"Bu ışıltılı hayatı ben seçmedim" replikleriyle Fox Ana
Haber'i bırakan
Fatih Portakal'ın yerine
Selçuk Tepeli isimli bir gazeteci geldi.
Portakal münzevi hayatından çabuk sıkılıp YouTube'dan yayın yapmaya başlasa da Tepeli yerine ısınmışa benziyor. Geçen gün bülteninin bir kısmına denk geldim. Henüz selefi Portakal kadar olgunlaştığını söyleyemem. Ama maşallah hamlığına rağmen o da elinden geldiğince gerçeği eğip büküyor, gündemi sulandırıyor.
İzlediğim bölümde Tepeli Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "
Çıkıyorlar, 'Erken seçim.' Ne erken seçimi? Dünyanın hangi gelişmiş ülkesinde belirlenen zamanın dışında bir seçime gidilir? Bunlar kabile devletlerinin yaptığı iştir. Bakarsanız 3 ayda bir, 6 ayda bir, senede bir seçime giderler. Gelişmiş bir ülkede, gelişmekte olan bir ülkede böyle bir şey göremezsiniz..." sözlerini eleştiriyordu. Üstelik
dört işlem matematiğini konuşturarak:
"
18 yılda 14 kez sandığa gitmişiz. Son 10 yılda 9 kez... 18 yılda 14 ayda bir sandığa gitmişiz. Son 10 yılda 13 ayda bir. Şimdi bir defa burada istikrar nerede? Ee, bu sistem istikrar getirecekti bize, getirmemiş...
Ee, şimdi bu kadar seçim bizi ne devleti yapar... Ayrıca başka bir mesele daha var.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi daha önce vaat edilenin tam tersi bir gelişmeye de yol açtı. Koalisyonları en başından mecburi hale getirdi. Oysa koalisyonları ortadan kaldıracağını düşünüyorduk..."
***
Nereden başlasak?
Üşenmeyelim.
Birincisi, Tepeli'nin yorum yaptığı tartışma, Erdoğan'ın muhalefetten gelen "
erken genel seçim" taleplerine verdiği cevap üzerine.
Bildiğiniz üzere Türkiye'de son 18 yılda 2002, 2007, 2011, 2015 (7 Haziran'da koalisyon kurulamadığı için 1 Kasım'da tekrar) ve 2018'de olmak üzere 6 kez seçim yapıldı.
Dolayısıyla, zamanında yapılan 2004, 2009, 2014, 2019'daki
yerel seçimleri ve 2007, 2010, 2017 yıllarındaki referandumları bile bile hesaba katarak "AK Parti döneminde 13-14 ayda bir seçim yaptık" demek tartışmayı açıkça
"saçmaya indirgemek."
Hesap-mantık hatası ya da özensizlik mi diyorsunuz?
Peki ya Tepeli'nin bu şişirme hesap üzerine yeni hükümet modeline çıkardığı fatura?
Hayır,
seçim sonrası kurulan koalisyonlarla, seçim öncesi oluşturulan ittifakları birbirine karıştırmasından bahsetmiyorum. Onu
Fransızca kamu yönetimi aldığı hocaları izah
etsin...
Sözünü ettiğim, Tepeli'nin tepeleme yığdığı seçimlerin hepsini son 3 yıldır içinde bulunduğumuz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi modelinde gerçekleşmiş gibi anlatması. Sonra da "Ee, bu sistem istikrar getirecekti bize getirmemiş" diye yakınması.
***
Tepeli'ye tavsiyem, Portakal'ın reyting mirasını devam ettirmek uğruna
kariyerine jilet atmaktan vazgeçmesi.
Portakal'ın şöhret basamaklarını tırmanırken yayınlarında yaptığı ve
Flash TV'nin Yalçın abisine de ilham olan
"Fenasi..." şeklindeki (yersen) dil sürçmeleriyle falan yetinmesi kafi. Ki Tepeli'nin ilk programlarında kullandığı "
düdüklemek" benzetmesi tutmuş, her yerde de haber olmuştu.
Zira değmez...
Fox Ana Haber'in Portakal'a mal edilen birinciliğinin, o gittikten sonra yerine gelen kötü taklidine rağmen değişmemesi bunun kanıtı.
Ne diyelim demek ki Türkiye bu tadı seviyor.