Avusturya'da skandal: Devlet binalarına İsrail bayrağı astılar!
Dünyanın gözü önünde Filistin'de insanlık suçu işleyen İsrail'e destek vermek isteyen Avusturya bir skandala imza attı. Devlet binalarına İsrail bayrakları asıldı. Avusturya'da Başbakan Sebastian Kurz'un ırkçı paylaşımları ve yaptığı açıklamalar çok büyük tepkiye yol açmıştı.
Avusturya'da İsrail ile dayanışma amacıyla devlet binalarına çekilen İsrail bayrakları yoğun tepkiler üzerine kaldırıldı.
Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı binalarında yer verilen İsrail bayrakları, bugün herhangi bir açıklama yapılmadan indirildi.
Çok sayıda sivil toplum kuruluşu, akademisyen ve siyasetçi, Başbakan Sebastian Kurz'un, İsrail bayrağını Başbakanlık binasına çekerek bölgede savaşan taraflardan birine açık destek vermesine, anayasanın tarafsızlık ilkesine ters düştüğü gerekçesiyle tepki göstermişti.
Başbakan Kurz, Twitter'dan 14 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, İsrail ile dayanışma amacıyla bu ülkenin bayrağının Başbakanlık binasına çekildiğini duyurmuştu.
Kurz'un, Filistin'e yönelik saldırılarını yoğunlaştıran İsrail'e açık desteği, başta Türkiye olmak üzere çeşitli ülkelerin tepkisine neden olmuştu.
KURZ, FİLİSTİN BAYRAĞI PAYLAŞAN SİYASETÇİYİ İHRAÇ ETTİRMİŞTİ
Avusturya'da Filistin bayrağını sosyal medyada paylaşan bir siyasetçi de Başbakan Kurz'un partisinden ihraç edilmişti.
Siyasetçi Resul Yiğit "Eğer bir ülkede bir başbakan, devletin resmi dairesinde bir başka ülkenin bayrağını asabiliyor ve bunu sloganlaştırabiliyorsa, biz de hem siyasetçi hem de halk olarak fikrimizi istediğimiz gibi söyleyebileceğimiz ümidindeydim ama maalesef anlaşılan öyle değilmiş" diyerek ihraç kararına tepki göstermişti.
Avusturya Başbakanlık binası önünde toplanan bir grup gösterici, devlet binalarında İsrail bayrağına yer verilmesine tepki gösterdi.
Gösteride Filistin bayraklarının yanı sıra "Bombardıman ve işgal durdurulsun", "Dayanışma Filistin'le yapılsın" "Apartheid'ı boykot etmek demokratik bir haktır" yazılı pankartlar açıldı.
Gösteriye katılan Avusturya-Arap Toplumu Başkanı Fritz Edlinger, yaptığı açıklamada, bir Avusturyalı olarak Başbakan Sebastian Kurz'un yaptıklarından utanç duyduğunu dile getirdi.
Edlinger, insan haklarının Kurz'un umurunda olmadığını ve Başbakan'ın bütün bu adımları gücünü korumak için attığını söyledi.
"BAYRAK PROVOKASYONU"
İsrail bayrağına devlet binalarında yer verilmesinin ülkedeki demokratlar için bir provokasyon olduğunu belirten Edlinger, "Demokrasi, parlamento, insan hakları bunların umurunda değil. Tek öncelikleri kendi güç ve etkileri. Bir Avusturyalı olarak buraya yalnız bu bayraktan ötürü değil aynı zamanda, bu çirkin, eğitimsiz, demokrasi dışı, darbeci partinin ülkeyi yönetmesine karşı çıkmak için geldim." dedi.
ANAYASAYA AYKIRI BÜYÜK BİR SKANDAL
Yazar ve aktivist Wilhelm Langthaler, Avusturya'nın tarafsız bir ülke olduğuna işaret ederek İsrail bayrağının Başbakanlık binasının çatısına çekilmesinin anayasaya aykırı büyük bir skandal olduğunu söyledi.
Langthaler, "Bizim anayasamız açık şekilde saldırgan tarafta yer almamamız gerektiğini söylüyor. Bizim hükümetimiz ise saldırganın yanında yer alıyor. Biz buna karşıyız." dedi.
FİLİSTİN HAKLIDIR DİYEMİYORUZ"
Filistin ile dayanışma amacıyla dün gerçekleştirilmesi planlanan dört gösterinin yasaklanarak gösteri ve fikir özgürlüğüne izin vermediğini anımsatan Langthaler, "Filistin haklıdır diyemiyoruz. Bu benzeri olmayan bir durum. Burası özgür bir ülke ve bizim anayasa ve demokratik temel haklarımız var. Bu iktidar bu hakları kısıtlıyor. Bu bir skandaldır." şeklinde konuştu.
Langthaler, Kurz ve ekibinin demokrasi, insan haklarından bahsettiğini ama bunun tam tersi adımlar attığını belirterek özellikle Filistinlilerin haklarını savunan, İsrail'i eleştirenlere "antisemitizm" suçlamasında bulunduğunun altını çizdi.
Polisin, gösterinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) önlemleri kapsamında belirlenen düzenlemelere uyulmadığı gerekçesiyle sonlandırılmasını istemesi üzerine grup dağıldı.