Almanya Dışişleri Bakanı SigmarGabriel'in Alman basınında yayımlananmektubunu, Türkiye'de deilan şeklinde yayımlatma arayışında olduğunubilmem duydunuz mu?
Almanya'nın kafası gerçekten karışık. Gelişmeler şimdilik iç açıcı değil. Alman Bakan'ın, üst perdeden hitabı başlı başına bir problem. Referandum sürecinde, Cumhurbaşkanı TayyipErdoğan başta olmak üzere Türk devlet ve siyaset adamlarının Almanya'daki Türk vatandaşları ile buluşmasına bin bir engel çıkaran, terör örgütü PKK yandaşlarına ise alan açan Alman makamlarının özeleştiri yapmak yerine, "Anayasareferandumu sırasındaTürk siyasetinin ağırtahriklerine aynı şekildekarşılık vermedik" demesi başlı başına bir ayıp. Vahim bir başka husus ise, 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında Almanya'nın takındığı tavır. Nitekim Gabriel de "Birçok Türk insanı biz Almanların,tepkimizi içten ve yeterince göstermediğimizkanaatindeydiler. Belki dehaklıydılar" diyerek, zaten bize söyleyecek fazla söz de bırakmamış.
***
Türkiye-Almanya ilişkileri bakımındandaha elim ve vahim olanı iseAlman politikacıların "özrü kabahatindenbüyük" dedirten beyanları. AlmanBakan Gabriel'in, Türkiye'ye yönelik yaptırımhazırlıklarından söz ettikten sonrakurduğu cümleler, demokratik teamüllerbakımından, akıl almaz. Türk insanını veAlmanya'daki Türk vatandaşlarını TürkiyeCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a karşıkışkırtıcı cümleler kullanılması, kabul edilemez! Türkiye Cumhuriyeti'nin seçilmiş Cumhurbaşkanı'nı hedef alarak, "Ondanvazgeçerseniz ilişkilerimiz düzelir" imasında bulunmak, dost ve müttefik bir ülkeden beklenebilecek bir yaklaşım olamaz. Bu zihniyetten, Türkiye'ye karşı yürütülen örtülü mücadelenin, açık cephe savaşına dönüştüğü sonucu çıkar.
"Bu önlemlerin hiçbiri Türkiye'dekiinsanlara veya Almanya'da yaşayanTürkiye kökenli insanlara karşı alınanönlemler değildir" demek bile Türkiye'dekidemokratik tercihlere saygı duyulmadığının,Türkiye'nin iç işlerine müdahale edildiğinintezahürü olarak değerlendirilir.
***
Almanya'nın, Türkiye'deki hukuki gelişmeler, ifade özgürlüğü vb. konularda kaygıları veya yapıcı eleştirileri varsa bunu göstermenin yolu Türkiye'yi tehdit etmek ya da şantaj diline sarılmak değildir. Ekonomik ve insani sahada fena sayılmayacak ilişkilerin, terörle mücadele bağlamında yıllarca sürüncemede kalması büyük sıkıntıdır. Almanya, Türkiye'ye karşı faaliyetlerin üs bölgesi haline gelmektedir. Ve Türkiye'nin güvenlik sınırları, haritadakinin ötesinde başlamaktadır. İki ülkenin karşı karşıya gelmesinin kimseye faydası yoktur. Almanya, Türkiye'deki yüksek hassasiyetleri yeniden masaya yatırmak, yaptırım arayışı yerine ilişkileri onarıcı reçeteler bulmak durumundadır. Almanya'daki Türklerin asimile edilemeyeceği, siyasi bilinç ve örgütlenme düzeyinin artacağı bir gerçektir. Bu politikanın takipçisi Erdoğan, Almanya için tehdit değil, sözüne güvenilir bir ortaktır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.