Dün gece Trabzon'da her yönüyle mükemmel bir futbol ziyafeti izledik. Adriano'nun sıfırdan kestiği kavisli ortasına Cenk çok net bir tek vuruş yapınca, zor deplasmana Beşiktaş adeta galip başladı. Ardından 25. dakikaya kadar oyunun kontrolünü tamamen ellerinde tuttular. Üçüncü bölgede dönen bütün toplara sahip olup, ikinci gol peşinde koştular. Trabzonspor'un kolektif yapısının oturmuş olmayışı bu baskıyı kırmalarına olanak vermedi. Ancak ilerde rakipten alınan birsürpriz top ve ardındanOkay Yokuşlu'nunmükemmel şutuile bir anda maçdengeye geldi. Bundan sonra saha içi dengeleri de değişti ve devre sonuna kadar Trabzonspor coşkulu bir tempoyla oynarken, iki kere de gole yaklaştı.
Sürekli gel-gitlerin yaşandığı bu ilginç mücadele ikinci yarıda daha da ilginçleşti. Beşiktaş tekrar skor avantajı yakaladı. Ondan sonra Trabzonspor üst üste iki golle öne geçti. Sonra Beşiktaş tekrardan baskı kurup, maçı döndürmek için uğraş verdi. Ve de Talisca'nın alışılmış mükemmel frikiklerinden biriyle skor tekrar dengelendi. Son dakikalarda artık Beşiktaşen azından ligdeki puan avantajıile bir puana razı bir görüntüdeidi... Ama son saniyede sahneyeAtiba çıktı. Mükemmel maçı yinemükemmel bir golle noktaladı. Beşiktaş takımı bana göre düngece şampiyon oldu. Bu kadarhafta varken 'Neden böyle diyorsunuz?'diye sorabilirsiniz. Hemencevap vereyim: Zor bir deplasmandaiki kere skor avantajı yakalayıp,ardından önce Babel, sonrada Cenk ile farkı ikiye çıkarmaşansını yakalayan, ardından daikinci yarının ortasında art ardayediği gollerle bir anda yenikduruma düşen bir takım, üstelikQuaresma gibi bir silahını 35.dakikada kaybetmesine rağmenbu maçı kazanmışsa bana görefazla söz gerek yok. Dünkü resitaliçin iki takımı, teknik direktörlerinive çok başarılı bir yönetim gösterenhakem Ali Palabıyık'ı kutluyorum.
Son paragrafı Atiba için açıyorum: Beşiktaş'a geldiği günden beri ben bu futbolcuyu methediyorum. Ama bu sezon gerçekten sınırlarıaştı. Dün gece dikkatle takip ettim. Önce müthiş bir kademe ile ilk yarıda Trabzonspor'un ikinci golünü engelledi. 90 dakika pres yaptı ve aynı zamanda hatasız paslarla oyun yönlendirme özelliği var. Üstelik bir de o yorgunluğuna rağmenİngiliz satrforlar gibi harikabir kafa golü attı. Saygı duymayıp da ne yapılır.. Ben ona yeni bir isim taktım: Biyonik adam...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.