Her şey "Fenerbahçe'mizin" lehine gidiyordu. Pepe kırmızı kart görmüş, Beşiktaş 10 kişi kalmıştı.
Golsüz beraberlikte bile "Fenerbahçe'miz" tur atlıyordu.
Finale çıkmalarına yarım saat kalmışken Fenerbahçeli "taraftarların" attığı yabancı cisimle Şenol Güneş'in kafası yarıldı.
Malumunuz, hakem Mete Kalkavan da maçı tatil etti.
Eski hakemlerden Erman Toroğlu şöyle dedi: "Şenol Güneşişi yatıştırmaya çalışıyordu. İyi niyetleyapıyordu bunu. Dünyaya rezil olduk. Her yerde bunlarizlenecek..."
Peki neden bu rezaleteimza atıldı?
***
"Fenerbahçe'mizin" efsanevi futbolcularından Rıdvan Dilmen'e kulak vermenin tam vaktidir: "Ne karar çıkarsa çıksıniş siyasete gidecek. Çünkü bunuistiyorlar. Trabzon'daki olayın aydınlanmamasının sebebi de bunlar (...) Bundansonra statları, salonları seyredin... Spordaki taraftarlar, müthiş bir siviltoplum örgütleri... Bir tuzak kurdular. Tuzağın içine sporu da soktular..."
Tuzak mı gerçekten?
Sevgili dostum Ahmet Çakar maçın tatil edilmesine neden olan olayları, "AzizYıldırım-Ali Koç kapışmasındakiparalı köpeklere" bağlamıştı.
Ahmet Hocamı aradım.
Sonradan düşününce, dedi, olayların 24 Haziran öncesi ülkede yaratılmak istenen kaotik atmosfer için gerçekleştirildiği kanaatine vardım. "Yoksa her şeyinlehlerine gittiği maçı Fenerbahçetaraftarı neden sabote etsin?!.."
Hülasa, Ahmet Hocam da nihayetinde "tuzak bu" demiş oldu.
Nerden bakarsanız bakın çok önemli iddialar bunlar. Adamakıllı teşrih masasına yatırılmalı.
***
Tabii herkesten önce sevgili "öğretmenimi" aradım; Şenol Güneş'i. (Cumhuriyet Ortaokulu'nda sosyal bilgiler dersimize girdiği dönemde Trabzonspor'un milli kalecisiydi.)
Kim neden yapmış olabilir diye sorunca, tüm ihtimallere değindi. Fakat "ötekileştirici" tek kelime çıkmadı ağzından.
Biliyorsun, dedi, kafam ilk kez yarılmıyor. Rize'de, Erman Toroğlu'yla bir müsabakada ve İtalya'da İnter maçında. (Dün gibi hatırlarım; Avni Aker'de 1-0 kazandığımız İnter maçının rövanşında Şenol Güneş'in kafasını yararak Altobelli'ye gol attırmışlardı.)
Her zamanki beyefendiliğiyle şunu söylemeyi de ihmal etmedi:
"Bu bir milat olsun!"
Gerçekten de stadyumlardaki bu müstekreh vandalizm artık bitsin. Sporun sevgi ve kardeşlik olduğu hatırlansın. Sevgili öğretmenim Şenol Güneş'i dinlerken, Türkiye kaotik ortamları, kritik eşikleri hep böyle yurtsever, böyle fedakâr evlatlarıyla atlattı diye düşündüm.
İyi ki varlar.
Ve hep var olacaklar!
Türkiye'de hainlerin altını en çok çizen aydınlardan merhum Attila İlhan, Türkiye her dönemde kahramanlarını da üretmeyi bildi, derdi. NOT: Sözcü gazetesinin ünlü bir köşe yazarı gerekirse Akşener için ilk imzayı kendisinin vereceğini söyledi. HDP için de 7 Haziran seçimlerinde adeta oy dilenmişti. İhtiyaç halinde yine dilenir. Zira onda bu "cevher" var. Lakin şunu unutmasın: Erdoğan seçilmesin de ne olursa olsun, ister memleket batsın ister "bölücüler" kazansın tavrı, "FETÖ'cü tavırdır."
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.