Nasrallah suikastinde İsrail'le iş birliği iddiası: İsmail Kaani sorgu altında
Katil İsrail'in Hizbullah'ın eski genel sekreterini Dahiye'de bir suikast sonucu öldürmesinin ardından İran soruşturma başlatmıştı. İran Devrim Muhafızları'nın Kudüs lideri İsmail Kaani'nin, İran'ın güvenlik ihlallerini soruşturması kapsamında gözaltına alındığı iddia edildi.
- Dünya
- Giriş Tarihi: 11.10.2024 | 14:17
- Güncelleme Tarihi: 11.10.2024 | 15:57
İslam Devrim Muhafızları Kudüs Gücü lideri İsmail Kaani, İsrail'in 27 Eylül'de Beyrut'ta düzenlediği büyük hava saldırısında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ı öldürmesinden bu yana kamuoyu önüne çıkmadı.
İnternet ve medyada, işgalci İsrail'in Beyrut'un güney semtlerine yönelik sürekli bombardımanında Kaani'nin yaralandığı ya da öldürüldüğü yönünde spekülasyonlar artarken yetkililerden Kaani ve ekibine ilişkin açıklama geldi.
İSMAİL KAANİ ÖLDÜRÜLMEDİ
İran Devrim Muhafızları Ordusu'ndan bir kaynak ve üst düzey Iraklı yetkililer, Middle East Eye'a (MEE) yaptığı açıklamada, Kudüs Gücü liderinin, Şura Konseyi toplantısında Nasrallah'ın halefi olan ve öldürüldüğü tahmin edilen Haşim Safiyüddin'in yanında olmadığını yaralanmadığını açıkladı.
Nasrallah'ın suikastinden bu yana İran Devrim Muhafızları Ordusu, İsrail'in Lübnan hareketinin en üst düzey liderliğine nasıl sızabildiğini ve Nasrallah'ın nerede ve ne zaman bulunabileceğini nasıl tespit edebildiğini araştırmak için soruşturma başlattı.
KAANİ SORUŞTURMANIN KİLİT İSMİ
ahran, Beyrut ve Bağdat'tan aralarında üst düzey Şii isimlerin ve Hizbullah ile Devrim Muhafızları'na yakın kaynakların da bulunduğu 10 kaynak, MEE'ye, İran'ın en kıdemli generallerinden biri olan Kaani ve ekibinin soruşturmanın kilit isimleri olduğunu belirtti.
İran'a yakın silahlı bir grubun komutanı MEE'ye yaptığı açıklamada, "İsraillilerin İslam Devrim Muhafızları Ordusu'na, özellikle de Lübnan sahasında çalışanlara sızdığına dair ciddi şüpheler var, bu nedenle şu anda herkes soruşturma altında. Şu anda hiçbir şey kesin değil. Soruşturmalar hala devam ediyor ve tüm olasılıklar açık" dedi.
İran Nasrallah suikasti kapsamında Hizbullah lideriyle birlikte öldürülen Kudüs Gücü komutanı Tuğgeneral Abbas Nilforuşan'ın son hareketlerini de inceledi.
"İHLAL YÜZDE 100 İRAN'A AİT"
Hizbullah'a yakın iki kaynak ve olaylara aşina olan Iraklı kaynaklar MEE'ye Nasrallah'ın öldürülmesinden bir gece önce Beyrut'un güney banliyölerinin dışında olduğunu, ancak Nilforuşan ve partinin birkaç lideriyle her zamanki operasyon odalarında görüşmek üzere bölgeye döndüğünü söyledi. Kaynaklara göre, o akşam Tahran'dan Beyrut'a uçan Nilforuşhan, doğrudan uçaktan Haret Hreik yerleşim bölgesinin altındaki operasyon odasına götürüldü. Nasrallah'tan önce oraya vardı.
Kaynaklar, toplantıyı hedef alan saldırının Nasrallah'ın odaya girmesinden kısa bir süre sonra gerçekleştiğini söyledi. Hizbullah'a yakın bir kaynak MEE'ye verdiği demeçte, "İhlal yüzde 100 İran'a ait ve bu kısımla ilgili hiçbir soru işareti yok" dedi.
KAANİ EV HAPSİNDE Mİ?
Hizbullah'a yakın kaynaklar, Kaani'nin Lübnan'da olduğunu ve suikast gününde Safiyüddin'in daveti üzerine Şura Konseyi toplantısına katılmasının beklendiğini kaydetti. Ancak Kaani özür diledi ve toplantının başlamasından kısa bir süre önce toplantıya katılamayacağını bildirdi. Hizbullah'a yakın bir kaynak, "İsrail, Nasrallah'ı hedef alan baskından daha şiddetli bir saldırıyla bu toplantının yapıldığı yeri hedef aldı" dedi.
Kaani'nin şu anda nerede olduğu bilinmezken sekiz kaynak Tahran'da olduğunu, bir diğeri hala Beyrut'ta olduğunu açıkladı.
Lübnan ve Irak kaynakları, Kaani'nin 'ev hapsinde' olduğunu belirterek, şu anda İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in doğrudan gözetimi altındaki kişiler tarafından sorgulandığını söyledi.
"HENİYYE SUİKASTI İHLALİ DESTEKLİYOR"
İran destekli silahlı bir grubun komutanı, Hamas'ın siyasi lideri İsmail Haniye'nin Temmuz ayında Tahran'da öldürülmesinin, İsrail'in İran güvenlik güçlerine fena halde nüfuz ettiği yönündeki şüpheleri artırdığını kaydetti.
Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın yemin törenine katılmasının ardından başkent Tahran'da, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun güvenlik önlemleri altındaki bir konukevinde İsrail'in suikastı sonucu hayatını kaybetmişti.