Fanatik Yahudilerden Mescid-i Aksa'ya baskın
İsrail polisinin eşlik ettiği onlarca fanatik Yahudi, işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa'nın avlusuna girdi. Dün ve önceki gün de çok sayıda fanatik Yahudi, Harem-i Şerif'e baskın düzenlemişti.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail polisi korumasındaki 209 fanatik Yahudi'nin Mescid-i Aksa'nın güneybatısında bulunan El-Meğaribe (Fas) Kapısı'ndan girerek Harem-i Şerif'e baskın düzenlediği belirtildi.
İsrail polisinin korumasındaki Yahudi grupların, Harem-i Şerif'in avlularında dolaştıktan sonra Mescid-i Aksa'dan ayrıldığı ifade edildi.
Yahudi takvimine göre Hanuka (Işık) Bayramı'nın kutlandığı bugünlerde fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya baskınlarında artış yaşanıyor.
Dün ve önceki gün de çok sayıda fanatik Yahudi, Harem-i Şerif'e baskın düzenlemişti.
Harem-i Şerif'e fanatik Yahudilerce düzenlenen bu tür baskınlar, bölgede gerginliğin tırmanmasına neden oluyor.
KUDÜS İSLAMİ VAKIFLAR İDARESİNİN EGEMENLİĞİ İHLAL EDİLİYOR
Mescid-i Aksa ve Kudüs'teki vakıflar; İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.
Daha önce Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin izni dahilinde Mescid-i Aksa'yı ziyaret eden Yahudiler, 2003'ten bu yana Vakıflar İdaresinin egemenliğini ihlal eden İsrail'in tek taraflı kararı çerçevesinde polis eşliğinde Müslümanların kutsal mabedine giriyor.
İsrail makamlarının bu tek taraflı kararını tanımayan Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğini ihlal edici bu tür girişleri "baskın" olarak nitelendiriyor.
İşgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.
Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, sözde Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor, Mescid-i Aksa'da kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.