Galatasaray ilk yarıda adeta tek kale oynadı. St.Johnstone, fiziki açıdan güçlü, disiplinli bir takım...Ama kapasiteleri çok sınırlı. Topa sahip olma oranlarıçok yetersiz. Bu yüzden Galatasaray hücumda devamlılıkşansı buldu. İlk 10 dakika önce çok zor pozisyondaMostafa Mohamed zoru başardı. Sonra bir topdirekten döndü. Ama devrenin ilerleyenbölümlerinde yoğun baskıya rağmennet pozisyon çıkmadı. İkinci devrede Galatasaray, yine baskılı başladı. Ama her zaman söylediğimiz gibi futbolun cazibesi de her an ilginç olayların yaşanması. Aytaç, çok gereksiz bir geri pas yaptı. Muslera da çok gereksiz bir kırmızı kart gördü. O pozisyonda rakip oyuncunun golü atmasına müdahale etmemeliydi. Bu yanlışla hem takımınıuzun süre eksik bıraktı hem de rövanşta görev yapamayacak. Galatasaray'ın bu şoktan sonra en büyük şansı ise iki dakika sonra skora denge getirmesiydi. Eğer o gol olmasa 10 kişiyle alınacak aşırı risklerle ikinci gol tehdidiyle karşılaşabilecekti. Sonuçta maç berabere bitti. Ama Galatasaray, deplasmanda bu takımı yenebilir. Çünkü bunu neden söylüyorum. St. Johnstone bir kişi fazlayken bile 3 pas yapamadı.
Golü atan Boey hakkında tam bir fikir sahibi olamadım. Ama takıma faydalı olabileceği görüşündeyim. Hollandalı Aanholt kaliteli sol bek, fiziki olarak hazır değil. Mostafa, Galatasaray'a transfer olduktan iki aysonra fiziki düşüş başladı. Bu aynendevam ediyor. Maçta Berkan ön plana çıktı. Yetenekleri olan bir orta saha oyuncusu. Fizik olarak da kendini iyi hazırladığından hiç uyum sorunu yaşamadan başarılı oldu. Benim mantığıma uymayan bir olay var ki. İşler kötü de gitmezken niye 3 oyuncu birden devre arasında değişir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.