da memnuniyetle karşıladığını dile getiren Guterres, "Suriye halkı daha iyi bir gelecek inşa etme fırsatını değerlendirirken uluslararası toplumun da onların yanında durması gerekmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
ABD'DEN SURİYE'YE DESTEK MESAJI
Lahbib, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "AB, bu tarihi anda Suriye halkının yanındadır." ifadesini kullandı.
"Barışçıl ve kapsayıcı geçişi destekliyoruz." mesajını paylaşan Lahbib, AB'nin insani yardımlarını artırdığını anımsattı.
Lahbib, "AB, İdlib'de HTŞ kontrolündeki bölgelerde faaliyet gösterme konusunda tecrübeli. Şimdi (ülkenin genelinde) bu deneyimden yola çıkarak ilerleyebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
VON DER LEYEN'İN ANKARA ZİYARETİ
AB, 13 Aralık'ta, Adana üzerinden Suriye'ye gıda, sağlık, eğitim, barınma malzemelerinden oluşan insani yardım göndereceğini duyurmuşu.
İlk aşamada Dubai'de depolanan 50 tonluk yardımın hava yoluyla, Danimarka'da stoklanan 46 tonluk yardımın ise kara yoluyla Adana'ya nakledileceği bildirilmişti.
Öte yandan AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, yaptığı açıklamada, "Bu sene için insani yardımlarımızı 160 milyon avronun üstüne çıkardık." ifadesini kullandı.
Von der Leyen, insani yardım konusunu, yarın Ankara ziyaretinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la yapacağı görüşmede gündeme getireceğini bildirdi.
AFAD BÖLGEYE ULAŞTI!
Suriye'de çöken rejimin Savunma Bakanlığına bağlı olan Sednaya Askeri Hapishanesi'nde mahsur kalmış olabileceği düşünülen kişiler için ağır arama kurtarma ekipleri sevk edildi.
Eski rejime karşıt göstericilerin tutulduğu ve işkence gördüğü yer olarak bilinen Sednaya'da, AFAD ekipleri, gelişmiş arama kurtarma cihazlarıyla detaylı bir arama tarama faaliyeti gerçekleştirecek.
43 ARAÇ 120 PERSONEL SEDNAYA'DA
AFAD Başkanı Okay Memiş, Sednaya Askeri Hapishanesi'nin önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu:
"Organizasyonumuzu yaptık, 43 araç 120 personel ile Sednaya Hapishanesi'nin önüne geldik. Burada iletişim yok, telefonlar çekmiyor. Uydu telefonlarıyla iletişim sağlıyoruz. Burada yer radarı, akustik dinleme cihazı gibi ekipmanlarımızla arama çalışmaları yapacağız. Burada Esed rejiminin insanlık dışı muameleleri nedeniyle can kayıplarının yaşandığı bir alan burası, delil niteliğinde hususların da olduğunun farkındayız. Bu hassasiyetleri göz önünde bulundurarak çalışmalarımızı yapacağız. Bu çalışmayı hep beraber ekiplerimizle yürüteceğiz."
"İçişleri ve Dışişleri bakanlıklarımız ve diğer bütün birimlerimizle koordinasyon içerisinde ve yerel otoriteyle yeni görevlendirilen büyükelçiliğimiz koordinasyonuyla hareket ediyoruz. Çok geniş, büyük bir alan."
"Mimari ve diğer statik projelerini inceleyeceğiz, diğer bütün alanlarının inceleyeceğiz. Umarım kısa sürede netice alırız.Olumlu bir netice buluruz. Buranın bütün dünyaya anlatılmasında emeği geçen siz basın mensuplarına teşekkür ediyorum. İki ekibimiz de insani yardım faaliyetleri yürütmek amacıyla Hama ve Humus'ta çalışıyor."
YERALTI DİNLEME CİHAZLARI KULLANILIYOR
A Haber Muhabiri Ata Gündüz Kurşun: Esad'ın ölüm merkezlerinden bir tanesi burası. Günlerdir aslında burada ailelerin bekleyişi sürüyordu ama AFAD ekipleri gelmiş durumda. 120 kişilk AFAD ekibi buraya geldi. Bir taraftan da yakınlarını arayanlar burada. Şuan itibarıyla ön keşif yapılıyor. AFAD ekipleri dört bir tarafa dağıldı. Yeraltı dinleme cihazları buraya getirildi.
DEVRİK SURİYE LİDERİNDEN İLK AÇIKLAMA
Suriye'deki Baas rejiminin devrik lideri Beşşar Esad, ülkeden kaçmasından sonra yaptığı ilk açıklamada, çatışmalar sırasında Rus üssüne sığındığını ve Moskova'dan gelen talimatla buradan götürüldüğünü iddia etti.
Esad, Suriye'de devrilen Baas rejimine ait resmi sosyal medya hesaplarından ülkeden kaçışına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
"Güvenlik nedenleriyle" açıklama yapmasının zaman aldığını iddia eden Esed, Suriye'den kaçışının planlı olmadığını ve 8 Aralık sabahına kadar Şam'da kalarak görevine devam ettiğini ileri sürdü.
Esad, muhaliflerin Şam'a ulaşmasıyla Rusya ile koordinasyon halinde çatışmaları yönetmek için Lazkiye'ye gittiğini ve Hımeymim Hava Üssü'ne varmasıyla rejim güçlerinin askeri pozisyonunu kaybettiğinin anlaşıldığını savundu.
RUSYA'DAN "DERHAL TAHLİYE" TALİMATI
Sığındığı Rus askeri üssünün de insansız hava araçları saldırısına uğradığını ileri süren Esad, 8 Aralık akşamı Moskova'nın, Hımeymim Hava Üssü Komutanlığına kendisi için Rusya'ya derhal bir "tahliye" düzenlenmesi talimatında bulunduğunu iddia etti.
Esad, olaylar sırasında geri çekilmeyi ya da sığınma talebinde bulunmayı hiçbir zaman düşünmediğini öne sürdü.
BM SURİYE ÖZEL TEMSİLCİSİ'NİN ŞAM TEMASLARI SÜRÜYOR
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Suriye'de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından ilk kez gittiği Şam'da temaslarına devam ediyor.
Pedersen'in ofisinden yapılan yazılı açıklamada, Pedersen'in Şam'da olduğu ve görüşmelerini sürdürdüğü belirtildi. Açıklamada, "Pedersen, şimdiye kadar Suriye'deki Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) lideri Ahmed eş-Şara (Ebu Muhammed el-Culani) ve geçici yönetimin Başbakanı Muhammed el Beşir ile görüştü. Özel Temsilci, 14 Aralık 2024'te Suriye ile ilgili (Ürdün'de) yapılan Akabe Uluslararası Toplantısının sonuçları hakkında brifing vererek, BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararının ilkelerine dayalı, Suriye'nin sahip olduğu ve yönettiği güvenilir ve kapsayıcı bir siyasi geçişe ihtiyaç olduğunun altını çizdi." denildi.
Pedersen'in, BM'nin Suriye halkına her türlü yardımı sağlama niyetinde olduğunu aktardığı kaydedilen açıklamada, Özel Temsilci'nin halkın yaşadığı zorluklar ve öncelikleri hakkında da bilgi aldığı vurgulandı. Açıklamada, "Pedersen'in önümüzdeki günlerde yapacağı çok sayıda görüşme de planlandı." ifadeleri kullanıldı.
Pedersen, rejimin devrilmesinin ardından dün ilk kez Şam'a ulaşmıştı. Şam'da gazetecilere konuşan Pedersen, rejimin devrilmesinin ardından gördükleri değişimin önemine işaret ederek, "Elbette bu değişim kendi başına büyük umutlar oluşturuyor, ancak hepimiz önümüzde hala birçok zorluk olduğunu biliyoruz. Bu yüzden bunu en başından itibaren doğru yürütmemiz gerekiyor. Başından beri tüm Suriyelileri kapsayan siyasi süreci başlatmamız gerektiğini söylüyorum. Bu sürecin açıkça Suriyeliler tarafından yönetilmesi gerekiyor." diye konuşmuştu.
Pedersen, 14 Aralık'ta Ürdün'ün Akabe kentinde Suriye'deki gelişmeleri görüşmek üzere düzenlenen dışişleri bakanları toplantısına katılmıştı.
İRAN ŞAM BÜYÜKELÇİLİĞİNİ AÇIYOR
İran'ın Şam Büyükelçisi Hüseyin Ekberi, ülkesinin Şam Büyükelçiliğinin yakında tekrar faaliyetine başlayacağını söyledi. İran devlet televizyonuna konuşan Ekberi, İran'ın Şam Büyükelçiliğinin son durumuna ilişkin bilgi verdi.
Ekberi, "Bir sorun yaşanmasın diye Şam Büyükelçiliğindeki çalışanlarımızı bir iki günlüğüne Beyrut'a göndermiştik. Şam Büyükelçiliğimiz yakında faaliyetine başlayacaktır." dedi.
Suriye'de Esed rejiminin düşmesi sonrasında İran'ın Şam Büyükelçiliğinin faaliyetlerine son verdiği ve çalışanlarının ülkeyi terk ettiği belirtilmişti.
SURİYELİLER İLANLARLA YAKINLARINI ARIYOR
Suriye'de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından halk, başkent Şam'daki Merce Meydanı'na haber alamadıkları sevdiklerinin fotoğraflarını asarak kavuşacakları günü bekliyor. Şam'ın Merce Meydanı'ndaki anıtın duvarları, kayıp yüzlerce kişinin bulunması için asılan fotoğraflarla doldu.
Ülkenin dört bir yanından meydana gelen Suriyeliler, iletişim bilgileri ve isimlerinin olduğu fotoğraflı ilanlarla yakınlarını bulmaya çalışıyor. Yakınları, haber alamadıkları sevdiklerinin hala hayatta olduğunu ve Esed rejimi devrilmeden önce rejim hapishanelerinde tutulduğunu düşünüyor.
"BİNLERCE MAHKUM KAYBOLDU"
Kamışlı ilçesinden gelen Halid, AA muhabirine, aradığı dayısının Filistin Şubesi ve Sednaya hapishanelerinde tutulduğunu öğrendiklerini söyledi. Annesinin, dayısını 2018'de nakledildiği Sednaya'da ziyaret ettiğini ve orada olduğunu doğruladığını anlatan Halid, birkaç ay önce Şam'daki Mezze Askeri Hapishanesi'nden serbest bırakılan bir kişiden dayısının hayatta olduğu haberini aldı.
Halid, Sednaya'dan salıverilenlerin arasında dayısını bulamadıklarını ve aradıklarını söyledi. Dayısına kavuşma ümidiyle Merce'deki anıta ilan astıklarını belirten Halid, "Binlerce mahkum kayboldu. Kimse onların nerede olduğunu bilmiyor." dedi. Assaf Elbehıs da yakını Daiç Asaf Bahid'in 2018'den bu yana kayıp olduğunu söyledi.
Elbehıs, Sednaya Hapishanesi'nden çıkanların arasında Bahid'i tespit edemediklerini dile getirdi. Birisinin tanıyacağı umuduyla Bahid'in fotoğrafını bastırdığını belirten Elbehıs, "Bugün tüm mahkumlar serbest bırakılmış olsa da hiçbir bilgi bulamadık. Ne cesedini, ne izini. Lazkiye veya Humus'a götürüldüğünü söylüyorlar ama Allah bilir." diye konuştu.
ARAP ÜLKELERİ SURİYE'DEKİ GELİŞMELERİ GÖRÜŞTÜ
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid Al Nahyan, Umman, Kuveyt ve Fas'taki mevkidaşlarıyla Esed rejiminin devrilmesinin ardından Suriye'deki gelişmeleri ele aldı.
BAE haber ajansı WAM'da yer alan habere göre, Bin Zayid, Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamed el-Busaidi, Kuveyt Dışişleri Bakanı Abdullah Ali Abdullah el-Yahya ve Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita ile telefonda görüştü.
Bin Zayid, mevkidaşlarıyla ikili ilişkilerin yanı sıra Suriye'deki gelişmeleri ve bölgesel meseleleri ele aldı. Görüşmelerde Dışişleri Bakanları, Suriye halkının güvenlik ve istikrarının sağlanması için çabaların artırılması gerektiğini vurguladı.
ARAP ÜLKELERİNDEN İSRAİL'E KINAMA
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Tel Aviv hükümetinin Golan Tepeleri'nde yerleşim yerlerini genişletme kararını kınayarak bunun, bölgede daha fazla gerginlik ve tırmanışa yol açacağını vurguladı.
BAE Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, bu kararın, işgalin kalıcı hale getirilmesi ve uluslararası hukuk ile yasaların ihlali anlamına geldiği belirtildi.
Bakanlık, açıklamasında, "BAE, Suriye'nin birliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğüne verdiği önemi bir kez daha teyit etmektedir." ifadesine yer verdi.
Bakanlık, işgal altındaki Golan Tepeleri'nin yasal statüsünü değiştirmeyi hedefleyen ve Suriye'nin güvenliğini, egemenliğini ve istikrarını tehdit eden tüm uygulama ve faaliyetlere kesinlikle karşı olduğunu bildirdi.
SUUDİ ARABİSTAN VE KATAR DA KARARA TEPKİ GÖSTERDİ
BAE'nin ardından Suudi Arabistan da İsrail hükümetinin bu kararını kınayan bir açıklama yaptı. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in bu adımını, "Suriye'nin güvenliğini yeniden kazanma çabalarını baltalamak" olarak nitelendirdi ve Golan'ın, Suriye'ye ait Arap toprağı olduğunu vurguladı.
Katar da Binyamin Netanyahu hükümetinin Golan Tepeleri'nde yerleşim yerlerini genişletme kararını kınayarak, İsrail'in söz konusu adımını Suriye topraklarına yönelik yeni bir saldırı olarak değerlendirdi.
Katar Dışişleri Bakanlığı, uluslararası topluma, İsrail'in Suriye topraklarına yönelik saldırılarını durdurması ve uluslararası kararlara uyması için yasal ve ahlaki sorumluluklarını yerine getirme çağrısı yaptı.
Irak Dışişleri Bakanlığı da İsrail'in Golan Tepeleri'nde yerleşim yerlerini genişletme kararını kınadı.
Söz konusu kararın, uluslararası hukukun ve meşruiyet kararlarının açık bir ihlali olduğu kaydedilen açıklamada, Irak'ın, Suriye'nin toprakları üzerindeki tam egemenliğini yeniden kazanma haklarına dair sabit ve destekleyici tutumunu teyit ettiği belirtildi.
İSRAİL'DEN SURİYE'YE BOMBARDIMAN
İsrail'e ait savaş uçakları, Suriye'nin Lazkiye ve Tartus illerinde çok sayıda askeri noktaya hava saldırıları düzenledi.
Uçak gözlemevinden alınan bilgiye göre, İsrail'e ait savaş uçakları, ülkenin batısındaki Lazkiye ve Tartus illerinde çok sayıda askeri noktayı hava saldırılarıyla hedef aldı.
Lazkiye ve Tartus'taki, 32. Hava Savunma Alayı, 107. Askeri Karargah ile Hıreysun, Harab, Mıserhin ve Ballutiyye köylerindeki askeri karargahlara ve mühimmat depolarına saldırılar yapıldı.
Tartus'ta yer alan Hıreysun köyüne düzenlenen saldırıda şiddetli patlamalar meydana geldi. Baas rejiminin çökmesinin ardından İsrail, askeri imkanları yok etmek amacıyla Suriye'de yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
BM SURİYE ÖZEL TEMSİLCİSİ PEDERSEN, HTŞ LİDERİ ŞERA'YLA GÖRÜŞTÜ
irleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ahmed eş-Şera (Ebu Muhammed el-Culani) ile Suriye'deki son gelişmeleri ele aldı.
Suriye'deki geçici hükümet kaynakları tarafından verilen bilgiye göre, Suriye'de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından dün ilk kez Şam'a giden Pedersen, burada HTŞ lideri Şera ile bir araya geldi.
Şera, görüşmede, BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2254 sayılı kararının güncellenmesi ve ülkedeki mevcut gerçekliklere uygun hale getirilmesi gerektiğini belirtti.
Suriyelilerin sorunlarını ele almak için hızlı ve etkili bir işbirliğine ihtiyaç olduğunu kaydeden Şera, Suriye'nin toprak bütünlüğüne, yeniden inşasına ve ekonomik kalkınmanın sağlanmasına odaklanılması gerektiğini vurguladı.
Şera, mültecilerin güvenli bir şekilde Suriye'ye dönüşü için uygun bir ortam sağlanmasını ve bu süreçlere ekonomik ve siyasi destek verilmesini istedi.
Son olarak Şera, bu adımların acele edilmeden, çok dikkatli bir şekilde özenle ve uzman ekiplerin gözetiminde gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti.
BM Güvenlik Konseyi'nde Aralık 2015'te kabul edilen 2254 sayılı karar, muhalefet ve rejim heyetlerinin müzakereleri sonuçlandırmasının ardından geçiş yönetimi kurulmasını öngörüyor. Buna göre, müzakerelerin 6 ay içinde tamamlanıp geçiş yönetimi tesis edilmesi, yeni yönetimin 12 aylık dönemde bir anayasa hazırlayıp ülkeyi adil seçime götürmesi gerekiyor.
TÜRKİYE SEDNAYA İÇİN DEVREDE
Eski rejime karşıt göstericilerin tutulduğu ve işkence gördüğü yer olarak bilinen Sednaya'da, AFAD ekiplerinin gelişmiş arama kurtarma cihazlarıyla detaylı arama tarama faaliyeti gerçekleştireceği belirtilen açıklamada, 80 kişilik ekibin, yarın alana ulaşarak çalışmalara başlayacağı ifade edildi.
BM: DEVLET KURUMLARI ÇÖKMEMELİ
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Ürdün'ün Akabe kentinde Suriye'deki gelişmeleri görüşmek üzere düzenlenen dışişleri bakanları toplantısı kapsamında ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile bir araya geldi.
Pedersen, Suriye'de çok kritik olan durumun, ülkedeki tüm toplulukları bir araya getiren güvenilir ve kapsayıcı siyasi bir sürecin başlamasıyla çözülmesi gerektiğini söyleyerek, “İkinci kritik nokta ise devlet kurumlarının çökmemesini sağlamak ve mümkün olan en kısa sürede buraya insani yardım ulaştırmamız gerektiğidir. Bunu başarabilirsek, muhtemelen Suriye halkı için yeni bir fırsat olur” diye konuştu.
İSRAİL: SURİYE'Yİ YÖNETMEK GİBİ BİR NİYETİMİZ YOK
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Golan Tepeleri'ndeki İsrail birliklerini ziyaret etti. Halevi, burada yaptığı konuşmada Suriye’de yaşanan gelişmelere müdahale etmediklerini belirterek, Suriye’yi yönetmek gibi bir niyetleri olmadığını kaydetti.
İsrail vatandaşlarının güvenliği için Suriye’de profesyonel adımlar attıklarını ifade eden Halevi, “Burada düşman bir ülke vardı ve ordusu çöktü. Terör unsurlarının buraya ulaşma tehdidi var ve biz de bu yüzden ilerledik. Terör unsurları bizimle olan sınırın yakınına yerleşemeyecek” dedi.
SURİYE'DE EĞİTİM ÖĞRETİM BAŞLADI
Suriye'de Esad rejiminin devrilmesinin ardından okullarda ilk eğitim-öğretim dönemi başladı. Çocuklar, önceki rejimin bayrak marşı yerine ilk kez özgürlük şarkıları eşliğinde derslerine girdi.
OKULLARDA ESAD İZLERİ SİLİNİYOR
Şam'da eğitim-öğretim yılının başladığı bin 260 öğrencili Muhammed Bedi El Kesim İlköğretim Okulu'nda camlarda bulunan Beşar Esad'ın fotoğrafları tek tek öğretmenler tarafından çıkarıldı.
İSRAİL GENELKURMAY BAŞKANI HALEVİ: "SURİYE'Yİ YÖNETME NİYETİMİZ YOK"
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Esad rejiminin sona ermesinin ardından Suriye'ye gerçekleştirilen İsrail saldırıları hakkında açıklamalarda bulundu.
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde konuşlu birlikleri ziyaret eden Halevi, burada yaptığı konuşmada Suriye'de yaşanan gelişmelere müdahale etmediklerini savunarak, "Suriye'yi yönetme niyetimiz yok" dedi. İsrail vatandaşlarının güvenliği için Suriye'de "profesyonel ve doğru" adımlar attıklarını iddia eden Halevi, "Burada düşman bir düşman ülke vardı ve ordusu çöktü. Biz de terör unsurlarının buraya gelme riskini engellemek için ilerledik. Radikal terör unsurları bizim sayemizde sınıra yakın bölgelere yerleşemeyecek" ifadelerini kullandı.
İNGİLTERE VE ABD'DEN SURİYE TRAFİĞİ
Lammy, X'ten yaptığı paylaşımda, ABD'li mevkidaşıyla görüşmesinde, daha umutlu, güvenli ve barışçıl Suriye'yi desteklemek üzere ortaklar olarak yürüttükleri çabaları ele aldıklarını belirtti.
Bakan Lammy, "Suriye öncülüğündeki bir geçiş dönemi siyasi sürecini desteklemek için gerekli ilkeler üzerinde mutabakata vardık." ifadesini kullandı.
MİKATİ'DEN SURİYE'DEKİ YENİ YÖNETİME MESAJ
Lübnan'ın geçici Başbakanı Najib Mikati, Roma'ya yaptığı bir gezide İtalya'ya akredite Arap büyükelçilerle bir araya geldi ve ayrıca Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ve Papa Francis ile bölgedeki gelişmeleri görüştü.
Lübnan Ulusal Haber Ajansı'na göre Mikati burada büyükelçilere "Suriye halkının iradesine saygı duymalıyız ve onlara en iyisini diliyoruz" dedi ve ekledi: "Ayrıca, iki ülke arasındaki ilişkilerin karşılıklı saygıya ve iki halkın çıkarlarına dayalı olmasını dört gözle bekliyoruz."
Mikati, gezi sırasında İsrail ile Hizbullah arasındaki ateşkesin devam etmesi gerektiğini vurguladı ve ülkesinde yakında yeni bir Lübnan cumhurbaşkanının seçilmesini umduğunu söyledi.
ABD'Lİ GENERAL: RUSYA İÇİN BÜYÜK BİR ÇEKİLME
CNN ABD yayınına Suriye'den Rusya kargo uçaklarının tahliyesine ilişkin gelen yeni görüntüler üzerine Emekli General Mark Hertling'i canlı yayına bağladı. Hertling gelişmelerle ilgili "Rusya mühimmatlarını ve birliklerini tahliye ediyor gibi görülüyor. Bunu birçok açık kaynak ve uydu görüntülerinden anlıyoruz. Bu Rusya İÇİN büyük bir geri çekilme" ifadelerini kullandı.
Maxar Technologies tarafından 13 Aralık 2024'te yayımlanan bu uydu görüntüsünde, Suriye'nin batısındaki Lazkiye ilindeki Rus Hmeimim Hava Üssü'nde ekipman yüklemeye hazırlanan bir Antonov An-124 ağır nakliye uçağı görüldü.
TÜRKİYE SURİYE'NİN GEÇİŞİNİ YÖNLENDİRMEDE EN GÜÇLÜ EL
ABD'nin önde gelen yayın organlarından Washington Post 'Günün Dünya Analizine' Türkiye'yi taşıdı ve "Esad'ın devrilmesinin ardından Türkiye Suriye'de kazanan olarak ortaya çıkıyor. Türkiye, Suriye'nin siyasi geçişini yönlendirmede en güçlü eli olan dış güç oldu" ifadelerini kullandı.
Analizde "Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Türkiye'nin başkenti Ankara'da Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi. Buluşma, ABD yetkililerinin Suriye'de kilit devlet kurumlarını ve sivilleri koruyan 'kapsayıcı' bir siyasi sürecin geliştirilmesine odaklanmasıyla, Türkiye'nin önümüzdeki haftalarda oynayacağı merkezi rolü yansıtıyordu" ifadeleri yer aldı ve şöyle devam etti:
"Türk yetkililer hız kesmeden ilerliyor. Türkiye, yıllardır kesilen diplomatik ilişkilerin ardından Perşembe günü Şam’daki büyükelçiliğini yeniden açarak geçici bir büyükelçi atadı. Erdoğan'ın iktidar partisinden milletvekilleri, Türk iş insanlarını Halep gibi Suriye şehirlerine keşif turlarına götürdü; buralarda yakın zamanda kazançlı inşaat sözleşmelerinin sunulması bekleniyor. Ankara ayrıca Türkiye’deki 3 milyondan fazla Suriyeli mültecinin, koşullar uygun olduğunda, ülkelerine dönmeleri teşvik ediliyor."
"Perşembe günü, Türkiye'nin istihbarat başkanı İbrahim Kalın, muhalif liderlerle görüşmeler yapmak üzere Şam'da göründü. Haberlere göre, yükselen fraksiyon Hayat Tahrir el-Şam'ın üst düzey bir yetkilisi tarafından arabayla gezdirildi ve kentin ünlü Emevi Camii'nde dua etti. On yıl önce Erdoğan, Esad rejimini ve Suriye halkına yönelik katliamlarını sert bir şekilde eleştirerek, bir gün o caminin avlularında dua edeceğine söz vermişti. Bu hayal yakında gerçeğe dönüşebilir."
DÜNYA BASININDAN TÜRKİYE VE KULİS YORUMLARI
Foreign Policy "Esad Sonrası Suriye Yeni Bir Bölgesel Düzeni Nasıl Başlatabilir" başlıklı yazında "Türkiye, Suriye'nin komşularını ve Körfez ülkelerini siyasi geçişte merkezi bir rol oynamaya davet ederek İslamcı bir yönetimden korkan Arap uluslarını sakinleştirebilir" yorumunu yaptı.
Dergi ayrıca "Beşar Esad'ın ülkeden kaçmasıyla, Suriye'nin iç siyasi düzeni bir gecede değişmekle kalmadı; jeopolitik kimliği de değişti. Suriye artık İran'ın 'direniş ekseni'nin bir parçası değil veya Moskova'nın hem hava hem de deniz üsleri ile derin stratejik ayak izine sahip olduğu Rusya'nın Arap dünyasındaki müttefiki değil" ifadelerini kullandı.
İSRAİL'DEN SURİYE'YE HAVA SALDIRISI
İsrail, başkent Şam'ın stratejik bölgesi olan Kasyun Dağı çevresinde devrik lider Esed'in kardeşi Mahir Esed'in daha önce komuta ettiği 4. tümenin karargahına hava saldırısı düzenledi.
Tel Aviv yönetimi ayrıca, Hama'nın güneybatısındaki Misyaf ilçesindeki "Bilimsel Araştırma Merkezi"ni hedef aldı. Ayrıca Suveyda'danın kuzeyindeki Halhala Askeri Havalimanı da İsrail saldırılarının hedefi oldu.
EMEVİ CAMİİ'NİN ZİNCİRLERİ KIRILDI! İLK CUMAYA YOĞUN İLGİ
Esad rejiminin devrilmesiyle zincirleri kırılan Emevi Camii'nde ilk cuma namazının ardından tekbir sesleri yükseldi. Baas rejimi ve Esad ailesi iktidarının devrilmesinin ardından esaretten kurtulan halk, özgür Suriye'de ilk cuma namazını kıldı. Binlerce kişinin akın ettiği başkent Şam'ın kalbindeki Emevi Camii'nin zincirleri kırıldı. Müslümanlar, dünyanın en büyük ve eski camilerinden biri olan tarihi camide baskı olmadan ibadetlerini yerine getirdi. Devrimin sembolü haline gelen camide saf tutan Suriyeliler, tekbirler getirerek özgürlüğün sevincini yaşadı. Caminin çevresinde toplanan onlarca çocuk ve kadın da yeni Suriye bayraklarıyla zaferi kutladı.
Çocuğuyla birlikte camiye gelen bir Suriye vatandaşı yaptığı açıklamada, "Çok şükür durum çok iyi, herkes çok mutlu inşallah her şey bundan daha iyi olacak. Buraya cuma namazını kılmaya ve halkla sevincimizi paylaşmaya geldik" dedi. Suriyeli bir kadın ise ilk defa özgür Suriye'de dışarı çıktıklarını ifade ederek, eskiden baskı altında yaşadıklarını ve özgürlüğü kutlamak için camiye geldiklerini söyledi.
"Şam Ulu Cami" adıyla da bilinen Şam'ın sembolü Emevi Camii, 714 yılında ibadete açılmıştı. Hadisler ve Şam geleneğine göre, Emevi Camii'nin bir minaresine Hazreti İsa'nın kıyamet günü öncesinde gökten ineceği ve Müslümanları bir araya toplayarak bir diriliş gerçekleştirileceğine inanılıyor.
SMO FIRAT NEHRİ ÜZERİNDEKİ TİŞRİN BARAJI'NI PKK/YPG'DEN KURTARDI
Suriye Milli Ordusunun (SMO) başlattığı Özgürlük Şafağı Operasyonu kapsamında, özellikle doğu kesimde yer alan illerin su ve elektrik kaynağının büyük bölümünü sağlayan Tişrin Barajı'nı, terör örgütü PKK/YPG'nin işgalinden kurtardı. SMO, operasyon kapsamında 2015'ten beri PKK/YPG terör örgütünün işgalindeki Tişrin Barajı'nın kontrolünü sağladı. Münbiç ilçesinin güneyinde yer alan ve Fırat Nehri üzerindeki önemli barajlardan biri olan Tişrin, şu ana kadar ele geçirilen en büyük ve önemli baraj.
Suriye'nin elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 70'i Tişrin, Tabka ve Baas barajlarından karşılanıyor. Fırat Nehri'nin batı yakasındaki Tişrin Barajı, 27 Aralık 2015'te ABD desteğiyle YPG/PKK'nın eline geçmişti. Baraj, terör örgütünün Fırat'ın batısında işgal ettiği ilk nokta olmuştu. ABD, Ocak 2016'da barajda üs kurmuştu.
RUS ASKERİ SURİYE'DEN ÇEKİLİYOR MU?
Rus Hava Kuvvetleri'ne ait bir Kamov Ka-52 Alligator askeri saldırı helikopteri, 12 Aralık 2024'te Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kamışlı Havaalanı'ndaki Rus hava üssünde diğer kamyonlar ve araçlarla birlikte görüntülendi.
AFP görüntüleri "Rus askerleri, Kamışlı'da bir mevziyi tahliyeye hazırlanırken askeri kamyonetlerin yanında duruyor" notuyla servis etti.
KATİL ORDUSU, SURİYE'DE İŞGAL ETTİĞİ TAMPON BÖLGEDE "AYLARCA KALACAK"
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, İsrail ordusuna tampon bölgede yer alan ve 7 Aralık sonrası Hermon Dağı'nda işgal edilen bölgede, kış aylarında kalınması için talimat verdiğini bildirdi.
Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre Katz, İsrail ordusunun, Suriye'de Baas iktidarının devrilmesinin ardından Hermon Dağı'ndaki işgal edilen tampon bölgede kalmaya devam edeceğini belirtti. Katz, bu doğrultuda orduya Hermon Dağı'nda işgal edilen tampon bölgede kış aylarında kalması için gerekli hazırlıkları yapması talimatını verdi.
Daha önce tampon bölgedeki işgalin "geçici" olacağını savunan Katz, "Suriye'de yaşananlar nedeniyle Hermon Dağı'nı ele geçirmemiz büyük bir güvenlik önemi taşıyor ve İsrail ordusunun bölgedeki hazırlıklarının sağlanması, birliklerin zorlu hava koşullarında orada kalabilmesi için her şeyin yapılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Katz, dün Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi ve diğer askeri yetkililerle Suriye'deki durumu değerlendirmek için toplantı yapmıştı.
Hermon Dağı'ndaki işgalin kış aylarında da devam etmesine yönelik karar, bu toplantının ardından geldi.
SMO'NUN YENİ HEDEFİ AYN EL ARAP
Suriye Milli Ordusu (SMO), Suriye'den terör örgütü PKK/YPG'yi temizlemek için operasyonlarını sürdürüyor. Karargahta dinlendikten sonra çatışma bölgesine gitmek için hazırlık yapan SMO askerleri, terör örgütünü Münbiç'ten tamamen temizledikten sonra yeni hedeflerinin Ayn el Arap (Kobani) olduğunu söyledi.
PKK/YPG terör örgütünü Suriye'den tamamen atacaklarını söyleyen Ebu Baha El Şami, "Biz Münbiç'ten çıktıktan sonra Kobani, Rakka, Haseki'ye gideceğiz. Suriye'de PKK'nın ismi kalmayacak. Münbiç'teki herkes biz geldikten sonra çok sevindi. Herkes çok memnun kaldı. Münbiç çok güzel bir yer. Biz hepimiz biriz ve buraları yakıp yıkan PKK ve Esad'dır" diye konuştu.
ŞAM'DAKİ TÜRK BÜYÜKELÇİLİĞİ NE ZAMAN AÇILACAK?
Suriye'nin İdlib'deki "Suriye Kurtuluş Hükümeti"nin devamı niteliğinde olan yeni yönetimi 12 Aralık'ta Şam'da büyükelçiliklerini yeniden açacağını açıklayan ülkelere teşekkür etti. Yönetim büyükelçiliklerini yeniden açma sözü veren ülkeler arasında Türkiye'yi de işaret etti.
Dışişleri Bakanlığı kaynaklarına göre, Türkiye'nin Nuakşot Büyükelçisi Burhan Köroğlu, Şam Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı olarak atandı.
Bu gelişmeler sürerken MİT Başkanı İbrahim Kalın, 12 Aralık'ta Şam'a gitti ve Emevi Camii'nde namaz kıldı.
'ŞARTLAR OLUŞUNCA AÇILACAK'
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan 10 Aralık'ta bir gazetecinin Şam Büyükelçiliği'nin açılıp açılmayacağı sorusuna "Ona bakacağız. Şartların oluşmasını bekleyeceğiz" cevabını verdi.
2012'DE KAPATILMIŞTI
Türkiye, Şam Büyükelçiliği'ni 26 Mart 2012'de başkentte şiddetin artmasıyla güvenlik kaygıları gerekçesiyle kapatılmış, Türkiye'nin son Şam Büyükelçisi Ömer Önhon ve tüm diplomatlar Ankara'ya çağırılmıştı.
ÜRDÜN'DE SURİYE ZİRVESİ
Ürdün, Amman'daki dışişleri bakanlığı Perşembe akşamı yaptığı açıklamada, hafta sonu Batılı ve Arap ülkelerinin dışişleri bakanlarıyla Suriye konusunda bir zirveye ev sahipliği yapacağını duyurdu.
Açıklamada, üst düzey diplomatların Cumartesi günü Ürdün'ün kıyı kenti Akaba'da bir araya gelerek "Suriyeliler tarafından yönetilen" sorunsuz bir geçiş sürecini desteklemenin yollarını görüşecekleri belirtildi.
Zirvede yer alacak üst düzey isimler:
-Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan
-ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken
-Avrupa Birliği dış politika şefi Kaja Kallas
-Birleşmiş Milletler Suriye temsilcisi Geir O. Pedersen
Zirvede diplomatları yer alacak ülkeler:
-Ürdün
-Suudi Arabistan
-Irak
-Lübnan
-Mısır
-Birleşik Arap Emirlikleri
-Bahreyn
-Katar
Zirvenin Suriye devlet kurumlarının "Suriye'nin birliğini, toprak bütünlüğünü, egemenliğini, güvenliğini, istikrarını ve tüm vatandaşlarının haklarını koruyacak" şekilde yeniden yapılandırılmasına odaklanacağı bildirildi.
İSRAİL: ESAD'IN JETLERİNİ VURDUK
İsrail, Esad'ın jetlerini vurdduğunu duyurdu. Açıklamada, "Teröristlerin eline geçmemesi için hava sahalarına imha ettik" ifadeleri kullandı.
BM İSRAİL'İN SURİYE SALDIRILARINDAN ENDİŞELİ
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in İsrail'in Suriye'de farklı bölgelere hava saldırılarından derin endişe duyduğu ve saldırıların sonlandırılmasını istediği bildirildi.
ŞAM'DAKİ SEYYİDE ZEYNEP CAMİSİ'NE ZİYARETÇİ AKINI
Suriye'nin başkenti Şam yakınlarında bulunan Seyyide Zeynep Camisi, ziyaretçilerden büyük ilgi görüyor. Baas rejiminin 8 Aralık'ta devrilmesinin ardından başkent Şam'da hayat normal dönmeye başladı. Rejimi deviren gruplar, güvenliğin ve istikrarın sağlanması için bir dizi tedbirler aldı. Bu kapsamda kamu ve eğitim kurumlarının yanı sıra ibadet yerlerinin korunmasına da önem veriliyor. Şam'daki Seyyide Zeynep Camisi'nin avlusu ve halıları bölge halkı tarafından yıkanarak temizlendi. Rejimin devrilmesiyle ülkenin birçok ilinden Şam'a gelen vatandaşlar camiyi ziyaret ediyor.
"GÜVEN, BARIŞ VE HOŞGÖRÜNÜN ADRESİ"
Camiyi ziyaret eden Ebu Ahmed, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Seyyide Zeynep Camisi'nin korunması ve bölgede silahların toplanması için komiteler kuruldu. Seyyide Zeynep güven, barış ve hoşgörünün adresi." dedi. Bölge sakinlerinden Muhammed de camiye ziyaretin yoğun olduğunu belirterek, "Durumlar iyi. İnsanların camiye geldiğini görüyoruz. Ben de buraya namaz kılmaya ve dua etmeye geldim. İnsanlar camiye 5 vakit namaz için geliyor." diye konuştu.
Başkent yakınlarındaki Seyyide Zeynep Camisi'nin adı, Hz. Muhammed'in torunu Hz. Zeynep'ten gelmektedir. Cami, barış ve birliğin sembolü olarak farklı mezheplerden Müslümanları bir araya getiren ibadet yeri olarak biliniyor.
G7 LİDERLERİNDEN SURİYE MESAJI
G7 ülkeleri, ilgili tüm tarafları, Suriye'nin toprak bütünlüğü ile ulusal birliğini korumaya, bağımsızlığına ve egemenliğine saygı duymaya çağırdı. ABD, Almanya, Fransa, Kanada, İngiltere, İtalya ve Japonya'dan oluşan G7 ülkelerinin liderleri, Suriye'deki gelişmelerle ilgili ortak bir yazılı açıklama yaptı.
G7 Dönem Başkanı İtalya Başbakanlığının paylaştığı açıklamada, "G7 liderleri olarak, Suriye halkına olan bağlılığımızı bir kez daha teyit ediyor ve Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı Kararı'nın ilkeleri doğrultusunda, Suriyelilerin öncülüğünde ve kapsayıcı bir siyasi geçiş sürecine tam desteğimizi sunuyoruz. Tüm tarafları, Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve ulusal birliğini korumaya, bağımsızlığına ve egemenliğine saygı göstermeye çağırıyoruz." ifadeleri yer aldı.
İsrail'in işgali altındaki Golan Tepelerine de değinilen açıklamada, "İsrail ile Suriye arasında Golan Tepeleri'nde gözlem yapan BM Ateşkes Gözlem Gücü'ne (UNDOF) desteğimizi yineliyoruz." ifadesi kullanıldı.
İŞGAL ORDUSU KUNEYTİRE'DE
İsrail işgal güçlerinin Kuneytire iline girdikleri ve kasabalarda halktan silahlarını teslim etmelerini talep ettiği öne sürüldü.
TERÖR ORDUSU HENDEK KAZIYOR
İsrail ordusu, işgal altındaki Golan Tepeleri’nde İsrail sınırına en yakın bölgede Suriye'den gelebilecek herhangi bir saldırı ya da sızmaya karşı barikatlar ve hendekler inşa etmeye devam ediyor.
SİYONİST İSRAİL'İN İŞGALİ UYDUYA YANSIDI
CNN'in Planet Labs'tan elde ettiği uydu görüntülerini analizine göre, Suriye'deki bir hava üssüne düzenlenen hava saldırılarında en az 15 askeri uçak hedef alındı. Saldırıların üssün altyapısını da hedef aldığı görülüyor.
HAVA ÜSLERİNİ VE LİMANLARI VURDULAR
İsrail ordusu son günlerde Suriye'nin askeri varlıklarını yok etmek için yoğun bir çaba içine girerken ülkenin dört bir yanındaki hava üslerini, limanları ve silah stoklarını vurarak bunların muhalif grupların eline geçmesini engellemeye çalışıyor.
Şam'ın 18 mil (30 km) güneyinde yer alan Marj Ruhayyil Hava Üssü, Planet Labs tarafından 3 Aralık'ta toplanan uydu görüntülerinde ve bu yılın başlarında Maxar görüntülerinde görülen Mi-25 “Hind” helikopterlerinden oluşan bir birimi barındırıyor gibi görünüyor.
KATİL BİBİ'DEN İŞGAL EMRİ
İsrail ordusu, İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri'ni Suriye'nin geri kalanından ayıran tampon bölge boyunca birkaç Suriye tankına el koyduğunu duyurdu.
İsrail birlikleri ayrıca tampon bölge içindeki Hermon Dağı bölgesinde Suriye'ye ait bir gözlem noktası tespit ettiklerini ve füzeler, patlayıcılar ve diğer ekipmanlar da dahil olmak üzere bir silah zulası ele geçirdiklerini söyledi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu orduya tampon bölgeyi ve yakınındaki diğer mevzileri ele geçirme emri verdi.
İSRAİL'İN HEDEF ALDIĞI NOKTA GÖRÜNTÜLENDİ
İsrail ordusunun vurduğu Suriye'nin başkenti Şam'da bulunan Mezzeh Askeri Havalimanı görüntülendi. Saldırıda, çok sayıda uçak ve helikopter kullanılamaz hale gelirken, hava savunma sistemleri de imha edildi.
Mezzeh Askeri Havalimanı, Esad rejimi tarafından askeri malzemelerinin dağıtımında önemli bir rol oynayan stratejik tesis olarak biliniyor.
ABD'DEN İŞGALCİ İSRAİL'E DESTEK
Pentagon Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh, günlük basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu.
Suriye'deki gelişmeler üzerine ABD'nin Türkiye'deki mevkidaşlarıyla "harika bir ilişkisi" olduğunu belirten Singh, Suriye'deki durum için "Sahadaki durumun sürekli değişen dinamikleri olduğunu biliyoruz. Türkiye kesinlikle Suriye'nin içinden gelen tehditlerle karşı karşıya ve kendilerini koruma hakkına sahip." dedi.
Singh, ABD'nin Suriye ile ilgili sadece Türkiye ile değil, diğer taraflarla da iletişiminin devam ettiğini belirterek, bölgede gerginliğin ve çatışmaların azaltılması çağrısında bulundu.
ABD'nin Suriye'de sadece DEAŞ'e karşı mücadele için bulunduğunu iddia eden ve bu konuda Suriye'de SDG adını kullanan PKK/YPG terör örgütü grupları ile temasının devam ettiğini söyleyen Singh, Türkiye ile bu terör örgütleri arasındaki çatışmaların artması halinde ABD'nin olası tutumu konusundaki soruları ise geçiştirdi.
Singh, Suriye'deki rejim değişikliğinin "büyük bir fırsat ve aynı zamanda büyük bir risk" oluşturduğunu belirterek, ABD'nin bölgedeki duruşunda, askerlerini korumak ve DEAŞ'a karşı mücadele dışında hiçbir değişiklik olmadığını öne sürdü.
Ayrıca İsrail'in tehditlerle başa çıkmak için Suriye'de operasyonlar başlattığını ve meşru güvenlik kaygıları olduğunu ifade etti.