Bangladeş'te hükümet düştü! Göstericiler Başbakan Hasina'nın konutunu bastı! Askeri helikopterle kaçmak zorunda kaldı | Türkiye'den açıklama
Kontenjan sisteminin iktidardaki Avami Birliği Partisinin destekçilerine fayda sağladığı iddiaları sonrasında Bangladeş'te sokaklar karıştı. Çıkan olaylarda çok sayıda kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi yaralandı. Göstericiler hükümetin istifasını isterken, Başbakan Şeyh Hasina'nın kaldığı resmi konut basıldı. Olayların büyümesi sonrasında Hasina'nın askeri helikopterle resmi konutundan ayrılarak görevinden istifa etti. Bangladeş ordusu, ülkede geçici hükümet kurulacağını açıkladı. Dışileri Bakanlığı, Bangladeş'teki gösterilerde yaşanan can kayıplarından derin üzüntü duyulduğunu belirterek "Kurulacağı ilan edilen geçici hükümetin, ülkeyi Anayasa'ya uygun biçimde seçime götürmesini ve yapılacak seçimlerin kardeş Bangladeş'in demokrasisine, huzuruna ve istikrarına katkıda bulunmasını temenni ediyoruz." denildi.
Bangladeş'te Bağımsızlık Savaşı'na katılanların ailelerine kamuda ayrılan kontenjan oranına tepki olarak başlayan gösteriler, hükümet karşıtı protestolara dönüşürken son üç haftada yüzlerce kişi hayatını kaybetti veya yaralandı, yaklaşık 10 bin kişi gözaltına alındı.
147 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
Kamuda kontenjan kararının, Başbakan Şeyh Hasina liderliğindeki Avami Birliği Partisinin destekçilerine fayda sağladığını savunan bir grup öğrencinin 15 Temmuz'da başlattığı gösterilerde resmi rakamlara göre 147 kişi hayatını kaybetti. Yerel basın ise bu gösterilerde en az 200 kişinin yaşamını yitirdiğini yazdı.
HÜKÜMETİ İSTİFAYA ÇAĞIRIYORLAR
Hükümet, sokağa çıkma yasakları ve resmi tatillerle gösterileri kontrol altına almaya çalışıyor ancak kontenjana karşı çıkan protestocular, bu kez de hükümetin istifasını talep ediyor.
PROTESTOLARIN FİTİLİNİ ATEŞLEYEN UYGULAMA
Bangladeş'te kamuda işe giriş pozisyonlarının yüzde 56'sı belirli demografik gruplar ve sınıflar için ayrılırken bunun yüzde 30'u, 1971'deki Bağımsızlık Savaşı'na katılanların ailelerini kapsıyordu. Protestolar nedeniyle bu kontenjanlar 2018'de kaldırıldı.
Yüksek Mahkemenin haziranda kontenjan sisteminin yeniden uygulanması yönünde karar alması, protestoların temmuzda yeniden başlamasının çıkış noktası oldu.
Dakka Üniversitesi öğrencileri, 15 Temmuz'da kontenjan kararında reforma gidilmesi için pankart ve bayraklarla gösteri düzenlemeye başladı.
Üniversitedeki gösterilerde arbede çıkması ve polisin müdahalesi sonucu 6 kişi yaşamını yitirdi, 250 öğrenci yaralandı. Bunun üzerine ülkedeki tüm üniversiteler süresiz kapatıldı ancak öğrenciler, bu karara rağmen okulları terk etmeyi reddetti.
İLK GÜN 30 KİŞİ ÖLDÜ
Protestocu öğrenciler, liyakate dayalı sistem talebiyle gösterilerini sürdürürken 18 Temmuz'da ülke genelinde "hayatı durdurma eylemi" başlattı.
Temmuz ortasında gösterilerde ölü sayısı 45'e, yaralı sayısı 2 bine yükselirken muhalefete ve vatandaşlara destek çağrısı yapıldı.
Bu arada aynı gün ülke genelinde internet hizmeti engellendi, metro ve tren seferleri süresiz askıya alındı. Göstericiler, devlet yayın kuruluşu BTV'nin binasını ateşe verdi.
Hükümet, 19 Temmuz'da sokağa çıkma yasağı ilan ederek durumu kontrol altına alması için orduya talimat verdi. Sokağa çıkma yasağının ilk gününde en az 30 kişi hayatını kaybetti.
Şiddet olayları sürerken iktidardaki Avami Birliği Partisi, kontenjanın yüzde 30'dan 20'ye düşürülmesini teklif etti.
KONTENJAN KOTALARINI İNDİRİLDİ
Bangladeş Yüksek Mahkemesi, 21 Temmuz'da gösterilerin fitilini ateşleyen kararında değişikliğe gitti.
Mahkeme, Bağımsızlık Savaşı'na katılanların ailelerine kamuda kontenjan oranını yüzde 30'dan yüzde 5'e çekti, toplam kontenjanın yüzde 2'sinin etnik azınlık ve engelli bireylere, yüzde 93'ünün ise liyakate dayalı şekilde tahsis edilmesini kararlaştırdı.
Bangladeş Başbakanı Hasina, 23 Temmuz'da protestolarda yaşanan şiddet olaylarına ana muhalefetteki Bangladeş Milliyetçi Partisi (BNP) ile Bangladeş Cemaat-i İslami Partisinin neden olduğunu savundu.
Bangladeş hükümeti, 24 Temmuz'da mahkemenin kararına uyacağını açıkladı ancak bu da tansiyonun düşmesini engelleyemedi. Askerlerin kontrolü altında sokağa çıkma yasağı kısmen uygulanmaya devam etti.
MUHALEFET HÜKÜMETİ KEYFİ TUTUKLAMA YAPMAKLA SUÇLADI
Başbakan Hasina, 27 Temmuz'da protestocuların ateşe verdiği devlet televizyonu BTV'yi ziyaret ederek göstericiler hakkında kullandığı, 1971'deki Bağımsızlık Savaşı sırasında Pakistan güçleri için savaşan ve "hain" olarak nitelendirilen kişilere gönderme yapan ve ülkede aşağılayıcı karşılığa sahip "gönüllüler (razakars)" yorumunu geri almaya çalıştı.
Hasina, yine muhalefet partilerini "ülkenin kalkınmasına zarar vermek ve ülkenin yurt dışındaki imajını zedelemek için saldırılar düzenlemekle" suçladı.
BNP Genel Sekreteri Mirza Fahrul İslam Alemgir ise "öğrencilerin haklı hareketini bastırmak" için orduyu devreye sokmanın asla kabul edilemez olduğunu söyledi.
Alemgir, "Hükümet, terörist faaliyetlerini ve başarısızlıklarını gizlemek için BNP dahil olmak üzere muhalefet partilerinin liderlerini ve aktivistlerini keyfi olarak tutukluyor." dedi.
GÖSTERİLERDE 147 KİŞİ ÖLDÜ
Protestoların başlamasından sonra hükümet, bilançoya dair ilk açıklamayı 28 Temmuz'da yaptı. Bangladeş İçişleri Bakanı Asaduzzaman Khan Kamal, "kamuda kontenjan" protestolarında 147 kişinin yaşamını yitirdiğini doğruladı.
Kamal'ın açıklamasının ardından ülkede internet hizmetleri yeniden erişime açıldı. Organizatörler de kontenjan oranlarının indirilmesi kararına cevaben gösterilere son verdiklerini açıkladı. Taleplerinin hükümet tarafından karşılandığını belirten protestocular, yaşanan şiddet olaylarını kınadı.
Basında yer alan haberlerde ülkede son üç haftada gösterilerde yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği veya yaralandığı, yaklaşık 10 bin kişinin gözaltına alındığı bildirildi.
CEMAAT-İ İSLAMİ PARTİSİ YASAKLANDI
Protestoların sona ermesinden bir gün sonra, 29 Temmuz'da Avami Birliği Partisi önderliğindeki 14 partiden oluşan grup, kamuda kontenjan protestolarında "vandalizm ve kargaşa ile ülkeyi istikrarsızlaştırmakla" suçladıkları Cemaat-i İslami Partisi ve partinin öğrenci kolunu yasaklama kararı aldı. Parti ve öğrenci kanadı Chhatra Shibir, 1 Ağustos'ta resmen yasaklandı.
PROTESTOLAR YENİDEN BAŞLADI
Bangladeş'te yaklaşık 2 bin kişi, 2 Ağustos'ta bu kez de protestolarda ölenler için başkent Dakka'nın çeşitli noktalarında toplandı. Göstericiler, Hasina hükümetini protesto ederek gösterilerde yaşamını yitirenler için adalet istedi. Göstericilere müdahale üzerine çıkan arbedede bir polis öldü, 100'den fazla kişi yaralandı.
İNTERNETE ERİŞİM KESİLDİ
Başkent Dakka'da internete erişim engellenirken yerel basında yer alan haberlere göre, sokağa çıkma yasağının ne zaman kaldırılacağı ile bilinmiyor. Bangladeş Telekomünikasyon Düzenleme Komisyonu (BTRC) yetkilisi, Dakka bölgesinde 4G internet hizmetinin durdurulduğunu ancak geniş bant hizmetlerinin devam edeceğini söyledi.
PROTESTOCULAR TEK SES: HÜKÜMET İSTİFA
Bangladeş'in çeşitli bölgelerinde protestocular, 4 Ağustos'ta yine sokaklara inerek hükümetin istifasını istedi.
Gösterilerde "vergi ödememe ve işe gitmeme" gibi yöntemlerle sivil itaatsizlik çağrısı yapıldı, bazı kamu binalarına saldıran protestocular araçları da ateşe verdi. 4 Ağustos'taki gösterilerde Avami Birliği destekçileri ile protestocular arasında yaşanan şiddet olaylarında 93 kişi hayatını kaybetti.
İçişleri Bakanlığı, başkent Dakka ve bazı bölgelerde "aksi belirtilmediği takdirde süresiz sokağa çıkma yasağı", hükümet de 3 günlük resmi tatil ilan etti.
Hasina, protesto adı altında şiddete başvuranları "terörist" olarak nitelendirdi.
BAŞBAKAN ÜLKEDEN AYRILDI!
Bangladeş'teki hükümet karşıtı göstericilerin Başbakan Şeyh Hasina'nın resmi konutunu bastığı bildirilirken, ordu komutanı, siyasi parti liderleriyle toplantı yapıyor.
Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina'nın askeri helikopterle resmi konutundan ayrılarak güvenli bir yere geçtiği bildirildi. Bangladeş ordusu, Başbakan Şeyh Hasina'nın hükümet karşıtı gösteriler üzerine resmi konutundan ayrılmasının ardından ülkede geçiş hükümeti kurulacağını duyurdu.
YENİ HÜKÜMET KURULACAK
Bangladeş Ordu Komutanı General Waker-Uz-Zaman, Başbakan Şeyh Hasina Vecid'in resmi konutundan ayrılmasının ardından basına açıklama yaptı.
Yerel basına göre, ülkede geçiş hükümeti kurulacağını duyuran Waker-Uz-Zaman, gösterilerin ve şiddet olaylarının durulması halinde "sıkıyönetime gerek kalmayacağını" belirtti.
Waker-Uz-Zaman, ülkedeki şiddet olaylarında göstericilerin hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturma yürütmeyi taahhüt ederek, "Tüm siyasi partilerle verimli bir görüşme gerçekleştirdikten sonra geçiş hükümeti kurmaya karar verdik. Durumu çözüme kavuşturmak için şimdi Bangladeş Cumhurbaşkanı Muhammed Şahabuddin ile görüşeceğiz." diye konuştu.
General Waker-Uz-Zaman, Dakka Üniversitesi Hukuk Bölümü'nden Profesör Asif Nazrul'u, öğrencilerden protestolara son vermesini talep eden açıklama yayımlamaya çağırdı.
Waker-Uz-Zaman, Hasina'nın istifa ettiğini duyururken Bangladeş Başbakanı ise konuya ilişkin henüz açıklama yapmadı.
ŞEYH HASİNA'NIN KONUTUNDAN EŞYALAR ÇIKARILDI
Başkentteki protestolar sürerken Başbakan Şeyh Hasina'nın resmi konutunu basan göstericilerin içerideki eşyaları dışarı çıkardıkları görüldü. Medyada yer verilen görsellerde göstericilerin resmi konuttan Başbakan'ın sandalye ve koltuk gibi eşyalarını çıkartmaları dikkati çekti.
Yerel basında yer alan haberlere göre hükümet karşıtı protestocular, iktidardaki Avami Birliği Partisinin başkent Dakka'daki binasını ateşe verdi. Bu arada Hint basınında konutundan ayrılan Hasina'nın kız kardeşi Şeyh Rehana ile askeri helikopterle Hindistan'a indiği yönünde haberler yer aldı.
Hindistan Başbakanı Narenda Modi hükümetinin de Bangladeş sınırında "yüksek alarm" durumu ilan ettiği duyuruldu. Bangladeş'te ordunun açıklamasının ardından başkent Dakka'da göstericilerin "coşkulu kutlamalar" yaptığı kaydedildi.
TÜRKİYE'DEN AÇIKLAMA
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Bangladeş'de son haftalarda yaşanan gelişmeleri yakından takip etmekteyiz. Gösterilerde yaşanan can kayıplarından derin üzüntü duyuyoruz. Kurulacağı ilan edilen geçici hükümetin, ülkeyi Anayasa'ya uygun biçimde seçime götürmesini ve yapılacak seçimlerin kardeş Bangladeş'in demokrasisine, huzuruna ve İstikrarına katkıda bulunmasını temenni ediyoruz." denildi.