Pentagon resmen açıkladı! "ABD Suriye'de saldırı düzenledi"

Pentagon sözcüsü Pat Ryder, Salı günü gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD ordusunun bölgedeki güçlerine yönelik "açık ve yakın bir tehdit" oluşturan roketatarlar ve bir tank da dahil olmak üzere silah sistemlerini vurduğunu söyledi .

ABD saldırısı, savaştan zarar görmüş ülkede şiddetin tırmanmasıyla birlikte geldi . Geçtiğimiz hafta, silahlı muhalif gruplar, Suriye'nin kuzeybatısında Devlet Başkanı Beşşar Esad liderliğindeki hükümet güçlerine karşı şiddetli bir saldırı gerçekleştirerek, ülkenin uzun süredir devam eden iç savaşında yeni bir aşamaya öncülük etti.

Saldırı, ABD'nin nasıl karşılık vereceği ve Suriye'deki önemli askeri varlığı göz önüne alındığında çatışmaya dahil olup olmayacağı konusunda soruları gündeme getirdi.

Ryder Salı günü yaptığı açıklamada, saldırının Suriye'nin doğusundaki ABD üssü Fırat Askeri Destek Üssü'nün "yakınına" düşen bir roket fırlatılmasına yanıt olarak gerçekleştiğini söyledi.

Silahları kimin kullandığının henüz belli olmadığını ancak bölgede İran destekli gruplar ve Suriye hükümet güçlerinin bulunduğu biliniyor.

Pentagon sözcüsü, eylemin "diğer grupların kuzeybatı Suriye'deki daha geniş kapsamlı faaliyetleriyle bağlantılı olmadığını" vurguladı.

Ancak Salı günü Şam, ABD'yi, Fırat Nehri'nin doğusunda, Deyr ez-Zor kenti yakınlarındaki hükümet kontrolündeki köylere doğru ilerlemeye çalışan Kürtlerin çoğunlukta olduğu Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) hava desteği sağlamakla suçladı.

SDG, yıllardır IŞİD'le mücadele amacıyla ABD'den destek alıyor.

Suriye devlet televizyonu Alikhbaria televizyonu Salı günü yaptığı açıklamada, SDG ile hükümet güçleri arasında Tabiyet Cezire köyü yakınlarında çatışmalar yaşandığını, " bölgedeki cephe hatlarını hedef alan ABD işgal uçaklarının müdahalesiyle " çatışmaların yaşandığını bildirdi.

SDG, daha önce Fırat'ın doğusunda yedi köyün kontrolünü ele geçirdiğini, "büyük IŞİD terörist hücrelerinin yakın hareketiyle ilgili ciddi tehdit" nedeniyle iddia etmişti.

SDG'ye bağlı Deyr ez Zor Askeri Konseyi yaptığı açıklamada, "Güçlerimizin bu köylere konuşlandırılması, IŞİD'in ülkenin batısındaki olaylardan yararlanma riskinin artması üzerine yerel halkın acil çağrı ve çağrılarına yanıt niteliğindedir" dedi.

Ancak Suriye hükümeti köylerin hala kendi kontrolü altında olduğunu söylüyor.

Daha batıda ise hükümet birlikleri , son dört yıldır büyük ölçüde durağanlaşan savaşın cephe hatlarında büyük değişimler yaşanırken, merkezi Hama şehrine doğru ilerlemeye çalışan isyancılarla mücadele ediyor .

Geçtiğimiz hafta İdlib vilayetinin kuzeybatısındaki bölgelerde yoğunlaşan Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) öncülüğündeki muhalif gruplar, Halep'in kontrolünü ele geçirerek güneye, Hama'ya doğru ilerledi.

Ülkede 2020'den bu yana nispeten sakin bir dönem yaşanıyordu; hükümet, muhalif gruplar ve SDG büyük ölçüde resmi olmayan topraklarında kalıyordu .

Ancak muhalefet, Cumhurbaşkanı Esad'ın başlıca askeri destekçileri olan Rusya, İran ve Lübnan Hizbullahı'nın başka yerlerdeki kendi çatışmalarına odaklandığı bir zamanda harekete geçmiş gibi görünüyor .

Esad'ı "acımasız diktatör" olarak niteleyen ABD, isyancıların saldırılarında herhangi bir rolü olduğunu reddederken, Washington'un HTŞ'yi "terörist" bir grup olarak gördüğünü vurguladı.

HTŞ , savaşın başlarında El Kaide'nin Suriye kolu olarak faaliyet gösteren El Nusra Cephesi'nin bir tekrarıdır .

Pentagon'a göre Washington'ın Suriye'de 900 askeri bulunuyor ve çatışmanın başlıca taraflarından biri olan SDG ile derin bir ittifakı var.

Salı günü Pentagon'dan Ryder, SDG'nin Deyr ez-Zor bölgesindeki operasyonlarına ilişkin soruları yanıtlamayı reddetti. "Bizim odak noktamız IŞİD'e karşı SDG ile çalışmak oldu ve bu olmaya devam ediyor" dedi

Pat Ryder şöyle konuştu: Bu sabah, ABD Merkez Komutanlığı güçleri, Suriye'deki Fırat Askeri Destek Sahası civarında, üç kamyona monteli çoklu roketatar, bir T-64 tankı ve ABD ve koalisyon güçleri için açık ve yakın bir tehdit oluşturan havan topları da dahil olmak üzere birkaç silah sistemini başarıyla imha etti.

Öz savunma saldırısı, mobil çoklu roketatarların MSS Euphrates yakınlarına düşen roketleri ateşlemesinin ve havan toplarının ABD güçlerine ateşlenmesinin ardından gerçekleşti. Bu silahları kimin kullandığını hâlâ değerlendiriyoruz ancak geçmişte MSS Euphrates'e saldırılar düzenleyen bölgede İran destekli milis grupları olduğunu biliyoruz.

Bölgede faaliyet gösteren Suriye askeri güçleri de var. Açık olmak gerekirse, bu öz savunma eylemleri ABD personeline yönelik yakın tehditleri başarıyla ortadan kaldırdı ve diğer grupların kuzeybatı Suriye'deki daha geniş faaliyetleriyle bağlantılı değildi. Dün kameralar dışında basın toplantısında vurguladığım ayrı bir olayda, 29 Kasım'da ABD Merkez Komutanlığı, MSS Euphrates'te ABD ve koalisyon güçlerine tehdit oluşturan A-10 savaş uçaklarını kullanarak düşman bir hedefi başarıyla etkisiz hale getirdi. Bireylerin bir roket rayı hazırladığı görüldü.

Öz savunma eylemleri aynı şekilde MSS Euphrates'teki personelimize yönelik tehditleri de ortadan kaldırdı. Ve yine, hiçbir şekilde Halep ve çevresinde veya kuzeybatı Suriye'de devam eden operasyonlarla ilgili değildi. ABD ve koalisyon güçleri ISIS'in kalıcı yenilgisine odaklanmaya devam ederken, ABD'nin Suriye'deki misyonunun değişmediğinin altını çizmeme izin verin. Ancak, Suriye'ye konuşlandırılmış güçlerimiz de dahil olmak üzere bölgede konuşlandırılmış personelimizi ve varlıklarımızı savunmak ve korumak için tamamen hazırız.

TÜRKİYE VURGUSU: TEMAS HALİNDEYİZ
Bir gazeteci, "Kuzey Suriye'deki son gelişmelerle ilgili olarak Türk mevkidaşlarınızla bir temasınız oldu mu?" sorusunu sordu.

Ryder, "Kuzeybatı Suriye'de olup biteni izlerken açık iletişim hatlarımız olduğundan emin olmak için Türkiye de dahil olmak üzere bölge genelindeki ortaklarla temas halindeyiz. Elbette, herkesin durumsal farkındalığa sahip olduğundan emin olmak istiyoruz, özellikle de ISIS'i yenme misyonunu yürüten güçlerimiz için geçerli olduğu gibi." ifadelerini kullandı.

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı, "Suriye'de DEAŞ ile mücadelemizde yanımızda yer alan güçlerimizi savunmaya devam edeceğiz." ifadelerine yer verdi.