Ey Peygamber…
Ağzıyla îmân ettik deyip, kalpleri
ile îmân etmeyenlerden küfürde
yarışanlar seni üzmesin...
Bunlar ve Yahudilerden seni
dinleyenlerin bir kısmı, sana
gelmeyen (çağrına uymayan)
başka bir kavme yalan söylemek
için dinleyenlerdir!
Kelimeleri sonradan yerlerinden
kaydırıp değiştirirler (konuları,
gerçekleri saptırır) ve;
'Eğer size bu şekilde verilirse
o zaman onu alın, eğer (böyle)
verilmezse o takdirde kaçının'
derler…
Allah kimin fitne içinde kalmasını
dilerse, artık sen, onun için Allah'ın
takdir ettiğine asla mani olamazsın!
İşte onlar,
Allah'ın, kalplerini temizlemeyi,
arıtmayı dilemedikleridir…
Dünyada onlar için bir rezillik,
aşağılanma, âhirette onlar için büyük
bir azap vardır (Maide Suresi, 41)
…
Kimin, fitneci olup-olmadığını…
Kimin, egosuna yenilip, kalben
inanmadığı hâlde kişilere methiye
düzüp ardından alttan alta 'fitne'
için ortaya atıldığını…
Kimin ikiyüzlü davrandığını…
Kimin egosu aklını geçmiş olduğunu
siz de-biz de pek tabii ki anlarız, ama
şüphesiz gerçek bilgi Allah'ındır!
…
Ve onlar belki de…
Allah'ın kalplerini temizlemeyi,
arıtmayı dilemedikleridir!
Dünyada onlar için bir rezillik ve
aşağılanma, âhirette de onlar için
büyük bir azap vardır…
…
Başkaca yoruma gerek yoktur!
…
Biz demiyoruz,
Yüce Allah, Kur'an-ı Kerîm'inde
söylüyor…