Türkmen Emir, Esed rejiminin işkencelerini anlattı

Suriye'de Esed rejimi tarafından muhaliflere yardım ettiği iddiasıyla tutuklanan Türkmen İsmail Emir, gördüğü işkenceleri anlattı. Hücre ile tuvalet arasında şiddet gördüğünü ifade eden Emir, "Ayak parmaklarım aşağıdan çekiliyordu. Elimi gevşetsem ayağım, ayağımı gevşetsem elim kopuyordu" şeklinde konuştu.

Suriye'de Beşşar Esed rejiminin muhaliflere yardım ettiği iddiasıyla tutukladığı Türkmen İsmail Emir, cezaevinde gördüğü işkenceleri hafızasından silemiyor.

Üç çocuk babası 39 yaşındaki Emir, Suriye'de yaklaşık 1 yıl tutuklu kaldığı cezaevlerinde yaşadığı ve tanık olduğu işkenceleri, anlattı.

Emir, iç savaşın başında rejimin kendisini Bayırbucak'ta savaşan Türkmen muhaliflere silah sağlayacağı iddiasıyla, kendisi gibi 20 kişiyle gözaltına aldığını belirtti.

AYAK PARMAKLARINDAN ÇEKTİLER

Hapisteki üçüncü gününde işkencelerin başladığını dile getiren Emir, "Benim muhaliflerin öncüsü olduğumu düşünmüşler. Türkiye'den silah getireceğimi düşünerek hapse almışlar. Bu işlerle işim olmadığını söyledim. İnanmadılar ve işkenceye başladılar. 24 saat tavana asılı halde tuttular. Ellerim tavana bağlıydı. Ayak parmaklarım aşağıdan çekiliyordu. Elimi gevşetsem ayağım, ayağımı gevşetsem elim kopuyordu. Aç ve susuz böylece bıraktılar. Sonra indirip hücreye attılar." diye konuştu.

Emir, ne yatmanın ne ayakta durmanın mümkün olduğu bir metrekarelik hücrede kaldığını ifade ederek, işkenceye maruz kalacak olma endişesiyle tuvalete dahi gidemediğini söyledi.

Bu sürede aşırı zayıfladığına dikkati çeken Emir, şöyle devam etti:

"Hücrede yatamıyorsun ve gerinemiyorsun. Ne yiyebiliyorsun ne de içebiliyorsun. Peki neden? Sabah ve akşam 2 kere tuvalet var. Bir ekmek bir de su veriyorlardı. Suyu içip, ekmeği yesem tuvalete gideceğim. Tuvalete de gidemiyorsun çünkü hücre ile tuvalet arasında öldüresiye dövüyorlardı. Biz de bir dilim ekmeği dörde bölüyorduk. Bir bardak suyu da 2-3 günde içiyorduk."

Arkadaşının el ve ayak parmaklarını kerpetenle çektiklerini, elektrik verdiklerini anlatan Emir, "Yapılanları gözlerimle gördüm. O parmakların çekilmesi insanın canını çıkartıyor. Ne işkenceler gördük. Hapisteyken bir komutan, 'Her türlü pisliği yapın ama Esed'e dokunmayın' diyerek ayakkabısıyla kafama bastırdı." ifadelerini kullandı.

"ALLAH KORKULARI YOKTU"

Yaşadığı kabus dolu günleri unutamadığını dile getiren Emir, "Hapishanede beni ellerimden astıkları ilk anda acıyla 'Ya Allah' diye bağırırken Allah'a küfrediyorlardı. 'Muhammed' ve 'anne' dedikçe de küfrediyorlardı. Allah korkuları yoktu, merhamet asla yoktu." diye konuştu

Emir, özellikle Şam'daki hapishanelerin Esed'in işkence merkezi olduğunu vurgulayarak, işkencelerin ardından bir süre sonra suçsuz olduğu için serbest bırakıldığını anlattı.

Bir süre daha Suriye'de kaldıktan sonra 2016'nın ekim ayında ailesiyle Türkiye'ye sığındığını dile getiren Emir, Kahramanmaraş'ta yaşadığı acı ve işkenceleri unutup çocuklarına iyi bir gelecek sağlamak için çalıştığını kaydetti.

Muhalif kaynaklara göre, Suriye'de rejimin cezaevlerinde en az 500 bin kişi alıkonuluyor. Tespit edilebilen 13 bin 500'den fazla kadın, rejimin zindanlarında işkence gördü ya da tecavüze uğradı. 7 binin üzerinde kadın halen rejimin cezaevlerinde tutuluyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.