Yakın tarihimizde köyden kente göçle başlayan gecekondulaşma, kaçak yapılaşmanın en uç noktasıydı ve devlet-siyaset ikilisinin göz yummasıyla önü açılmıştı.
Ama ondan daha vahim olanı imarlı olduğu halde, imar dışına çıkılarak "kaçak" yükselen yapılarla şehirlerin kuşatılmasıydı.
Sonra bunu rezidanslar ve gökdelenler izledi.
Bugün neredeyse bütün şehirlerimiz büyük oranda imar kuralları hiçe sayılarak "kaçak" yapılan iskansız devasa apartmanlardan oluşuyor. Bu durum, başta devlet olmak üzere, ülkenin burjuvazisinden orta sınıfına, bürokrasisinden mavi gömleklisine hatta köylüsüne kadar hiç değişmeyen "ortak suç" İstanbul'dan Bodrum'a, Trabzon'dan Kapadokya'ya tablo her yerde aynı.
Boğaz'daki sanayici de kaçak yapıda oturuyor, Esenyurt'ta veya Beylikdüzü'ndeki esnaf da... Bodrum'da milyon dolarlık rezidanslar da, Trabzon Ayder'deki yayla evleri de kaçak.
Mekanın doğal veya tarihi olması da fark etmiyor, Kapadokya'nın göbeği de Uzungöl'ün çevresi de kaçak binalarla dolu.
Çeyrek yüzyıldır Bodrum'da yaşayan biri olarak buradaki fotoğraf da farklı değil. Her yıl ısrarla Bodrum'un altyapı yetersizliğini, koyları kuşatan otel ve rezidansları ya da tepeleri kuşatan siteleri yazsak da değişen bir şey olmuyor.
İnsanın içini acıtan bu tablo Türkiye'nin tam bir çelişkiler ülkesi olduğunu gösteriyor.
Birkaç ağaç için timsah gözyaşları dökenlerle, o güzelim kıyıları, orman alanlarını kuşatan sitelerde yaşayanların aynı insanlar olması çok şaşırtıcı. Peki, bu durum nereye kadar böyle gidecek?
Bu mesele en son Başkan Erdoğan'ın sürpriz bir biçimde Bodrum koylarındaki kaçak yapıları gezmesiyle gündeme gelmiş ve nasıl bir tepki geleceği merakla beklenmişti.
Aslında konu, uzun bir süredir Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın gündeminde. En başta Kapadokya ve Karadeniz'in en gözde yerleri Uzungöl ve Ayder Yaylası' nda yapılan kaçak yapılar tespit edildi, "yıkım" kararı verildi ve önemli bir bölümü de yıkıldı.
Şimdi sıra Bodrum'da. Önceki gün Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum bizzat Bodrum'a geldi. Bakan Kurum, önce hükümet olarak çevre meselesiyle ilgili bugüne kadar neler yapıldığını anlattı ve genel bir çerçeve çizdi:
"Ülkemizin her noktasındaki doğalgüzellikleri korumak adına gece-gündüztüm ekibimizle birlikte SayınCumhurbaşkanımızın vizyonu çerçevesindeçalışıyoruz ve bu çerçevedeaçıkçası Salda'mızı, Uzungöl'ümüzü,Muğla'mızı, Ayder'imizi koruyacak,hatta hatta daha iyi hale getirip geleceknesillere aktaracağız."Sonra da Türkiye'nin kaçak yapı fotoğrafınailişkin şu çarpıcı rakamları verdi: "Yapılan incelemelerde tümTürkiye'de 20 binin üzerinde kaçakyapı tespitimiz var ki bu kaçak yapıların7200'ü sahil kesiminde yer alıyor ve3260'ı da Muğla ilimizde. Tabii 1300tanesi de bu kaçak yapıların maalesefdoğal SİT alanları ve özel çevre korumabölgelerinde yer alıyor."Tablo vahimdi, o vahim tablonun içindeBodrum da vardı. Bakan Kurum,Bodrum'daki kaçak yapı konusunda kararlıolduklarını söylüyordu:
"Bugün yapmış olduğumuz denetimlerde1611 konut 4 otel inşaatıimara ve ruhsata aykırılıklar sebebiyledurdurulmuştur. Ve bu aykırılıklarıngiderilmesi için ilgili firmalara süreverilmiştir. Bu 1 aylık süre içerisindefirmalarımız imara aykırılıkları giderecekler. Gidermemeleri durumundanamı hesaplarına resen Bakanlık olarakvaliliğimiz, kaymakamlık eliyle de bizimara aykırılıkları gidereceğimizi buradantüm vatandaşlarımıza iletmek isterim."
Umarım Bakan Kurum, bu sözleriningereğini yapar ve bir son nokta koyar.
Takipteyiz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.