Kaderlerini Türkiye değiştirecek
Türkiye, kıtlık ve açlığın vurduğu Afrika'da bir taraftan acil gıda yardımlarını sürdürürken diğer taraftan bölge halkının kendi geçimini sağlamasının önünü açacak projeleri hayata geçiriyor.
Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı (TİKA) ''Afrika Tarımsal Kalkınma Programı'' Koordinatörü Mahmut Çevik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin, kıtlık ve açlığın vurduğu Afrika'ya, sadece acil gıda yardımı sağlayan bir ülke olmadığını, bölge insanının sık sık yaşadığı bu tür darboğazları aşabilmesi için uğraş verdiğini belirtti.
Türkiye'nin, TİKA aracılığıyla Afrika'daki gıda krizinden etkilenen 14 ülkede, 2005 yılından beri temiz su temini, tarım, hayvancılık, ormancılık ve balıkçılığın geliştirilmesi için çaba harcadığına işaret eden Çevik, amacın bu sahalarda üretimi artırarak insanların gelir düzeyinin yükseltilmesi olduğunu söyledi.
Çevik, Afrika'nın yer altı ve yer üstü kaynakları açısından zengin olduğunu, temel sorunun ise eğitim ve yetişmiş insan gücü eksikliğinden kaynaklandığını ifade ederek, şunları kaydetti:
''Kara kıtada açlık ve fakirlik, Afrika tarımının durumunu yansıtan en önemli olgu. Çağlar boyu afet ve felaketlerle yüz yüze kalan özellikle Sahraaltı Afrika, bu sıkıntıları ve darboğazları aşacak bir sıçramayı yapabilecek noktaya halen gelemedi. Afrika kıta ülkelerinin tarımda harcamaya tahsis edebildikleri bütçe yıllık bütçelerinin yüzde 10'undan daha az. Güvenlik ve istikrar sorunları, iktisadi yetersizliklerin tesirlerinin ve yansımalarının daha vahim boyutlara çıkmasına ortam oluşturuyor. Fakat Afrika'daki kıtlığın ve açlığın nedeni küresel tarım politikalarıdır. Gelişmiş ülkeler, kendi tarımsal üretimlerine yüksek seviyeli destekleme politikaları uygularken Afrika ülkelerinin bunu yapmasına izin vermediler.
Tarımda gelişmenin önündeki diğer engeller de kullanılabilir su kaynaklarının yetersiz ve sınırlı oluşu, kaliteli tohum yetersiliği, üretilen bitkisel ya da hayvansal ürünlerin gerektiği şekillerde değerlendirilememesidir. Bitkisel üretim sahasındaki ürünlerin soğuk depolamalarını gerçekleştirecek tesis ve alt yapılar yeterli düzeyde değildir. Yine üretilen bitkisel nitelikli ürünlerin uzun süre dayanmalarını temin edecek işleme–değerlendirme–nakliye tesisleri alt yapı ve tertibatındaki eksiklikler ve yetersizlikler, ürünlerde miktar ve vasıf kayıplarını ortaya çıkarmakta, kıta ölçeğinde gıda ve beslenme yetersizliklerini ağırlaştırmaktadır.
Benzer durumlar hayvansal nitelikli ürünlerde de yaygın şekilde gözlenmektedir. Bilhassa sıhhi şartları haiz bulunmayan ortam ve koşullarda yapılan hayvan kesimleri ve sağımları sonucu yine bu ürünlerde miktar ve nitelik kayıpları oluşmaktadır.''
-''SUDANLILAR'A SIRIKTA DOMATES YETİŞTİRMEYİ ÖĞRETTİK''-
Çevik, yaklaşık 6 yıldır uyguladıkları ''Afrika Tarımsal Kalkınma Programı'' çerçevesinde su sıkıntısının üst seviyede olduğu Etopya, Nijer, Nijerya gibi ülkelerde çok sayıda içme ve sulama amaçlı su kuyuları açtıklarını bildirdi.
Ayrıca, Afrika kıtasındaki ülkelerin çoğunluğunun en önemli geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılık sektörlerinin sürdürülebilir kalkınmalarına katkı sağlamaya ve nitelikli uzman yetiştirmeye çalıştıklarını anlatan Çevik, Burkina Faso, Cibuti, Etiyopya, Gine, Gine Bissau, Mali, Senegal, Komor Adaları, Madagaskar, Tanzanya, Kenya, Ruanda ve Uganda'dan pek çok kişiye eğitim verdiklerini söyledi.
Çevik, temel amaçlarının bölgede yoksulluğu yenmek ve besin güvenliğini sağlamak olduğunu dile getirerek, bu doğrultuda verilen eğitimler doğrultusunda Sudan'da sırıkta domates yetiştirilmesini, Komor Adaları'nda verimli patates üretilmesini sağladıklarını anlattı.
Komor Adaları'nda, halkın bir tane patates için büyük meblağlar ödemek zorunda olduklarını ifade eden Çevik, yakın zamanda yapılacak hasatla artık Komor Adaları halkının patatesi daha ucuza tüketebileceklerine dikkati çekti.
Çevik, temel geçim kaynağı balıkçılık olan Mali'de bu alanda çalışmalar yaptıklarını, Cibuti'ye 3 balıkçı teknesi gönderdiklerini dile getirdi.
Türkiye'nin, TİKA aracılığıyla Afrika'daki gıda krizinden etkilenen 14 ülkede, 2005 yılından beri temiz su temini, tarım, hayvancılık, ormancılık ve balıkçılığın geliştirilmesi için çaba harcadığına işaret eden Çevik, amacın bu sahalarda üretimi artırarak insanların gelir düzeyinin yükseltilmesi olduğunu söyledi.
Çevik, Afrika'nın yer altı ve yer üstü kaynakları açısından zengin olduğunu, temel sorunun ise eğitim ve yetişmiş insan gücü eksikliğinden kaynaklandığını ifade ederek, şunları kaydetti:
''Kara kıtada açlık ve fakirlik, Afrika tarımının durumunu yansıtan en önemli olgu. Çağlar boyu afet ve felaketlerle yüz yüze kalan özellikle Sahraaltı Afrika, bu sıkıntıları ve darboğazları aşacak bir sıçramayı yapabilecek noktaya halen gelemedi. Afrika kıta ülkelerinin tarımda harcamaya tahsis edebildikleri bütçe yıllık bütçelerinin yüzde 10'undan daha az. Güvenlik ve istikrar sorunları, iktisadi yetersizliklerin tesirlerinin ve yansımalarının daha vahim boyutlara çıkmasına ortam oluşturuyor. Fakat Afrika'daki kıtlığın ve açlığın nedeni küresel tarım politikalarıdır. Gelişmiş ülkeler, kendi tarımsal üretimlerine yüksek seviyeli destekleme politikaları uygularken Afrika ülkelerinin bunu yapmasına izin vermediler.
Tarımda gelişmenin önündeki diğer engeller de kullanılabilir su kaynaklarının yetersiz ve sınırlı oluşu, kaliteli tohum yetersiliği, üretilen bitkisel ya da hayvansal ürünlerin gerektiği şekillerde değerlendirilememesidir. Bitkisel üretim sahasındaki ürünlerin soğuk depolamalarını gerçekleştirecek tesis ve alt yapılar yeterli düzeyde değildir. Yine üretilen bitkisel nitelikli ürünlerin uzun süre dayanmalarını temin edecek işleme–değerlendirme–nakliye tesisleri alt yapı ve tertibatındaki eksiklikler ve yetersizlikler, ürünlerde miktar ve vasıf kayıplarını ortaya çıkarmakta, kıta ölçeğinde gıda ve beslenme yetersizliklerini ağırlaştırmaktadır.
Benzer durumlar hayvansal nitelikli ürünlerde de yaygın şekilde gözlenmektedir. Bilhassa sıhhi şartları haiz bulunmayan ortam ve koşullarda yapılan hayvan kesimleri ve sağımları sonucu yine bu ürünlerde miktar ve nitelik kayıpları oluşmaktadır.''
-''SUDANLILAR'A SIRIKTA DOMATES YETİŞTİRMEYİ ÖĞRETTİK''-
Çevik, yaklaşık 6 yıldır uyguladıkları ''Afrika Tarımsal Kalkınma Programı'' çerçevesinde su sıkıntısının üst seviyede olduğu Etopya, Nijer, Nijerya gibi ülkelerde çok sayıda içme ve sulama amaçlı su kuyuları açtıklarını bildirdi.
Ayrıca, Afrika kıtasındaki ülkelerin çoğunluğunun en önemli geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılık sektörlerinin sürdürülebilir kalkınmalarına katkı sağlamaya ve nitelikli uzman yetiştirmeye çalıştıklarını anlatan Çevik, Burkina Faso, Cibuti, Etiyopya, Gine, Gine Bissau, Mali, Senegal, Komor Adaları, Madagaskar, Tanzanya, Kenya, Ruanda ve Uganda'dan pek çok kişiye eğitim verdiklerini söyledi.
Çevik, temel amaçlarının bölgede yoksulluğu yenmek ve besin güvenliğini sağlamak olduğunu dile getirerek, bu doğrultuda verilen eğitimler doğrultusunda Sudan'da sırıkta domates yetiştirilmesini, Komor Adaları'nda verimli patates üretilmesini sağladıklarını anlattı.
Komor Adaları'nda, halkın bir tane patates için büyük meblağlar ödemek zorunda olduklarını ifade eden Çevik, yakın zamanda yapılacak hasatla artık Komor Adaları halkının patatesi daha ucuza tüketebileceklerine dikkati çekti.
Çevik, temel geçim kaynağı balıkçılık olan Mali'de bu alanda çalışmalar yaptıklarını, Cibuti'ye 3 balıkçı teknesi gönderdiklerini dile getirdi.