CHP, bir süredir siyasetin gündeminde inmiyor. Önce "Saraya gidenCHP'li" diye Muharrem İnce skandalı patladı. Arkasından eski CHP milletvekili Sinan Aygün'ün içinde irtikap, FETÖ bağlantılı suçlamaların da olduğu iddiası geldi. Her iki olay da CHP içinde yaşanmıştı. Her iki olayın merkezinde de CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu vardı.
Birini yaptığı açıklamayla büyütmüş, ötekinin de üstünü örtmeye çalışarak. Sonuçta CHP bizzat Kılıçdaroğlu'nun katkısıyla iki gol yemişti. Şimdi yediği golleri unutturmak için Kanal İstanbul gibi gerçekten doğru zeminde tartışılması gereken küresel bir projeyi "araç" olarak kullanıyor. O aracı, toplumun sinir uçlarına dokunacak biçimde kullanan isim ise İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu. Herhalde İmamoğlu, bilimsel dayanağı olmayan argümanlarla kanala karşı çıkarak, bir yandan CHP'yi skandallardan kurtarmaya çalışıyor, diğer yandan da bir siyasi aktör olduğunun işaretini vererek gündemi değiştireceğini sanıyor ama yanılıyor. Çünkü yerel seçimde AK Parti'ye benzeyerek seçim kazanan İmamoğlu, kanala karşı çıkarak son 60 yıldır iktidar olamayan ve "istemezük" diyen CHP'lilere benzedi. Belki de ilk kez gerçek bir CHP'li oldu.
Oysa bu çabalar, ne İnce, ne Aygün-Yavaş kavgasının üstünü örtmeye yetecekne de Kanal İstanbul projesini durdurmaya.
Alın son patlayan Aygün-Yavaş skandalını. Hala cevabı verilmeyen çok soru var. CHP yönetimi, ekrana çıkan CHP yandaşları ve medyası işin üstünü örtmeye çalıştıkça batıyor hatta kumpas ve tuzağın büyüklüğü onları da içine alıp kirletiyor.
Şu FETÖ iddiasına bakın... Eski CHP milletvekili Aygün, 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde Mansur Yavaş'ı ikna eden kişinin FETÖ'cü Ayhan Atalay olduğunu söylüyor ama kimse "yalandır" diyemiyor. Özellikle Kılıçdaroğlu ve Yavaşsusuyor. Oysa FETÖ-siyaset bağlantısı açısındanbu çok önemli bir iddia ve aydınlanırsaTürkiye'de çok sayıda kale yıkılır.
Emsali AK Parti düşürdüCHP ret verdi
Şimdi gelin Ankara'nın kalbine bir hançergibi saplanan Aygün'ün binasının konuşulduğuAnkara Büyükşehir BelediyeMeclisi'nin 2019 başındaki bir toplantısınagidelim. Toplantıda tam da bugün tartışılaneski CHP milletvekili Sinan Aygün'üngökdeleni konuşuluyor. Henüz yerel seçimolmadığı için yönetim de AK Parti'de. Oturumu yöneten Meclis Başkan Vekili, AK Parti Meclis üyesi, eski Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız'a dönerek şöyle diyor: "Söz mü istiyorsunuz Bekir Bey?"
Yıldız hemen konuya girip konuşmayabaşlıyor: "54. Maddede mahkemenin iptalgerekçesini ve parsellerin müktesephaklarını dikkate alıp eski imar haklarınadönülmesini, yani 1,5 emsalolmasını teklif ediyorum"
Başkan Vekili: "54. Maddeyi değiştirilmişhalde oylarınıza sunuyorum"diyor ve oylama sonucunu şöyle açıklıyor: "Oy çokluğuyla kabul edilmiştir. CHPret oyu kullanmıştır."
Yani CHP'liler o gün gökdelenin eskihaline dönmesine karşı çıkıyorlar. Daha açıkçası18 bin metrekareden 120 bin metrekareyeçıkartılmasına AK Parti karşı çıkarken,CHP'liler destek veriyor. O gün gökdelenedestek veren CHP'lilerle, bugün Aygün'ün25 milyonluk irtikap iddiası arasındamutlaka bir bağ var. Yargı bu bağı er veyageç açığa çıkartmalı.
Bu konuda CHP'li Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ve Yenimahalle Belediye Başkan Fethi Yaşar ne düşünüyor doğrusu merak ediyorum.
Siyaseten "temiz toplum, temiz siyaset"sloganı atıyorsanız, "kol kırılır yeniçinde kalır" diyemezsiniz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.