Yazılarımda bir kaç kez vurgulamıştım, ekonomininyarısı psikolojidir. Reel sektörün, piyasanın, pazarın psikolojisini güçlü tutmak, psikolojiyi dalgalandırangelişmeleri hızla farketmek ve hemenbertaraf edecektedbirleri almak;piyasa psikolojisinibozmaya yönelikher türlü ekonomi-politik oyuna,saldırıya, hainliğeyönelik olasılıklarıtespit edip, hücumtaktiklerini geliştirmek günümüzün küresel rekabet ortamında ciddi bir öncelik. Ekonomipolitik oyun, saldırı ve hainliklerde aktif rol oynayanlara karşı değil sadece, etki altındakalan, yönlendirilen pasifaktörlerin, 'körleştirilmiş'taraftarların gözünü açmayayönelik de kapsamlı birstrateji oluşturulması hepimizingörevi. Osmanlı'dan günümüze Atlantik hayranı'Batıcılar'ın sebep olduğusendrom, Avrupalı işadamlarınıbile rahatsız ederbir hal almış durumda. Yakın zamanda, dünya ölçeğinde marka olmayı başarmış bir Avrupa şirketinin CEO'sunun bize anlattıkları insanı çıldırtmıyor değil.
Bir araya geldiği bir grup işadamı öyle bir Türkiye tablosu çiziyorlar ki, Avrupalı CEO 'o zaman hemen yatırımlarımızıTürkiye'den çekiyoruz' noktasına geliyor. O anda ne yaptıklarının farkına varan ve çark eden Türk işadamları, bu defa büyümeden tüketimpotansiyeline, mali disiplindenyatırım fırsatlarına bambaşka bir Türkiye çiziyorlar. Avrupalı CEO da diyor ki'ikinci çizdiğiniz Türkiye'yegözüm kapalı yatırım yaparım;ilk çizdiğinizden kaçarım. Anlattığınız Türkiye'den hangisi doğru?' Dışarıda, Atlantik'inher iki yakasındada, Türkiye'nin milliirade ve egemenliğedayalı yeni 'oyunkurucu' güçlü profilindennefret edenMakyavelciler var. Myanmar'daki vahşet umurunda olmayan, Ortadoğu ve Avrasya'daki 100 yıllık oyunu en kanlı metotlarla ısrarla sürdürmekten bir an bile tereddüdü olmayan, ahlaka aykırı her türlü metodu hoş gören bir siyasi anlayış. Avrasya'da mezhep ve etnikkimlikler üzerinden yürütülenbu kanlı oyuna karşı uyanıkolunması çağrısında bulunanCumhurbaşkanı Erdoğanve Türkiye'ye karşı bu derecevahşi bir saldırıyı algılamaknasıl zor olabilir ki?
Avrupalı CEO bana aynen şunu dedi: 'Kimi işadamlarınızınkendilerini banasevdirmek veya beğendirmekadına, başlangıçtaTürkiye'yi o derece kötülemelerituhafıma gitti. Neden kiminizin batılılara kendini sevdirmek gibi bir zafiyeti var? BenTürkiye'ye onlardan dahafazla güveniyor ve farklı birgelecek okuyorum.' Bizim, 2023 hedefleri için, birilerinekendimizi sevdirmeyedeğil, somut proje ve stratejilereihtiyacımız var. Bizhedeflere ulaştıkça, dünyazaten bize kendini sevdirmeyeçalışacak.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.