İsrail güçlerinin gözaltı baskınlarında çıkan çatışmalarda 4 Filistinli hayatını kaybetti
Son dakika haberi... İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail güçlerinin gözaltı baskınları sırasında çıkan çatışmalarda 4 Filistinlinin hayatını kaybettiği bildirildi. Terör ve güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ, A Haber canlı yayınında değerlendirmelerde bulundu. Başbuğ, "ABD’nin İsrail’in hatta Avrupa’nın diğer sömürgeci emperyalist devletlerinin bu tutumu devam ettiği sürece sözler temennide kalacak." ifadelerini kullandı.
İsrail güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria'nın farklı bölgelerine düzenlediği gözaltı baskınlarında çıkan çatışmalarda 4 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, en az 5 kişinin de yaralandığı bildirildi.
Haaretz gazetesinde yer alan haberde, başta Ramallah yakınlarındaki Beyt Anan köyü ve Cenin'e bağlı Kefr Burkin beldesi olmak üzere Batı Şeria'nın 5 farklı bölgesinde gözaltı baskınları sırasında İsrail güçleri ile Filistinliler arasında çatışma çıktığı belirtildi.
İsrail ordusuna dayandırılan haberde, Beyt Anan'da 3, Kefr Burkin'de 1 Filistinlinin hayatını kaybettiği ifade edildi.
Haberde ayrıca, İsrail ordusunun 4 Filistinlinin yaşamını yitirdiği olaylara tepki olarak abluka altındaki Gazze Şeridi'nde atılabilecek roketlere karşı hazırlık yaptığı kaydedildi.
Hayatını kaybeden Filistinlilerin Hamas hareketi üyesi olduğu iddia edilirken, olaylara ilişkin Filistin makamlarından henüz bir açıklama yapılmadı.
Terör ve güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ, konu ile ilgili A Haber canlı yayınında değerlendirmelerde bulundu.
İşte o açıklamalardan satır başları;
"İKTİDAR DEĞİŞTİ TERÖRİST RUH ÖLMEDİ"
Maalesef bu ABD'nin İsrail'in hatta Avrupa'nın diğer sömürgeci emperyalist devletlerinin bu tutumu devam ettiği sürece bu sözler temennide kalacak. Çünkü Filistin'de sular asla durulmuyor. İsrail'in bu saldırıdan terörist davranışları asla kesilmiyor. İsrail kritik bir seçim yaşadı ve Netanyahu süreci sona erdi. O dönemde de bir takım Filistin kökenlilerin de Meclis'e girmesiyle acaba diye bir umut doğru insanlarda. Ben o zaman de demiştim İsrail'de rejimin uygulamış olduğu o kanlı ve kirli siyaset kişilere bağlı değil devletin bir politikası ve bu politika 1948'den bugüne kesintisiz devam ediyor. İsrail işgali yapıp onu hazmettirdikten sonra ikinci yeni bir süreci başlatıyor demiştim. İşte iktidar değişikliği olmasına rağmen İsrail'de mantık İsrail'deki o saldırgan tutum o terörist ruh asla ölmüyor. Maalesef bu akılla giderse öleceği de benzemiyor. Filistin'i tamamen tarihten silene kadar onların mantığı inanışı o.
TÜRKİYE BU KONUDA BAYRAKTARLIK YAPIYOR
Ancak şüphesiz tabii bir takım hareketlenmeler de İsrail'e karşı Türkiye'nin önderliğinde başlamış durumda. Özellikle bölge ülkelerinin maalesef seyirci kalması Türkiye'nin bu konuda bayraktarlık yapması ve Sayın Erdoğan'ın bu konuyu dünya gündemine taşımış olması ve işte oradan aldığı güçle de Filistin liderinin yapmış olduğu BM'deki konuşmayı bu çerçevede değerlendirmek lazım. İki devletli çözüm tek çözüm burası için diyor. Saldırgan tutumu devam ettirirsen işgal ettiğin toprakları terk etmek zorunda kalacaksın bunun için de sana 1 yıl süre veriyorum diyor. İsrail'in bu tutumu özellikle değişen dengelerde bana göre artık bedelini ödemeye başlayacak çünkü şurada gördüğümüz gibi tamamen sivil ve hiçbir savunma silahı olmayan kişilere karşı yürütülen bir soykırım var.
DÜNYA NEDEN SESSİZ?
İsrail'in bu terör saldırılarına dünya dur diyecek mi derseniz benim bu konuda ciddi şüphelerim var. Çünkü şu ana kadar maalesef dur demeyi bırakın el altından destekleyen yapıların olduğu bir süreçten geçiyoruz. Maalesef Türkiye'den başka bu konuya samimi yaklaşan bir ülke görülmüyor.