İsviçre’de Başkan Erdoğan’ı ve Türk bayrağını hedef alan alçak provokasyon! İsviçre Büyükelçisi Dışişleri Bakanlığına çağrıldı

İsviçre'nin Zürih kentinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı ve Türk bayrağını hedef alan alçak provokasyonlar düzenlendi. Başkan Erdoğan'a benzettikleri kuklayı ve Türk bayrağını yakan terör örgütü PKK yandaşları, İngilizce "Kill Erdoğan" (Erdoğan'ı öldürün) pankartı açtı. İsviçre polisi, kalleş eylemin bilgileri dışında gerçekleştiğini ve izinsiz olduğunu savundu. İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi Jean Daniel Ruch, Zürih'te Başkan Erdoğan'ı hedef alan eylemler nedeniyle Dışişleri'ne çağrıldı.

"Zürih Devrimci Grev Kolektifi" adlı grup tarafından Zürih'teki UBS bankası önünde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a benzetilen kukla ve Türk bayrağı yakıldı.

ALÇAK PANKART!

İsviçre genelinde binlerce kişinin düzenlediği "Feminist Grevi"ne sızan grup, bankanın önündeki provokasyonlardan önce "Kill Erdogan (Erdoğan'ı öldürün)" yazılı pankart da açtı.

Pankartı ve kuklayı Instagram hesabından da paylaşan grup, Twitter'dan kuklanın yanma anını gösteren video yayımladı.

Edinilen bilgiye göre, İsviçre polisi, eylemin bilgileri dışında gerçekleştiğini ve izinsiz olduğunu savundu.

Türkiye'nin Bern Büyükelçiliği ve Zürih Başkonsolosluğunun provokasyona ilişkin İsviçre federal makamları nezdinde girişimleri devam ediyor.

İSVİÇRE'DE "ERDOĞAN'I ÖLDÜRÜN" PANKARTI AÇANLARA BERAAT KARARI VERİLMİŞTİ

İsviçre'nin başkenti Bern'de Federal Parlamento binası önündeki Parlamento Meydanı'nda 25 Mart 2017'de düzenlenen "Hayır" mitinginde, siyah fon üzerine hazırlanmış pankartta, başına silah doğrultulmuş Erdoğan'ın fotoğrafı ve "Erdoğan'ı öldürün" yazısı, altında da "Kendi silahlarıyla" ifadesi yer almıştı.

Pankartı açan sanıklar hakkında dava açılmıştı. 18 Ocak 2022'de başlayan davada, hakim 4 sanık hakkında 9 Mart'ta beraat kararı vermişti.

Ağustos 2022'de Bern Başsavcılığı Sözcüsü, Bern Bölge Mahkemesinde görülen davada, 4 sanık hakkında martta alınan beraat kararına itiraz edilerek Yargıtaya temyiz başvurusu yapıldığını açıklamıştı.

İSVİÇRE BÜYÜKELÇİSİ DIŞİŞLERİ'NE ÇAĞRILDI

İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi Ruch, Zürih'te Başkan Erdoğan'ı hedef alan provokatif gösterinin ardından Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı.

Diplomatik kaynaklar, Zürih'te Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan maket yakma ve pankart açma hadisesinin gerçekleşmesi üzerine İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi Jean Daniel Ruch'u, Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçisi Mehmet Kemal Bozay tarafından Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldığı bilgisini paylaştı.

Görüşmede, Büyükelçi Ruch'a Başkan Erdoğan'ı hedef alan bu provokatif eylemin hiçbir şekilde kabul edilemez olduğu vurgulandı. Bu tür provokatif eylemlere müsaade edilmemesi gerektiğinin altı çizildi, ayrıca olaya ilişkin soruşturmanın başlatılarak, faillerin tespit edilmesi ve gerekli işlemlerin süratle yapılması talep edildi.

ÖMER ÇELİK'TEN TEPKİ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "İsviçre'de terör örgütü PKK yandaşları tarafından Türk bayrağını ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan çirkin saldırıyı lanetliyoruz." ifadesini kullandı.

Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"İsviçre'de terör örgütü PKK yandaşları tarafından Türk bayrağını ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan çirkin saldırıyı lanetliyoruz. İsviçre makamlarının bu alçak eyleme göz yummasını şiddetle kınıyoruz. İsviçre makamlarını terörle ve nefret suçlarıyla mücadele konusunda kararlı olmaya davet ediyoruz."

"YARGI ÖNÜNDE HESAP VERMELERİ SAĞLANMALI"

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İsviçre'nin Zürih kentinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve Türk bayrağına yönelik provokasyonu kınadı.

Bakan Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti:

"İsviçre'de Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'a ve şanlı bayrağımıza yönelik provokasyonu şiddetle kınıyorum. Terör örgütü PKK yandaşlarının bu eylemine izin veren İsviçre makamlarını hukuka uygun hareket etmeye davet ediyorum. İsviçre'den beklentimiz bu eyleme katılanların ve destek verenlerin yargı önünde hesap vermesinin sağlanmasıdır."