Nüans Partisi Genel Başkanı Mikail Yüksel A Haber'de PKK'nın İsveç'te para topladığını söylemişti! İsveç basınına göre PKK'nın SEB bankasında aktif hesabı var
Terör örgütü PKK militanlarını besleyen, FETÖ'cüleri ise söz vermesine rağmen Türkiye'ye iade etmeyen İsveç'in destekleri devam ediyor. İsveç'in en büyük bankalarından SEB'de terör örgütü PKK/YPG'nin aktif hesabının olduğu öne sürüldü. A Haber canlı yayınında çarpıcı açıklamalarda bulunan Nüans Partisi Genel Başkanı Mikail Yüksel de örgütün para toplamaya devam ettiğini vurgulamıştı.
Haberde, terör örgütü PKK/YPG'yi simgeleyen bez parçalarının parayla satıldığı ve buradan elde edilen kazancın SEB'deki hesaba yatırıldığı belirtildi. Biriken paraların ise terör örgütü PKK/YPG'ye aktarıldığı kaydedildi.
SEB Bankası Basın Sözcüsü Niklas Magnusson, terör örgütü PKK/YPG'nin para toplayan internet sitesine 5 Ocak'ta yaptığı açıklamada, "bankanın mevzuata uyduğunu ve suç teşkil eden illegal ticarete karşı olduğunu" belirtmişti.
Friatider gazetesi, buna rağmen terör örgütünün söz konusu bankadaki hesabı ve cep telefonuyla para toplama numarasının hala aktif olduğunu bildirdi.
Öte yandan gazete, SEB'in "teröre finans sağlama ve kara para aklama" gerekçesiyle birçok alternatif medyanın hesabını askıya aldığına işaret ederek, bankanın terör örgütü PKK/YPG'nin hesabını kapatmamasını ikiyüzlülük olarak niteledi.
TUTULMAYAN SÖZLER TOPLANTIDA KONUŞULACAK
İsveç'te terör yandaşlarının Stockholm şehir merkezinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan eylemlerine Türkiye sert tepki gösterdi. İsveç ve Finlandiya'nın Madrid'de imzaladıkları muhtıra maddelerini yerine getirmediğinin somut göstergesi olan eylem sonrası, İsveç ve Finlandiya'nın adım atmak için Türkiye'deki seçimleri beklediği değerlendirmesi yapılıyor.
Öte yandan İsveç yönetimi Türk yetkililere 1 Temmuz'da yürürlüğe girecek kanun değişikliğini öne çekmeye çalıştıkları mesajını veriyor.
Türkiye ise zaman baskısının Ankara değil, İsveç ve Finlandiya üzerinde olduğunu, muhtıra maddeleri yerine getirilmeden NATO üyeliklerine onay verilmeyeceğini net şekilde ifade ediyor.
FETÖ'CÜLERE DE SAHİP ÇIKILIYOR
Türkiye, İsveç Yüksek Mahkemesi'nin kararıyla FETÖ'cü Bülent Keneş'in iade talebinin reddedilmesi olumsuz bir gelişme olarak değerlendirdi.
Keneş'in İsveç'te 1 Ocak'ta yürürlüğe giren anayasa değişikliği ve 1 Temmuz'da yürürlüğe girecek kanun kapsamında yeniden yargılanıp yargılanmayacağı da merak ediliyor.
Stockholm'deki provokasyonun ardından İsveç'in FETÖ soruşturması firarisi 4 şüphelinin, Yüksek Mahkeme tarafından Türkiye'ye iadesinin reddine ilişkin kararın aralık ayında İsveç hükümeti tarafından onaylandığı duyuruldu.
Kararla iadesi reddedilen kişilerin Türkiye'nin iadesini talep ettiği teröristler olması da İsveç'in terörle mücadele konusunda taahhütlerini yerine getirmekten uzak olduğunu gözler önüne serdi.
UZMANLAR TOPLANTISINDA DEĞERLENDİRİLECEK
Türkiye ile İsveç ve Finlandiya arasında üçlü uzmanlar toplantısı önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in söz konusu toplantıyı Brüksel'de yapmaları teklifinde bulunduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, bunun kendileri için bir mahzurunun olmadığını belirterek, "İlk iki toplantı Finlandiya ve İsveç'te olmuştu. 3. toplantı Brüksel'de de olabilir. NATO Genel Sekreteri ve uzmanlar da görsün açıkça, hangilerini gerçekleştirdiler, hangilerini gerçekleştirmediler. Bu toplantıyı önümüzdeki dönemde Brüksel'de gerçekleştirebiliriz" açıklamasında bulundu.
İSVEÇ SKANDALA NEDEN SESSİZ?
İsveç'te tarihi belediye binası önünde toplanan bir grup terör örgütü PKK/YPG destekçisi, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a benzetilen bir maketi binanın önündeki direğe ayaklarından astı. Konu ile ilgili hükümet tarafından peş peşe tepkiler geldi.
İsveç'ten Dışişleri Bakanı dışında sert bir tepki gelmedi. Avrupa her zaman olduğu gibi kanlı terör örgütünün eylemlerine sessizliğini sürdürdü. Peki Avrupa terör örgütü PKK'ya neden sessiz? İsveç ve Fransa terör gösterilerine neden izin veriyor?
Nüans Partisi Genel Başkanı Mikail Yüksel, A Haber canlı yayınında konu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
İSVEÇ'İN TUTUMU DEĞİŞİR Mİ?
İşte o açıklamalardan satır başları;
Öncelikle İsveçli bir siyasetçi olarak bu çirkin eylemi kınıyorum ve üzüntümü belirtmek istiyorum. İsveç'in tutumu değişir mi? Değişebileceğini zannetmiyorum. İsveç'in tutumunun değişmesi için İsveç kanunlarının değişmesi gerekiyor bu da tabii ki meclis çoğunluğu gerektiriyor.
PKK AVRUPA'DA NASIL BESLENİYOR?
İsveç'te maalesef PKK siyasi partilerin destekleriyle besleniyor. İsveç'te de tıpkı Almanya'daki gibi sol partinin çatısı altında ve diğer sol partilerin özellikle sosyal demokrat partinin desteğiyle oradaki siyasi sözcüleriyle desteklenerek besleniyor.
Maalesef İsveç yıllardır PKK'yı hoş görüyle karşılamış eylemlerine izin vermiş bir ülke.
İSVEÇ'TE NASIL YANKILANDI?
Olayların İsveç'teki yankısı Türkiye tepki verene kadar maalesef olmadı. Türkiye tepki verdikten sonra İsveç Dışişleri Bakanı Twitter üzerinden bir kınama mesajı yayınladı. Ardından da İsveç medyasında çok hafif bir şekilde geçiştirildi. Yani İsveç'te PKK yıllardır aktif bir şekilde eylemlerini sürdürüyor.
"PKK ADINA PARA TOPLAYABİLİYOR"
Zaten bu eylemi gerçekleştiren komite de rojava komitesi adı altında PKK'nın İsveç'teki bir uzantısıdır. İsveç yıllardır Müslüman derneklerin okulların, İsveç'te yaşayan Türklerin Türkiye'de yaşayan akrabalarına gönderdikleri paraları bahane ederek hesaplarını kapatmış ancak bu PKK'nın İsveç'teki uzantısı rojava komitesinin bir banka hesabı var ve açık açık PKK adına da para toplayabiliyor.
"İSVEÇ İSTİHBARATI DA BİLİYOR"
İsveç bu eylemleri gerçekleştirenin kimler olduğunu çok iyi biliyor. Özellikle bu rojava komitesinin arkasında kimler olduğunu İsveç istihbaratı da biliyor. Zaten bu gizli yapılan bir şey de değil. PKK'nın İsveç'te sokakta bir eylem yapması için öncelikle polisten izin alması gerekiyor. Yapılan her eylem de polis izni ile yapılıyor. Yani bu eylemlerin ardında kim olduğu gizli değil açık ve net. Umarım bundan sonra İsveç istihbaratı ve İsveç polisi bunlara daha farklı bir yaptırımda bulunabilir diye düşünüyorum.
AVRUPA BAŞKAN ERDOĞAN'I NEDEN HEDEF ALIYOR?
Yeni Merkez Partisi Başkanı Christoph Hörstler: Biliyorsunuz ki Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye'yi çok fazla uluslararası küresel bir ortama soktu ve böylelikle Türkiye kendi egemenlik koşullarını takip etmek durumunda takip ediyor. Bu da Türkiye için oldukça bir ilerleme ve Washington için de bu büyük bir gerileme. Çünkü NATO sadece belirli ülkelerden oluşmuyor. Orada farklı ülkeler de var. Bu yüzden de Sayın Erdoğan bunu durdurdu bu konuda büyük bir başarı kaydetti.
ALMANYA İLE İLİŞKİLER
Almanya hükümeti şu anda da Rusya ile olduğu gibi egemen Almanya'nın çok önemli olduğunu söyleyebilirim dolayısıyla şöyle oluyor ABD, Türkiye ile dostane ilişkilerin olmasın dediği zaman Almanya buna uyuyor. Bu yüzden de burada biz Berlin özellikle Almanya'nın çıkarlarına karşı olarak ABD hükümetinin söylediklerine uyuyor.
ALMANYA'NIN EGEMENLİĞİNİ TARTIŞMA KONUSU YAPMAZ MI?
Evet şu anda bu tartışma Almanya'da oldukça büyük bir şekilde ilerliyor. Egemenlikle alakalı birçok tartışma hüküm sürüyor. Şu anda biliyorsunuz ekonomi ile ilgili konular var. Şu anda Washington'un bu konudaki amacı nedir herkes bunu sorguluyor.
ABD'NİN NE ÇIKARI VAR?
Bu oldukça eski kadim bir ilişki biliyorsunuz Almanya ve Türkiye tarihinde ve Washington bunu istemiyor. Çünkü burada bir grup oluşuyor NATO içerisinde böylelikle Washington'un talimatlarına karşı çıkan bir grup oluşuyor Almanya ve Türkiye arasında. Bu da Washington'un politikalarına karşı bir grup oluyor. Çünkü Amerika halkının çıkarlarına karşı bir durum oluşuyor. Almanya Türkiye ile iyi ilişkilerini sürdürememesi Almanya politikalarını takip etmemesi Washington'un politikalarına itaat etmesinden.
TÜRKİYE'NİN AB'YE ALINMAMASI
Bu oldukça ilginç bir tarihçe. Çünkü öncelikle Washington AB'ye Türkiye'nin üyeliğini istemişti ama Türkiye'yi AB üyesi olarak istemiyor şu anda. Çünkü Türkiye her zaman onların kararlarına itaat edecek diye düşünmüşlerdi ve AB içerisinde de her zaman Washington'un talimatlarını takip edecek bir ülke olarak düşüneceklerdi ama tabi ki Türkiye şu anda Washington'un talimatlarını tamamen takip etmeyi kesti.
ABD'NİN "TÜRKİYE" TALİMATI
Dolayısıyla Washington artık Türkiye'yi AB'de istemiyor. AB şu anda Türkiye'ye kolaylıkla kabul etmemesi konusunda talimatlandırıldı ABD tarafından. Bu yüzden de bu çok yönlü bir politika Washington'un takip ettiği Türkiye'ye karşı bir çok yönde özellikle radikalleri silahlandırma Suriye'de ve aynı zamanda Suriye bölgesinde ayrı bir radikal Kürtlerden müteşekkil bir ülke oluşturmaya çalışma bunların hepsi Türkiye'nin aleyhine Washington tarafından takip edilen politikalar. Bu her zaman şu anda takip ediliyor her zaman böyle oldu bu da Almanya'nın egemenliği ve Türkiye'nin egemenliği ve güvenliği konusunda bir takım sıkıntılar yaşanıyor ve tek yönlü bir politika Washington'dan gelen politika. Dolayısıyla onlar şu anda Almanya'nın güçlü olmasını istemiyorlar. Almanya ve Türkiye'nin tekrar birleşmesini istemiyorlar.