26 Mart Cuma hutbesi konusu: Berat Gecesi: Af ve Mağfiret Gecesi! 2021 Diyanet Berat Kandili ne zaman, hangi gün?
Cuma hutbesi, günün en çok aranılanları arasında yer alıyor. Diyanet tarafından paylaşılan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu Berat Kandili'ne özel olarak hazırlandı. Ramazan ayının müjdecisi olarak bilinen Berat Kandili, Müslümanlar tarafından dualarla idrak edilecek. Cuma hutbesi konusu ve Berat Kandili ile ilgili merak edilenlere ahaber.com.tr'den ulaşabilirsiniz. Peki, Berat Kandili ne zaman, hangi gün? İşte 2021 Berat Kandili tarihi ve 26 Mart Cuma hutbesi...
26 Mart Cuma hutbesi konusu nedir? Berat Kandili ne zaman? Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından 26 Mart tarihli Cuma hutbesi yayımlandı. Cuma namazı öncesinde okunan hutbenin bu haftaki konusu "Berat Gecesi: Af ve Mağfiret Gecesi" olarak belirlendi. Mübarek Berat Kandili ve Cuma hutbesi hakkında merak edilenleri yazımızda el aldık. Peki,Berat Kandili ne zaman, hangi gün? İşte 2021 Berat Kandili tarihi ve 26 Mart Cuma hutbesi...
2021 BERAT KANDİLİ NE ZAMAN?
Şaban ayı içerisinde yer alan Berat Kandili 27 Mart Cumartesi günü dualarla idrak edilecek.
Muhterem Müslümanlar!
On bir ayın sultanı Ramazan-ı şerifin gölgesi üzerimize düştü. Yarın, Ramazan'ın muştusu olan Berat gecesini idrak edeceğiz. Cenâb-ı Hak, bu gece hürmetine aziz Milletimize ve ümmet-i Muhammed'e hayır ve bereket ihsan eylesin. Berat Gecemiz mübarek olsun.
Aziz Müminler!
Yine böyle bir gece vakti Hz. Âişe validemiz uyanmış, Resûl-i Ekrem (s.a.s)'i yanında göremeyince dışarı çıkıp aramaya koyulmuştu. Nihayetinde onu Bakî' mezarlığında, başını göğe kaldırmış, dua eder vaziyette bulmuştu. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), hem Hz. Âişe'nin merakını gidermek hem de Allah'ın rahmetinin bu gece ne kadar geniş olduğunu anlatmak için şöyle buyurmuştu: "Şaban ayının yarısına denk gelen bu gece, Allah dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve Kelb kabilesinin koyunlarının yünlerinden daha fazla sayıda insanı affeder."
Kıymetli Müslümanlar!
Hidayet rehberimiz Kur'an-ı Kerim'de, ebedi kurtuluş beratını alanların ahiretteki durumu şöyle anlatılır: "İşte o vakit, kitabı sağ tarafından verilen kimse der ki, 'Alın kitabımı okuyun; Doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum.' Artık o, hoşnut olacağı bir hayat içindedir; yüce bir cennettedir."
Bu ayet-i kerimeden öğreniyoruz ki Allah'ın rızasını kazanıp cennetine kavuşmak, dünyadayken ahiret için hazırlık yapmakla; iman, ibadet ve istikamet üzere hayat sürmekle mümkündür.
Cenâb-ı Hakkın bize lütfettiği bu özel fırsat ve bereket ayları, geçmişin muhasebesini ve geleceğin planlamasını yapacağımız tefekkür vakitleridir. Nefsimizin bitmek bilmeyen isteklerine göre değil, Rabbimizin rızası doğrultusunda yaşamaya azmedeceğimiz karar vakitleridir. Hata ve günahlarımızdan tevbe edip, Rabbimizin af ve mağfiretine sığınacağımız dua ve niyaz vakitleridir. Nitekim Allah Resûlü (s.a.s) bize şu tavsiyede bulunmaktadır: "Şâban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Gündüzünde oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ dünyaya rahmet nazarı ile bakar ve fecir oluncaya kadar şöyle buyurur: 'Benden af dileyen yok mu, onu bağışlayayım! Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım! Sıkıntıya uğrayan yok mu, ona afiyet vereyim!..'"
Değerli Müminler!
Hutbemin sonunda önemli bir hususu tekrar hatırlatmak istiyorum. Salgın hastalıkla mücadelemiz devam ediyor. Tedbirlere riayet konusunda bugüne kadar gösterdiğimiz hassasiyeti bundan sonra da aynı ciddiyetle devam ettirelim. Yüce Rabbimiz en kısa zamanda salgın hastalıktan kurtulmayı bizlere nasip eylesin.
BERAT GECESİ NE OLDU?
Berat gecesi, Kur'an-ı Kerim'in Levh-i Mahfûz'dan Dünya semasına toptan indirildiği gecedir. Buna "inzâl" denir. Kadir Gecesi'nde ise Peygamber'e ilk kez ve parça parça indirilmeye başlanmıştır. Buna da "tenzîl" denir.
Berat Gecesi İslam alemi için en hayırlı gecelerden biridir. Zira bu gece amel defteri yazılır. Peygamberimiz Hazreti Muhammed Berat Gecesinin önemini şöyle anlatmıştır;
Berat kelimesi; kurtulmak, beri olmak, suçlu olmamak anlamına gelmektedir. Berat ve beraet, beri olmak, aklanmak, temiz ve suçsuz çıkmak anlamlarındadır. Mü'minlerin bu gece günah yüklerinden kurtulup, ilâhî bağışa ermeleri umulduğu için, sözlük manasına uygun olarak "Berat Gecesi" denilmiştir.
Kurtuluş, af ve arınma anlamlarına gelen Berat, Müslümanlara kulluk bilinci ve hesap verme şuuruyla; hata, suç ve yanlışlardan kaçınmayı, günahlardan arınmayı; affedilmenin yanında affedici olmayı da, bağışlanma isteğinin yanında bağışlayabilme şuurunu da kazandırır.
Bu geceyi ibadet ve taatle geçirmenin çok sevabı ve feyzi vardır. Bu konuda Resul-u Ekrem şöyle buyurmuştur: "Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (şaban ayının on dördüncü günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ o andan fecir oluncaya kadar: 'Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim' buyurur." (Ibn Mâce)
Ayrıca, Berat gecesi, Kuran-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semasına toptan indirildigi gecedir. Buna inzal denir. Kadir gecesinde ise Peygambere ilk kez ve parça parça indirilmeye başlanmıştır. Buna da tenzil denir.
BERAT KANDİLİ'NDE HANGİ İBADETLER YAPILMALI?
1. Kur'ân-ı Kerim okunmalı, okuyanlar dinlenmeli, uygun mekânlarda Kur'ân ziyafetleri verilmeli, Kelamullah'a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmelidir.
2. Kaza, nafile namazlar kılınmalı; varsa o geceye ait nakledilen namazlar, onlar da ayrıca kılınabilir; kandil gecesi, özü itibariyle ibadet ve ibadette ihsan şuuruyla ihya edilmelidir.
3. Bol bol zikir, evrad ü ezkarda bulunulmalıdır.
4. Peygamber Efendimiz (sas)'e salât ü selâmlar getirilmeli, O'nun şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmelidır.
5. Günahlara samimi olarak tevbe ve istiğfar edilmeli, idrak edilen geceyi son fırsat bilerek nedamet ve inabede bulunulmalıdır.
6. Mü'minlerle helalleşilmeli, onlarla irtibatımız cihetinden rızaları alınmalıdır.
7. Küs ve dargın olanlar barıştırılmalı, gönüller alınmalı, kederli yüzler güldürülmeli.
8. Kişi kendine ve diğer Mü'min kardeşlerine hattâ isim zikrederek dualar etmelidir.
9. Üzerimizde hakları olanlar aranıp sorulmalı ve vefa ve kadirşinaslık ahlâkı yerine getirilmelidir.
10. Yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilip, sevgi, şefkat, hürmet, hediye ve sadakalarla mutlu edilmelidir.
11. Dini toplantılar, paneller ve sohbetler düzenlenmeli ve va'z ü nasihat dinlenmelidir.
12. Kandil gecesinin akşam, yatsı ve sabah namazları cemaatle ve camilerde kılınmalıdır.
13. Sahabe, ulema ve evliya türbeleri ziyaret edilmeli, hoşnutlukları alınmalı ve manevî iklimlerinde vesilelikleriyle Hakk'a niyazda bulunulmalıdır.
14. Vefat etmiş yakınlarımızın, dostlarımızın ve büyüklerimizin kabirleri ziyaret edilmeli, iman kardeşliğine ait sadakati yerine getirilmelidir.
15. Bu kandil gecelerinin gündüzlerinde mümkün olduğunca oruç tutulmalıdır.