Tillerson: Ne ben ne de Başkan Trump Rusya'ya yaptırımdan memnun değiliz

Tillerson, Dışişleri Bakanlığında düzenlediği basın toplantısında, Amerikan dış politikasına dair değerlendirmelerde bulundu.

Rusya'nın geçen hafta ülkedeki Amerikan diplomat sayısını 755 kişi azaltma kararı almasının iki ülke arasındaki ilişkileri daha da kötüye götürüp götürmediğine yönelik bir soru üzerine Tillerson, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in söz konusu kararı eski Başkan Barack Obama'nın geçen yıl aralık ayında 35 Rus diplomatının ülkeden gönderilmesi kararını dengelemek üzere verdiğini ifade etti.

ABD'nin yeni yaptırımlar getirmesinin Putin'in aralıktan beri saklı tuttuğu cevap hakkını kullanmasına yol açtığını dile getiren Tillerson, "Başkan Putin'in de Rusya'da gözünün içine bakan bir halkı var. Dolayısıyla simetrik bir adım atması gerektiğini hissettiğini düşünüyorum." dedi.

Trump'ın geçen hafta ezici bir çoğunlukla Kongreden geçen Rusya'ya yaptırım kararını içeren yasayı imzalayacağını kaydeden Tillerson, şöyle devam etti:

"Ne ben ne de Başkan bu yaptırımları uygulayan Kongrenin bu adımından ve o adımı atma şekillerinden memnunuz. Bunların bizim çabalarımız açısından yararlı olmadığı konusunda açıktık ancak bu onların aldığı karar. Bunu ezici bir çoğunlukla aldılar."

Suriye'de Rusya ile iş birliği

Trump yönetiminin ilk günlerinde Rusya ile ortak menfaatler alanı bulmaya çalıştıklarını dile getiren Tillerson bu ülkeyle terörle mücadelede birlikte çalışmanın yollarını aradıklarını söyledi. Tillerson, "Birlikte çalışma kabiliyetimizi test etme alanı olarak Suriye'yi seçtik. DEAŞ'ın iki ülkeye de tehdit olduğu kanısını paylaşıyoruz ve DEAŞ veya diğer terör örgütlerinin yenilmesi amacına bağlıyız." ifadelerini kullandı.

Suriye'de istikrar sağlama konusunda da bir yol arayışında olduklarını anlatan Tillerson, şöyle konuştu:

"Açıkçası Rusya bizim kabul edilemez olarak bulduğumuz Beşar Esed rejimi ile iş birliği yapıyor. Bu yüzden bölünmüş değil bütün bir Suriye için yeni bir anayasayla tüm Suriye halkına imkan sağlayan, serbest ve adil seçimlerle yeni bir liderin başa geçtiği bir Suriye hedefine yönelik neler yapabileceğimiz konsunda Rusya ile çalışıyoruz. Bizim görüşümüz Esed rejiminin Suriye'nin geleceğinde bir rolü olmadığı yönündedir. Hepsini bir araya getirdiğimizde bu sonuçları alabildiğimiz sürece biz (birlikte çalışmaya) açığız."

DEAŞ sonrası Suriye'de iç savaş endişesi

DEAŞ ile mücadele konusunda birçok tarafla birlikte çalıştıklarını ifade eden Tillerson, "DEAŞ sonrası Suriye'yi düşündüğümüzde umduğumuz şey bir iç savaşın patlak vermemesidir çünkü şu anda Suriye'de iki savaş var. Biri DEAŞ ile savaş diğeri de DEAŞ'ın çıkmasına yol açan iç savaş." dedi.

Tillerson, DEAŞ sonrası Suriye'de siyasi geçiş sürecinin şartlarını oluşturmak üzere Rusya ile istikrar bölgeleri ve çatışmasızlık alanları üzerinde çalıştıklarını söyledi.

"Türkiye ile ilişkimiz biraz gergin"

Cenevre'deki Suriye görüşmelerini desteklediklerini aktaran Tillerson Suriye'deki savaşın taraflarının bir araya getirilmesinin henüz başarılmadığını söyledi.

ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass'a Suriye konusunda teşekkür eden Tillerson, "Türkiye'nin bu konuda (Suriye'nin istikrarı) oynayacağı büyük bir rolü var. Bildiğiniz üzere Türkiye ile de ilişkilerimiz biraz gergin. Büyükelçi Bass, Ankara'daki çabalarımızı ele alış biçimi bakımından çok faydalı ve önemliydi." şeklinde konuştu.