Almanya’da Köln Katolik Başpiskoposluğunda skandal! "Çocuk kiralama" soruşturmasında flaş gelişeme

Almanya'da Köln Katolik Başpiskoposluğuna mensup rahibelerin, kilisedeki yetim çocukları işadamlarına "kiraladıklarına" dair soruşturmaya ilişkin skandal rapor geçtiğimiz ay basına sızdırılmış, Köln Başpiskoposluğunun söz konusu raporu göstermek için çağırdığı gazetecilerden sessiz kalma yemini ettiren gizlilik anlaşmasını imzalatmaları tepki toplamıştı.

Son olarak da Kölnlü ceza hukuku uzmanı Bjorn Gercke'den Mart'ta yayımlanmak üzere yeni bir rapor hazırlaması istenmişti. Yeni rapor bugün açıklandı.
Köln Başpiskoposu Rainer Maria Woelki'nin yeni raporu hazırlaması için görevlendirdiği Gercke, basın toplantısı düzenlendi. Gercke, basın toplantısında hazırladığı 900 sayfalık rapora ilişkin açıklamalarda bulunarak, kilisede görevli 8 kişinin 1975-2018 yılları arasında 75 kez görev ihlali yaptıklarının tespit edildiğini açıkladı. Gercke, görevini ihlal eden isimler arasında özellikle Hamburg Piskoposu Stefan Hesse ve Kardinal Joachim Meisner'ın göze çarptığını söyledi. Woelki tarafından görevlendirilen Gercke, "Başpiskopos Woelki'nin herhangi bir görev ihlali yaptığını tespit etmedik" dedi.
Araştırdıkları 200'den fazla dosyada taciz ve cinsel istismara uğrayan en az 314 çocuk olduğunu dile getiren Gercke, bunların yarısından fazlasının 14 yaşın altındaki çocuklardan oluştuğunu ifade etti. Toplantının hemen ardından Köln Piskoposluğunun 2 çalışanı, Başpiskopos yardımcısı Dominikus Schwaderlapp ile Günter Assenmacher, Başpiskopos Woelki tarafından işten çıkarıldı.
NELER YAŞANMIŞTI?
Geçtiğimiz ay Alman basınına sızan 560 sayfalık soruşturma raporuna göre, 1960 ve 1970'li yıllar arasında Almanya'nın Speyer kentinde bulunan bir manastırda görev yapan rahip ve rahibelerin yetim çocukları, işadamları ve din görevlilerine "kiraladığı" belirtilmişti.
Raporda, 8-14 yaşları arasındaki 175 çocuğun 20 yıl boyunca tacize uğradığı bilgisi yer alırken, bazı çocukların evlat edinilmesinin bilinçli olarak yasaklandığı ve rahibelerin çocukları kiralamaya devam edebilmeleri için kilise dışındaki evlere götürüldükleri öne sürülmüştü.