Pekin kozunu oynadı! Maden savaşları başladı: ABD savunması Çin'in elinde rehin

Çin, ABD’nin cep telefonlarından savaş uçaklarına kadar pek çok ürünün üretiminde kritik öneme sahip bazı ağır nadir toprak metallerinin ve mıknatıslarının ihracatını durdurdu. Pekin ile Washington arasında süregelen ticaret savaşı bu hamleyle daha da tırmanırken, Amerikan sanayisi büyük bir çıkmaza girdi.
3 Nisan itibarıyla Çin, yalnızca kendi topraklarında işlenen yedi farklı ağır nadir toprak metalinin ve bu metallerle üretilen mıknatısların ihracatını resmen askıya aldı. Dünya genelindeki ağır nadir toprak mıknatıslarının yaklaşık %90'ı da Çin'de üretiliyor.
Yasak her ülkeyi kapsasa da, disprosiyum ve itriyum gibi elementler ABD sanayisi için hayati önem taşıyor. Özellikle teknoloji, elektrikli araçlar, havacılık ve savunma sektörleri bu elementlere büyük ölçüde bağımlı. Başkan Donald Trump döneminde stratejik madenler ve enerji tedarik zinciri geliştirme konusunda en yetkili isim olan Drew Horn, ABD merkezli The New Yrok Post gazetesine verdiği demeçte uyarıda bulundu.
New York Post gazetesi ekran görüntüsü
OTOMOBİL SEKTÖRÜ, CEP TELEFONLARI, SAVUNMA SANAYİ
"Bu nadir toprak elementleri her şeyin içinde var," diyen Horn, özellikle elektrikli araçlar, otomobil sektörü, cep telefonları, savunma sanayii ve uzay teknolojilerinde bu metallerin önemine dikkat çekti.
WASHINGTON'A KARŞI BÜYÜK KOZ: HER ŞEYE HÜKMEDEN TEKEL
Horn, Çin'in bu konuda adeta "her şeye hükmeden bir tekel" yarattığını vurguladı. Pekin, yalnızca ABD'li şirketlerin Çin'de ürün satarken karşılaştığı yüksek tarifelerle yetinmeyip, ihracat gücünü de Washington'a karşı koz olarak kullanmaya başlamış gibi görünüyor.
Horn, "Çinliler bu hamleyi uzun süredir tehdit olarak dile getiriyordu, çünkü gerçekten de dünyayı — dolayısıyla bizi — bu metallerden tamamen mahrum bırakabilecek bir güce sahipler. Şimdi ise bu tehdidi gerçeğe dönüştürdüler." dedi.
Horn'un danışmanlık şirketi GreenMet Advisory, ABD'nin maden sektörünü genişletmeyi hedefleyen projeler üzerinde çalışıyor.
16 Temmuz 2011'de Çin'in İç Moğolistan bölgesindeki Bayan Obo madeninde nadir toprak mineralleri içeren bir maden makinesi görülüyor. (REUTERS)
ÇİN DAHA ÖNCE DE BU KOZU KULLANMIŞTI
New York Post'un aktardığına göre Çin, bu kozu daha önce de kullanmıştı. Trump'ın ilk başkanlık döneminde, 2019 yılında, ABD-Çin arasındaki ticaret gerilimi tırmanırken, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ülkenin Ganzhou kentindeki bir mıknatıs fabrikasını kamuoyuna açık bir şekilde ziyaret ederek bu konuda sinyal vermişti.
Benzer bir durum 2010 yılında da yaşanmıştı. Çin, Japonya ile yaşadığı bir sınır anlaşmazlığı sırasında ağır nadir toprak elementlerinin ihracatını askıya almıştı.
ABD ÇİN BAĞIMLILIĞINI AZALTMAYA MI ÇALIŞIYOR?
Foundation for Defense of Democracies adlı düşünce kuruluşunun Çin uzmanı Craig Singleton, "Pekin bu nadir toprak kartını daha önce de oynadı, hatta fazla oynadı. Ancak bu kez ABD daha az panik, daha çok kararlılık gösteriyor." yorumunu yaptı. Singleton'a göre Washington, Çin'in bu hamlesini, ülke içinde üretimi hızlandırmak ve dost ülkelerden tedarik sağlamak için bir gerekçe olarak görüyor. Böylece Çin'in bu alandaki etkisi azaltılmaya çalışılıyor.
6 Nisan 2025 Pazar günü Çin'in doğusundaki Shandong eyaletindeki Kingdao'daki terminalden bir konteyner gemisi kalkıyor. (AP)
ABD GRÖNLAND'I İSTİYOR ÇÜNKÜ...
Trump, başkanlığa ikinci kez seçilmeden önce bile ABD'nin Çin'e olan bu bağımlılığını azaltma konusuna büyük önem veriyordu. Trump yönetiminin Ukrayna ile bir maden anlaşması yapmaya ve kaynak açısından zengin Grönland'la ortaklık ya da satın alma planları geliştirmeye çalıştığı da bu endişenin bir sonucu olarak gösteriliyor.
TESİS KURMAK YILLARI ALABİLİR
Ancak uzmanlara göre, ABD saf nadir toprak elementlerini ele geçirse bile, bunları işlemek için gerekli tesisleri kurması yıllar sürebilir. Horn, "Aslında işlem basamağı, teknolojik olarak çok zor olmasa da en büyük sorun burada çünkü Çin bu sürecin tamamına sahip ya da kontrol ediyor." dedi ve şöyle devam etti:
"Yani siz bu metalleri çıkarsanız bile, yine de Çin'e göndermek zorunda kalıyorsunuz."
