Avrupa’nın ortasında bir Bektaşi türbesi: Gül Baba
1663’te Budin’i ziyaret eden Evliya Çelebi, seyahatnâmesinde şunları da yazmaktadır: “Gül Baba, bir çiçekli bahçe içinde, kurşun örtülü bir kubbede gömülüdür. Sandukası yeşil çuha ile örtülü olup mübarek başlarında Bektaşî tacı bulunur. Etrafı çeşitli Kur’an âyetleriyle süslüdür.”
Macaristan'ın başkenti Budapeşte'nin merkezinde bulunan Gül Baba Türbesi, ziyaretçi akınına uğruyor. Osmanlı'nın en güçlü döneminde Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman'ın bütün seferlerine katılan Gül Baba'nın türbesi, Budin Beylerbeyi Mehmet Paşa tarafından 1548'de yaptırılmış. Türk Caddesi ve Gül Baba Sokağının kesiştiği yerde bulunan ve şehri tepeden gören türbenin inşa edildiği alan, Macarlar tarafından Rozsadomb (Gül Tepesi) olarak anılıyor. Orta Avrupa'da fonksiyonunu yitirmeden türbe olarak kalan önemli bir Türk eseri olan Gül Baba Türbesinin en dikkati çeken özelliği, sandukanın bulunduğu alandaki gül kokusu. Ziyaretçileri türbenin girişinde Gül Baba'nın heykeli karşılarken, Türk kültüründe önemli bir yer bulunan iki çeşme de türbenin bulunduğu bahçede yer alıyor. Adını sarığında taşıdığı gülden alan Gül Baba; Macarlar'ın saygı duyduğu ve hoşgörüyle bahsettiği başlıca tarihi figürlerden birisi olmaya devam ediyor. Macaristan Budin'de türbesi bulunan meşhur Türk mücahidi ve dervişi hakkındaki ilk bilgiler, Evliya Çelebi'den. Çelebi'nin naklettiğine göre Gül Baba, Merzifonlu bir Bektaşi dervişidir. Evliya Çelebi, elinde büyük bir kılıçla savaşlara katılan Gül Baba'ya bu lakabın verilmesine, külahında daima bir gül taşımasının sebep olduğunu da belirtmiştir. Fatih Sultan Mehmet devrinden Kanuni Sultan Süleyman devrine kadar birçok gazalarda bulunmuş, Budin'in fethine katılmış ve bu sırada şehit düşmüştür. O zaman Rumeli kazaskeri olan Ebusuud Efendi, 2 Eylül 1541 tarihinde cenaze namazını kıldırmış, bu namazda Kanuni Sultan Süleyman ve yüz bini aşkın bir cemaat hazır bulunmuştur.
RESTORE EDİLDİ
Macar Prof. Dr. Müller tarafından 1916'da restore edilen türbe, 2. Dünya Savaşı'nda büyük hasar gördü. Macar hükümetince 1963'te eski durumuna getirilen türbe, 1997'de Türk- Macar hükümetlerinin iş birliğiyle Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü restore edildi. Bugünlerde Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA), Macaristan'da Osmanlı dönemi eseri Gül Baba Türbesi'nin restorasyonuna devam ediyor. Yabancı müzisyenler ve yazarların, Gül Baba'dan ilham alarak önemli eserler ürettiği biliniyor. Danimarkalı yazar Hans Christian Andersen, İstanbul'un da yer aldığı gezi ziyaretine ilişkin kitabında Gül Baba'nın hayatına yer verirken, Macar komponist ve besteci Jeno Huszka, 1905'te Budapeşte'de 'Gül Baba' senfoni opera eserini sahneledi. Macaristan'da 2006'da Türkler tarafından Gül Baba Vakfı kuruldu.
RESSAMLARA İLHAM OLDU
Macar Ressam Franz Eisenhut, 1886 yılında 'Gül Baba' adlı eserini yaptı. Danimarkalı yazar Andersen, İstanbul'u da konu alan ziyaretinde Gül Baba'dan şöyle bahsetmiştir: "Tekrar yelken açmadan önce Buda'nın öte yakasındaki Gül Baba Türbesi'ne küçük bir gezi yapacağız ve bu kutsal Türk'e doğudan, eski İstanbul'dan selam getireceğiz. Orada türbede yüz üstü yatan, başının üstünde kenarlıksız keçe bir külah olan kim? Onu, dönen dervişlerde görmemiş miydim? O bir derviştir. O buraya yabancı insanlar arasına, Hıristiyan şehrine dağları, çölleri yürüyerek aşıp geldi. Hac yürüyüşü sona erdi."
"GÜL BABA GALATASARAY'IN MANEVİ KURUCUSU"
Türk-Macar dostluğunun simgesi haline gelen ve türbesi Budapeşte Gültepe'de bulunan Gül Baba'nın anısına, Polat Holding'e bağlı ortaklığı olan ALX HUNGARY tarafından Türk-Macar İlişkilerinde Barış ve Şefkat' kitabı hazırlandı. Gül Baba'nın tarihi anlamda Galatasaray'ın manevi kurucusu olduğunu savunan Polat Holding Yönetim Kurulu ve Türkiye-Macaristan İş Konseyi Başkanı Adnan Polat, "Gül Baba, 1481'de, 2. Beyazıt döneminde Mekteb-i Sultani'yi kurmuştur. Bunun, bizim için ayrı bir önemi var çünkü bu mektep 18'inci yüzyıldan sonra Galatasaray Lisesi oldu. 1905'te Galatasaray da bu lisenin içinde kurulduğu için, aslında Gül Baba'yı Galatasaray'ın manevi kurucusu olarak kabul ediyoruz" diyor.
"TÜRKLERİN GÖZÜNDEN MACARİSTAN" YARIŞMASI
ALX Hungary'nin katkılarıyla Türklerin gözüyle Macaristan temalı Instagram yarışması düzenlendi. Yarışmaya katılan kullanıcılar #Macaristan'da hashtag'iyle Macaristan'da çekilmiş fotoğraf ve videolarını paylaştı.Paylaşılan fotoğraflarda; Macaristan'ın tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve insan temasına dikkat çekildi. 2 ay süren yarışmanın sonunda; toplam 4039 fotoğraf ve video paylaşıldı. Yarışmanın Jürisinde ALX Hungary CEO'su Galip Yılmaz, ALX Hungary'den Mert Danişger, Teşkilat ICOM kurucu ortağı Sinan Alaeddinoğlu ve İstanbul Başkonsolosu Balans Hendrich yer aldı. Yarışmada fotoğraf ve videosu seçilen kullanıcılardan 10 kişiye çift kişilik gidiş dönüş Macaristan uçak bileti hediye edildi.
MATRAKÇI NASUH SERGİSİ BUDAPEŞTE'DE
Minyatür sanatçısı, hattat, tarihçi ve matematikçi Matrakçı Nasuh'un farklı yönlerini anlatan '16. Yüzyıl Dahisi Matrakçı Nasuh' sergisi, Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de sanatseverlerle buluştu. Cumhurbaşkanlığının himayesinde, İstanbul Kültürlerarası Sanat Diyalogları Derneği (İKASD) tarafından projelendirilen ve Anadolu Ajansının (AA) global iletişim ortağı olduğu '16. Yüzyıl Dahisi Matrakçı Nasuh' sergisi, 27 Aralık'a kadar Macaristan Ulusal Müzesi'nde ziyaretçilerini bekliyor. Matrakçı Nasuh'un çalışmalarından hareketle hazırlanmış harita seçkileri, çini ve minyatür çalışmalarından oluşan 41 eserin yer aldığı sergi; daha önce Saraybosna, Belgrad, G20 Antalya Zirvesi, İstanbul, Viyana, Tokyo, Paris, Roma ve Washington'da açılmıştı.
Budapeşte'nin en iyi müzeleri
Bir ülkeyi tanımak, tarihini derinlemesine öğrenmek için gezilecek en iyi yerlerden biri müzeleridir. Budapeşte müzeleri de bu anlamda oldukça zengin ve önemli koleksiyonlara sahip. Budapeşte›de kültür, tarih, bilim ve sanat dolu bir hafta sonu geçirmek isteyenler için en iyi müzeleri derledik…
MACAR ULUSAL MÜZE
Hem Budapeşte'nin, hem de Macaristan'ın en büyük ve en eski müzesi olan Macar Ulusal Müzesi (Hungarian National Museum), Macar mimar Mihaly Pollack tarafından tasarlandı.
TARİH MÜZESİ
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde bulunan Buda Kalesi bölgesinde yer alan Budapeşte Tarih Müzesi, pazartesi günleri hariç haftanın her günü ziyarete açık. Tarihi olaylara meraklı olanlar için oldukça cezbedici eserler barındıran bu müzede, Osmanlı dönemine ait çok sayıda eser de bulunuyor.
UYGULAMALI SANATLAR MÜZESİ
İçinde yaklaşık 80 bin eser sergilenen Uygulamalı Sanatlar Müzesi (Museum of Applied Arts), İslami Sanatlar ve Türk Halı Koleksiyonu bölümünde yer verilen Osmanlı halılarıyla da adından söz ettiriyor. El emeğiyle hazırlanan çok sayıda halı, örtü, masa, vazo, sandalye gibi eşyaya ev sahipliği yapan bu müze, sizi eski günlere götürecek.
PINHALL MÜZESİ
Hem küçüklere, hem de büyüklere hitap eden Budapeşte Pinball Müzesi (Budapest Pinball Museum), büyük küçük herkesin akınına uğruyor. Ailenizle, arkadaşlarınızla, hatta yalnız olarak gittiğinizde bile çok eğlenebileceğiniz bu müzede, onlarca çeşit pinball makinesi var. İçeri girdiğiniz an sizi çocukluğunuza geri döndüren bu müzeye birkaç saatinizi ayırın ve sınırsız eğlencenin tadını çıkarın.
TERÖR MÜZESİ
Budapeşte Terör Müzesi'nde, Nazi ve Sovyet dönemlerine tanık olabilirsiniz. Müze, haksız yere ne kadar çok üzücü ve vahşi olayın yaşandığını ziyaretçilerine gösteriyor. Terörün, gruplaşmanın, bölünmenin ne kadar kötü ve insanlık dışı yerlere gidebileceğinin adeta canlı kanıtı Terör Müzesi. Budapeşte'de gezilecek yerlerin ilk sırasında olmayı kesinlikle hak ediyor.
SABAH