Libya ordusu şartını duyurdu: Misrata-Sirte yolunun açılması için...
Libya ordusu, Sirte ve Misrata şehirlerini birbirine bağlayan ve askeri temas hattında kalan Sahil Yolu'nun açılmasının, paralı askerlerin geri çekilmesine ve bölgedeki mayınların kaldırılmasına bağlı olduğunu duyurdu.
- Dünya
- Giriş Tarihi: 17.11.2020 | 17:29
- Güncelleme Tarihi: 17.11.2020 | 17:49
Sirte ve Cufra Ortak Operasyon Dairesi Komutanı General İbrahim Beytülmal, AA'ya yaptığı açıklamada, Libya krizindeki taraflar arasında süren askeri görüşmelerde alınan Sahil Yolu'nun açılması kararının, paralı askerlerin geri çekilmesine ve bölgedeki mayınların kaldırılmasına bağlı olduğunu söyledi.
Beytülmal, "Rus Wagner paralı askerleri ve Cancavid milisleri geri çekilmedikçe ve mayınlar kaldırılmadıkça, Libya ordu güçleri Sirte'yi Misrata'ya bağlayan yolu açmayacaktır." diye konuştu.
Ülkenin doğusundaki gayrimeşru güçlerin lideri Halife Hafter saflarında Rus güvenlik şirketi Wagner'e bağlı binlerce paralı asker ve Sudan'dan getirilen Cancavid milisleri bulunuyor.
A HABER UYGULAMASI İÇİN TIKLAYIN (IOS)
A HABER UYGULAMASI İÇİN TIKLAYIN (ANDROID)
A HABER UYGULAMASI İÇİN TIKLAYIN (HUAWEI)
"5+5 ORTAK ASKERİ KOMİTE" TOPLANTILARI
Sirte ve Misrata arasındaki Sahil Yolu, Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde meşru Libya hükümetine bağlı ordu birlikleri ile Hafter milislerinin askeri temas hattında bulunuyor.
Libyalı taraflar, BM öncülüğünde Libya krizine barışçıl çözüm için 19 Ekim'de Cenevre'de başlayan, ardından Libya'nın Gadamis ve Sirte kentlerinde devam eden "5+5 Ortak Askeri Komite" toplantılarında bir araya gelmişti.
Bu toplantıların sonucunda, ülkenin doğusu ve batısındaki önemli nüfus merkezlerini birbirine bağlayan Sirte eksenindeki Sahil Yolu'nun açılması, sivillerin güvenli yolculuğu için bu rota üzerindeki mayınların temizlenmesi, silahlı birliklerin ve yabancı güçlerin "Sahil Yolu'ndan Trablus ve Bingazi'ye çekilmesi" kararlaştırıldı.
Libya ordusundan 12 Kasım'da yapılan açıklamada bölgenin paralı askerlerden ve silahlı milislerden boşaltılması kararına rağmen Sirte ve Cufra'daki askeri hareketliliğin devam ettiği belirtilmişti.