CANLI | Katil İsrail'den 'Son sığınak' Refah'a saldırı! Biden'dan İsrail'e Refah uyarısı: Silah göndermeyeceğiz
7 Ekim tarihinden itibaren Gazze'yi abluka altına alan katil İsrail binlerce sivili katletti. Terör ordusu son olarak 'Son sığınak' Refah'a kara saldırısı düzenleyerek soykırım yapmaya başladı. Gece saatlerinde İsrail'in Gazze ve Refah'a savaş uçakları ve topçu ateşiyle düzenlediği saldırılar sonucu çok sayıda Filistinlinin öldüğü ve yaralandığı bildirildi. Öte yandan ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'in Refah'a geniş çaplı bir saldırıyla girmesi durumunda bu ülkeye silah göndermeyi durduracağını söyledi. İşte bölgeden son dakika detaylar...
İsrail ordusu, Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Gazze'nin Mısır'a açılan sınır kapısının Filistin tarafını işgal ettiğini duyurdu.
Terör ordusundan yapılan açıklamada, 162'nci Tümen ve 401'inci Zırhlı Tugay'ın Refah'ın doğusundaki ordu birliklerine destek verdiği saldırılarda, Gazze'nin Mısır'a açılan Refah Sınır Kapısı'nda kontrolün ele geçirildiği belirtildi.
REFAH'A SIKIŞAN 1,5 MİLYON FİLİSTİNLİ İÇİN ENDİŞELİ BEKLEYİŞ
İsrail ordusunun doğusunda kara saldırı başlattığı Refah'ta çoğu yerinden edilmiş kişilerden oluşan 1,5 milyon Filistinli, bu saldırıların daha da genişletilmesi ihtimali ve gidecek yerlerinin olmaması nedeniyle endişe içinde bekliyor.
İşte bölgede yaşananlar:
İSRAİL'İN REFAH KENTİNE SALDIRISINDA 3 FİLİSTİNLİ ÖLDÜ
Sağlık kaynakları, Refah kentinin güneyindeki Brezilya Mahallesi'nin hedef alındığı hava saldırısında ölen 3 kişinin Özel Kuveyt Hastanesi'ne getirildiğini bildirdi.
Görgü tanıkları, savaş uçaklarının İbni Teymiye Camisi yakınındaki bir grup vatandaşı hedef aldığını, saldırıda 3 kişinin hayatını kaybettiğini, camide de hasar oluştuğunu aktardı.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bin 944'ü çocuk, 9 bin 849'u kadın olmak üzere 34 bin 844 Filistinli öldürüldü, 78 bin 404 kişi yaralandı.
İsrail ordusu, 6 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, zorla yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı Refah'ın doğusundaki bazı mahallelerin boşaltılmasını istemiş, 7 Mayıs sabahı da Gazze'nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır ile olan sınır kapısının Gazze tarafını ele geçirdiğini duyurmuştu.
GAZZE'DE CAN KAYBI 34 BİN 904'E ÇIKTI
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 34 bin 904'e yükseldi.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne 216 gündür sürdürdüğü saldırılara ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, İsrail ordusunun son 24 saatte Gazze'nin çeşitli yerlerine düzenlediği saldırılarda 4 katliam gerçekleştirdiği, saldırılarda 60 Filistinlinin daha hayatını kaybettiği, 110 Filistinlinin yaralandığı belirtildi.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının 34 bin 904'e çıktığı aktarılan açıklamada, yaralı sayısının 78 bin 514'e yükseldiği kaydedildi.
Açıklamada ayrıca hala enkaz altında ve yol kenarlarında ölülerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı vurgulandı.
80 BİN KİŞİ REFAH'TAN AYRILDI
BM: İsrail'in 6 Mayıs'ta saldırılarını yoğunlaştırması sonrasında 80 bin kişi (Gazze Şeridi’ndeki) Refah'tan ayrıldı
BIDEN'IN KARARINA "NAZİLERLE ANLAŞMA" BENZETMESİ
İsrail'in aşırı sağcı Kültürel Miras Bakanı Amichay Eliyahu, ABD Başkanı Joe Biden'ın Refah'a geniş çaplı bir saldırıyla girmesi durumunda İsrail'e silah göndermeyi durduracağı yönündeki açıklamasını, İkinci Dünya Savaşı öncesinde İngiltere'nin Nazilerle yaptığı anlaşmaya benzetti.
Eliyahu, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Biden'ın Refah'a kapsamlı bir saldırı durumunda ABD'nin İsrail'e silah sevkiyatını durduracağı yönündeki sözlerine tepki gösterdi.
İkinci Dünya Savaşı öncesi İngiltere ile Nazi Almanya'sı arasında 1938 yılında imzalanan Münih Paktı'nı hatırlatan Eliyahu, Biden'ı Nazilerle anlaşma yapan İngiltere Başbakanı Neville Chamberlain'e benzetti.
Eliyahu, "Biden, Winston Churchill gibi olabilir, ama Chamberlain olmayı tercih ediyor. Onursuzluğu tercih ediyor, bunun sonucunda onu hem onursuzluk hem savaş bulacak." ifadelerini kullandı.
ABD Başkanı Biden, İsrail'in Refah'a geniş çaplı bir saldırıyla girmesi durumunda bu ülkeye silah göndermeyi durduracağını açıklamıştı.
Biden, "Eğer Refah'a girerlerse, henüz (kapsamlı bir saldırıyla) girmediler, eğer girerlerse o zaman Refah'ta ve diğer şehirlerde kullanılan silahları göndermeyeceğimi açıkça belirttim." ifadelerini kullanmıştı.
İsrail ordusu, 6 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, zorla yerinden edilmiş 1.5 milyon Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentinin doğusundaki bazı mahallelerin boşaltılmasını istemiş, Gazze'nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır ile olan sınır kapısının Gazze tarafını ele geçirdiğini duyurmuştu.
ABD: GAZZE'YE GİREN İNSANİ YARDIM MİKTARI KABUL EDİLEMEZ SEVİYELERDE
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Gazze Şeridi'ne giren insani yardım miktarının "kabul edilemez" olduğunu söyledi.
Miller, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevapladı.
Sözcü Miller, Gazze'ye giren insani yardım miktarının "kabul edilemez" seviyelerde olduğunu belirterek, ülkesinin yardımları artırması için İsrail'e baskı yaptığını kaydetti.
Refah Sınır Kapısı'nın yakıt girişi için kritik önem taşıdığını ifade eden Miller, "(İsrail'e) Sınır kapısını bir an önce açmaları gerektiğini açıkça ifade ettik." dedi.
Miller ayrıca İsrail'e, insani yardım çalışanlarının gidip gelmesinin ve insani yardımların ulaştırılmasının daha fazla engellenmemesi çağrısında bulundu.
İsrail, dün, 7 Ekim 2023'ten bu yana saldırı altında tuttuğu Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bulunan Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'nın insani yardım girişi için tekrar açıldığını duyurmuştu.
Öte yandan, Mısır ile Gazze arasındaki Refah Sınır Kapısı'nın Medya Direktörü Vail Ebu Muhsin, AA'ya yaptığı açıklamada, İsrail askeri araçlarının bölgeye ulaşması ile eş zamanlı Refah Sınır Kapısı'nda insani yardım geçişlerinin tamamen durdurulduğunu söylemişti.
İSRAİL ORDUSU, LÜBNAN SINIRINDA BİR ASKERİNİN ÖLDÜĞÜNÜ DUYURDU
İsrail ordusu, Lübnan sınırında bir askerinin öldüğünü bildirdi.
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, ülkenin kuzeyinde yürütülen operasyonda görev yapan Çavuş Haim Sabach'ın (20) hayatını kaybettiği belirtildi.
Açıklamada askerin ölümüne ilişkin detay verilmedi.
The Times of Israel'in haberinde dün, Hizbullah'ın Lübnan'ın güneyinden İsrail'in kuzey bölgelerine yönelik farklı silahlarla gerçekleştirdiği saldırılarda 8 Ekim 2023'ten bu yana ölen toplam İsrail askeri sayının 13'e yükseldiği ifade edilmişti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim 2023'ten beri devam eden çatışmalarda 288 Hizbullah mensubu, 60 Lübnanlı sivil, 18 Emel Hareketi, 13 Hamas, 12 İslami Cihad mensubu ölmüştü.
BİR ARACA HAVA SALDIRISI DÜZENLENDİ
İsrail ordusunun Lübnan'ın güneyinde seyir halinde bir araca düzenlediği hava saldırısında 4 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.
Lübnan resmi ajansı NNA'nın geçtiği habere göre, İsrail savaş uçakları Lübnan'ın güneyindeki Bafliye beldesi yolu üzerinde seyir halinde olan bir aracı hedef aldı.
Lübnan Sivil Savunma Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, hedef alınan aracın tamamen yandığı ve araçta bulunan 4 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.
Açıklamada, ölen kişilerin naaşlarının Sur kentindeki bir hastaneye kaldırıldığı ifade edildi.
KONGRE'YE SUNULACAK RAPOR GECİKECEK
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İsrail'in, ABD yasalarını ve uluslararası yasaları ihlal edip etmediğine ilişkin hazırlanan raporun gecikeceğini söyledi.
Miller, Dışişleri Bakanlığı'nda gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail'in ABD yasaları ve uluslararası yasaları ihlal ettiği iddiaları üzerine hazırlanan rapora ilişkin, "Rapor bugün iletilmeyecek. Rapora nihai halini vermek için çalışmaya devam ediyoruz." dedi.
Rapordaki her şeyin doğruluğundan emin olunduğunu kaydeden Miller, ancak raporun iletilmesinde kısa bir gecikme yaşanacağını dile getirdi.
Sözcü Miller, raporu çok yakın bir gelecekte, ilerleyen günlerde iletmeyi umduklarını belirtti.
Bazı üst düzey Dışişleri yetkililerinin, Bakan Antony Blinken'a, İsrail'in uluslararası hukuku ihlal ediyor olabileceğini ve ABD silahlarının kullanımına ilişkin Dışişleri Bakanlığına sunduğu güvencelerin "inandırıcı ya da güvenilir olmadığını" ilettiği belirtiliyor.
Başkan Joe Biden tarafından imzalanan 8 Şubat tarihli Ulusal Güvenlik Memorandumu NSM-20'ye göre, ABD'den askeri yardım alan ülkelerin, Washington'a, silahların uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası insancıl hukuka uygun kullanılacağına dair "inandırıcı ve güvenilir yazılı güvenceler" vermesi gerekiyor.
İnsan hakları grupları, İsrail'in geçen ay Dışişleri Bakanlığına sunduğu yazılı güvencenin inandırıcı olmadığını belirterek, ABD'yi, bu ülkeye silah transferini askıya almaya çağırmıştı.
Dışişleri Bakanlığının, İsrail'in verdiği güvenceleri inandırıcı bulup bulmadığına dair rapor hazırlaması ve 8 Mayıs'a kadar Kongre'ye göndermesi gerekiyordu.
BATI ŞERİA'DA BİRÇOK KENTE BASKIN DÜZENLENDİ
İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'da birçok kente düzenlediği baskınlarda bir Filistinliyi yaraladı, çok sayıda kişiyi gözaltına aldı.
Görgü tanıklarının AA muhabirine verdiği bilgiye göre, İsrail askerleri Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin yakınlarında bulunan Kubatiye ve eş-Şuheda beldelerine baskın düzenleyerek Filistinlilerin evlerine zorla girdi ve arama yaptı.
Baskına tepki gösteren Filistinliler ile İsrail askerleri arasında arbede çıktığı, en az 3 Filistinlinin gözaltına alındığı belirtildi.
İsrail askerlerinin gerçek mermi kullandığı baskında, karnından yaralanan bir Filistinlinin Cenin Devlet Hastanesine kaldırıldığı aktarıldı.
Kalkilya kentine de çok sayıda askeri araçla giren İsrail güçleri, Kefr Seba Mahallesine baskın düzenledi ve Filistinlilerin evlerine zorla girerek arama yaptı.
Görgü tanıkları, Kefr Seba'da evlerin çatılarına keskin nişancılar konuşlandıran İsrail ordusunun mahalledeki bir Filistinliyi hedef aldığını belirtti.
Eriha, Ramallah ve el Halil kentlerinde de birçok mahalleye baskın düzenleyen İsrail güçlerinin çok sayıda Filistinliyi gözaltına aldığı kaydedildi.
İSRAİL ORDUSU ÇOK SAYIDA FİLİSTİNLİYİ ÖLDÜRDÜ
İsrail ordusunun, evleri, yolları ve boş arazileri hedef alan ve çok sayıda Filistinlinin hayatını kaybetmesine yol açan yoğun hava saldırıları eşliğinde Gazze kentinin güneyindeki Tel el-Heva, ez-Zeytun ve es-Sabra mahallelerine kara saldırısı düzenlediği bildirildi.
Görgü tanıkları,yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun, Gazze kentindeki Tel el-Heva, ez-Zeytun ve es-Sabra mahallelerine kara saldırısı düzenlediğini söyledi.
Tanıklar, İsrail ordusunun kara saldırısıyla eş zamanlı olarak evleri, yolları ve boş arazileri hedef alan yoğun hava saldırıları nedeniyle çok sayıda Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve birçok kişinin de yaralandığını belirtti.
Hedef alınan evlerin "Davud", "Yasin", "Ebu Hivar" ve "Nasır" ailelerine ait olduğunu anlatan görgü tanıkları, İsrail ordusuna ait helikopterler ve tankların Zeytun Mahallesi'ndeki çeşitli bölgelere yoğun şekilde ateş açtığını aktardı.
Görgü tanıkları, İsrail ordusunun Zeytun'daki 8. Cadde ile Musallabe bölgesine baskın yaptığını, bazı birliklerin de Tel el-Heva Mahallesi'ne yöneldiğini ifade etti.
Tanıklar, İsrail ordusunun saldırıları nedeniyle Tel el-Heva ve Zeytun mahallelerinden yüzlerce Filistinlinin Gazze kentinin kuzeyine doğru yerinden edildiğine dikkati çekti.
DOKTORLAR KISITLI İMKANLARLA YARALILARI AMELİYAT ETMEYE ÇALIŞIYOR
Filistinli doktorlar, mevcut sınırlı imkanlara rağmen İsrail saldırılarında yaralananları, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya bölgesinde bulunan El-Avde Hastanesinde ameliyat ediyor.
AA, İsrail’in Gazze Şeridi’nde sekizinci ayına giren saldırılarının gölgesinde, zor koşullar, tıbbi imkansızlıklar, malzeme ve sağlık personeli eksikliğine rağmen, yaralı Filistinlileri ameliyat eden El-Avde Hastanesinin ameliyathanelerindeki doktorları görüntüledi.
Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail'in ablukası ve saldırılarının devam etmesi nedeniyle Gazze Şeridi’ndeki hastanelerde ciddi tıbbi malzeme ve ilaç sıkıntısı yaşanıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) İşgal Altındaki Filistin Topraklarındaki İnsani İşler Koordinatörü Andrea de Domenico, 7 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, yakıt tedariki tekrar sağlanmazsa günler içinde temel sektörlerin durma noktasına geleceğine işaret etmişti.
De Domenico, 6 Mayıs’tan sonra Gazze'nin güneyine yönelik gıda dağıtımının kesildiğine dikkati çekerek, "İnsani yardım ortakları, durumun devam etmesi halinde bu hafta sonuna kadar gıda stoklarının biteceğini belirtiyor." bilgisini paylaşmıştı.
OCHA yetkilisi, Mevcut durumun sadece Gazze'nin kuzeyi değil, güneyinde de kıtlık riskini artırdığını belirtmişti.
- Doktorların yüzde 90'ı yerinden edildi
El-Avde Hastanesi Yetkilisi Muhammed Salha AA muhabirine yaptığı açıklamada, “İsrail'in Gazze Şeridi'nde devam eden savaşı nedeniyle Kuzey Gazze Şeridi'ndeki hastaneler tıbbi personel ve tıbbi malzeme eksikliği çekiyor.” dedi.
Salha, İsrail saldırılarının artmasıyla yaralı sayısının da arttığına dikkati çekerek, bunun hastanelerin cerrahi operasyon yapma kabiliyetini büyük ölçüde sınırladığını vurguladı.
Devam eden İsrail saldırıları gölgesinde doktorların yüzde 90'a yakınının Gazze Şeridi'nin güneyine sığınmak zorunda kaldığını belirten Salha, bu durumun ihtiyaç duyulan sağlık personelinin çok ciddi bir şekilde eksikliğine yol açtığını ifade etti.
Salha, uluslararası kuruluşlara ve Dünya Sağlık Örgütüne “acil ihtiyaç nedeniyle doktorları kuzeydeki hastanelere çekme” çağrısında bulundu.
Filistin Merkezi İstatistik Bürosunun (PCBS) 28 Nisan 2024 tarihli verilerine göre, Gazze Şeridi'nde altyapı büyük hasar gördü. Yapıların yüzde 50'sinden fazlası yıkıldı. Gazze Şeridi'ndeki 360 bin yapı kısmen zarar gördü veya tamamen yıkıldı.
Gazze Şeridi'ndeki 25 bin binanın ağır hasar gördüğü veya tamamen yıkıldığı, 305 okulun veya üniversitenin tahrip edildiği, 100'ünün de tamamen yıkıldığı ifade edildi.
Sağlık kurumlarının ciddi hasar aldığını gösteren verilere göre, 32 hastane servis dışı kaldı. 25 hastane füze saldırıları nedeniyle hasar gördü ve 649 sağlık tesisi etkilendi.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bin 944'ü çocuk, 9 bin 849'u kadın olmak üzere 34 bin 844 Filistinli öldürüldü, 78 bin 404 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
BIDEN'DAN İSRAİL'E REFAH UYARISI
ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'in Refah'a geniş çaplı bir saldırıyla girmesi durumunda bu ülkeye silah göndermeyi durduracağını söyledi.
ABD Başkanı Biden, CNN kanalına verdiği röportajda hem Gazze'deki duruma hem de İsrail'in Refah'a kapsamlı bir kara saldırısı başlatması durumunda ABD'nin tavrına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Biden, yönetiminin geçen hafta yaklaşık 900 kiloluk bombaların İsrail'e sevkiyatını durdurmasına ilişkin, "Gazze'deki siviller bu bombaların sonucunda ve (İsrail'in) sivil yerleşim merkezlerine girdiği diğer şekillerde öldürüldü." yorumunu yaparak Amerikan üretimi bombaların Gazze'de Filistinli sivillerin öldürülmesinde kullanıldığını kabul etmiş oldu.
Daha önce de birçok kez İsrail'in Refah'a yönelik kapsamlı bir kara saldırısına girişmemesi konusunda uyarıda bulunduklarını hatırlatan Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile son görüşmesinde de bu konuyu açıkça dile getirdiğini kaydetti.
ABD Başkanı Biden, "Eğer Refah'a girerlerse, henüz (kapsamlı bir saldırıyla) girmediler, eğer girerlerse o zaman Refah'ta ve diğer şehirlerde kullanılan silahları göndermeyeceğimi açıkça belirttim." diye konuştu.
İsrail'in güvenliğini sağlama taahhütlerine halen bağlı olduklarının altını çizen Biden, bununla birlikte İsrail'in sivil yerleşim bölgelerinde kullandığı bazı silahları, bombaları ve top mermilerini göndermeyi durduracaklarını vurguladı.
"İSRAİL ANLAŞMAYA VARMA KONUSUNDA CİDDİ DEĞİL"
Hamas Hareketi Siyasi Büro Üyesi İzzet er-Rişk, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "müzakerelerden kaçınmak için bahaneler yaratmaya" çalıştığını belirterek, Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması konusundan ciddi olmadığını kaydetti.
Rişk'in konuya ilişkin açıklaması, Hamas'ın Telegram platformundaki hesabında yayımlandı.
Hamaslı yetkili açıklamasında, “İsrail anlaşmaya varma konusunda ciddi değil. Müzakereleri, Refah kentini ve sınır kapısını (Refah Sınır Kapısı) işgal etmek için bir kılıf olarak kullanıyor.” ifadesini kullandı.
İsrail Başbakanı Netanyahu'yu “müzakerelerden kaçınmak için bahaneler yaratmaya” çalışmakla suçlayan Rişk, Netanyahu’nun da Hamas ile arabulucuları suçladığını aktardı.
Rişk, Hamas’ın arabuluculara tekliflerini kabul etme noktasında ortaya koyduğu tutuma bağlı olduğunu bildirdi.
ATEŞKESTE SOMUT İLERLEME
İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi’nde ateşkes sağlanması amacıyla Mısır'ın başkenti Kahire’de yürütülen görüşmelerde tartışmalı noktalarda somut ilerleme kaydedildiği bildirildi.
Konuya ilişkin haber Mısır’ın Al-Qahera News televizyon kanalında yer aldı.
Adı açıklanmayan üst düzey Mısırlı bir kaynağa dayandırılan haberde, arabulucu ülkelerle ve Hamas arasında arabulucuların yürütülen ateşkes müzakerelerindeki tartışmalı noktalarda "somut ilerleme" kaydedildiği belirtildi.
Devam eden müzakerelere Katar, ABD ve Hamas heyetlerinin katıldığı ifade edilen haberde, İsrail heyetinin ise müzakerelerde olduğuna dair bilgi verilmedi.
Mısırlı kaynağın "Bazı tartışmalı noktalar üzerinde dikkate değer bir fikir birliğinin olduğu bir ortamın" varlığına işaret ettiği aktarıldı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bugün, Tel Aviv ile Hamas arasında esir takası müzakerelerinde rol alan ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns ile bir araya gelmişti.
KATAR EMİRİ KANADA BAŞBAKANI İLE GAZZE'DEKİ DURUMLA İLGİLİ GELİŞMELERİ GÖRÜŞTÜ
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile Kanada Başbakanı Justin Trudeau, İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi'ndeki gelişmeleri ele aldı.
Katan haber ajansı QNA'nın haberine göre, iki lider telefonda görüştü.
Al Sani ve Trudeau, iki ülke arasındaki dostane ilişkiler ve işbirliğini geliştirmenin yollarını görüşmenin yanı sıra ortak öneme sahip uluslararası konuları ve ortak çıkarları ilgilendiren gelişmeleri değerlendirdi.
Katar Emiri ve Kanada Başbakanı görüşmede, Gazze Şeridi ve işgal altındaki Filistin topraklarındaki durum ve gelişmeleri de ele aldı.
ABD KONGRE ÜYELERİNDEN, POLİS BASKININA UĞRAYAN ÖĞRENCİLERE DESTEK
Filistin'e destek için kurulan çadır kampı polis baskınına uğrayan George Washington Üniversitesi (GWU) öğrenci temsilcilerini kabul eden ABD Kongre üyeleri Rashida Tlaib ve Cori Bush, öğrencilerin ifade özgürlüğü hakkının İsrail eleştirilerini susturmak adına gasbedildiğini vurguladı.
ABD Temsilciler Meclisi'nin Filistin asıllı üyesi Rashida Tlaib ile diğer Demokrat üye Cori Bush, Kongre binası önünde GWU öğrenci temsilcileriyle basın toplantısı düzenledi ve polisin gece düzenlediği baskına tepki gösterdi.
Öğrencilerin barışçıl şekilde ifade özgürlüğü hakkını kullanırken Washington polisi tarafından gece 3.30'da dağıtılmalarını "vahşi" olarak tanımlayan Tlaib, "Bu durum, İsrail hükümetinin Filistinlilere yönelik soykırımına üniversitelerin suç ortaklığı yapmasını protesto etmek isteyen öğrencilerin Anayasal ifade özgürlüğü haklarını bastırma girişimidir." dedi.
AMERİKALI GENÇLERİN FİLİSTİN'E DESTEĞİ SONA ERMEYECEK
Polisin kampüslerdeki çadır kamplarını kaldırmasıyla Amerikalı gençlerin Filistin'e desteğinin sona ermeyeceğini vurgulayan Tlaib, "İsrail'e yönelik eleştirileri bastırmak adına" ifade özgürlüğü hakkının gasbedildiğini dile getirdi.
Washington polisinin öğrencilere biber gazı sıktığını, çadırları zor kullanarak kaldırdığını ve öğrencilere şiddet uyguladığını anlatan Tlaib, Kongre üyelerine bu konuda duyarlı olmaları konusunda çağrıda bulundu.
Tlaib ayrıca Gazze'de son yaşanan saldırılara atıf yaparak, İsrail'in Refah'a yönelik kapsamlı bir kara saldırısına hazırlandığını ve ABD yönetiminin ve uluslararası kamuoyunun bu konuda harekete geçmesi gerektiğini söyledi.
GWU öğrencilerine destek veren Kongre üyesi Bush da Amerikan halkının memnuniyetsizliğini dile getirmeye her zaman hakkı olduğunu ve demokrasinin bu rahatsızlıkları da doğal kabul ettiğini söyledi.
Bush, "GWU'daki Gazze ile dayanışma çadır kampı gecenin bir yarısında sizler uyurken saldırıya uğradı. Bunlar, Gazze'de devam eden soykırımı durdurmayı reddedenlerin (öğrencileri) tutuklayıp şiddet uygulayabileceklerini düşünmeleri sebebiyle oldu. Bu kişiler sizin gözünüzü korkutabileceklerini ve barış için yükselen sesleri bastırabileceklerini düşünüyorlar." şekline konuştu.
ABD tarihinden de örnekler veren Bush, Amerikan sivil haklarının kazanılma sürecinde bu gibi öğrenci protestolarının önemli yer tuttuğuna da dikkat çekti.
ÖĞRENCİLER POLİSİN ŞİDDETİNİ ANLATTI
Gece yarısı GWU kampüsündeki çadır kampına baskın yapan polisin şiddetine maruz kalan öğrencilerden Moataz, neler yaşadığını anlattı.
Polisin müdahalesi sonucu sol elinde ciddi yaralanma olduğunu ve yoğun şekilde biber gazına maruz kaldığını aktaran Moataz, hastanede tedavi gördükten sonra eli sarılı şekilde çıktığını ve halen gazın etkisini hissettiğini belirtti.
Bir diğer öğrenci temsilcisi Kali ise günlerdir barışçıl şekilde kurdukları çadırlarda gösterilerini yaptıklarını ve polisin baskınına kadar hiçbir şiddet olayına mahal vermediklerini vurguladı.
Gösterilerine çok sayıda Yahudi öğrencinin de destek verdiğini ve bu arkadaşlarıyla Şabat Günü'nü kutladıklarını, öte yandan Müslüman öğrencilerin de cemaatle namazlarını kıldıklarını hatırlatan Kali, üniversite yönetiminin kendileriyle hiç görüşmediğini ve barışçıl gösteri ortamlarını görmediğini ifade etti.
Bir diğer öğrenci temsilcisi Miriam da GWU'daki öğrenci gösterilerine her kesimden öğrencinin katıldığını ve gösteriler sırasında hiçbir taşkınlık yaşanmadığını belirtti.
Polislerin çadır kampını "vahşice" dağıttığını kaydeden Miriam, şiddete maruz kalan bazı öğrencilerin hastanelerin acil servislerine kaldırıldığını ve öğrencilere ait tüm malzemelerin kullanılamaz hale getirildiğini anlattı.
ABD, İSRAİL'DEN REFAH SINIR KAPISININ ACİLEN AÇMASINI İSTEDİ
ABD'nin, İsrail'den Refah Sınır Kapısı'nı acilen açılmasını istediği bildirildi.
İsrail devlet televizyonu KAN'da yer alan habere göre, üst düzey ABD'li yetkililer İsrail'e, Gazze'ye insani yardımların ulaştırılması için Refah Sınır Kapısı'nın acilen açılması gerektiğini söyledi.
Güvenlik teşkilatında, İsrail ordusunun bölgeden ayrılmasından sonra sınır kapısını kimin kontrol edeceğiyle ilgili yoğun görüşmeler başladığı ifade edildi.
İnsani yardımların geçişi için sınır kapısının ne zaman açılacağının henüz belirlenmediği ifade edilen haberde, İsrail'in ABD'ye, sınırın kim tarafından yönetileceği belirlendikten sonra açılacağını ilettiği aktarıldı.
ABD'nin, Refah Sınır Kapısı'ndan kimin sorumlu olacağı konusunda İsrail'in henüz net bir açıklama yapmadığını söylediği aktarılan haberde, ismi açıklanmayan İsrailli güvenlik yetkililerinin, Tel Aviv yönetiminin hiçbir şekilde Hamas'ın burayı yeniden yönetmesine izin vermeyeceğini söylediği belirtildi.
Yetkililerin konuyla ilgili birçok seçeneği masaya yatırdığı, bunlar arasında İsrail'in geçici olarak sınır kapısını denetlemesi ya da Hamas'la bağlantısı olmayan Filistinli bir tarafça denetlenmesi gibi seçenekler olduğu kaydedildi.
Haberde ayrıca Tel Aviv'in bölgedeki diğer ülkeler veya özel şirketler gibi farklı taraflar aracılığıyla sınır kapısında denetimi sağlamasının da masada olduğu ifade edildi.
Savaş sonrası Refah Sınır Kapısı'nı kimin yöneteceği meselesinin, çok önemli bir konu olduğu ve bunun yarın Mini Bakanlar Kurulu toplantısında masaya yatırılacağı belirtildi.