Hasta geçirdiği ameliyatın ardından entübe edilmek zorunda kalmıştı...
Görünürde bu durum onu sinirli yapmıştı.
Kendisine yapılan uygulamaları reddediyor gibiydi.
Ağır bir yoğun bakım sürecinde olmasına karşın belki iyi gelir diye eşi yanına alındı, elini tutması iyi gelir gibi oldu.
Ama 21. günde solunum zorluğu çektiği için
trakeostomi yapıldı, yani cerrahi müdahaleyle doğrudan nefes borusu açılarak soluk alması sağlandı.
Fakat hasta bu kez de eşi ya da hemşireler yanında olmadığında
nefes borusuna açılan yolu kapatmaya çalışıyor, ventilatör bağlantısını koparıyordu.
***
Yukarıdaki satırlar ülkemizde
"entübe hastalar ile sağlık personelinin iletişimi ve iyileşme süresi" üzerine yapılmış bir bilimsel gözlem çalışmasından...
Dikkatle okumaya devam edin...
"Hastaya neden böyle yaptığı sorulduğunda trakeostomi kanulünü güçlükle kapatıp 'Bu kaç para?' diye sordu.
O zaman anlaşıldı ki, hastanın aklı hastane masraflarının ailesine çıkartacağı zorluklardaydı.
İstediklerini kâğıda yazması söylendi.
'Bu masrafları ödeyemem, bırakın gideyim' dedi.
Böyle bir masraf olmadığına, gerekli düzenlemelerin yapıldığına ikna edildikten sonra hastanın ajite (taşkın, huzursuz) hali sona erdi."
***
Niye bunları aktardım, diye aklınızdan geçiriyorsunuzdur.
A. Yava ve A. Koyuncu'nun 2006 çalışmasına tesadüfen rastladım.
Ama "entübe olma" teriminin zihnimize kazındığı ve ekonomik sıkıntının insan davranışlarına yansımalarını yeniden konuşmaya başladığımız şu günlerde bazı şeyleri ele almak için iyi bir başlangıç olduğunu düşünüyorum.
Çünkü her türden medyada dikkatimi çekiyor...
Bazı arkadaşlar sanki "Bu kaç para?" sorusunun hayati önemini unutmuş gibi davranıyorlar.
Bazılarımız "sade insan"ın maddi sıkıntılarını hatırlatanlara da çemkiriyorlar.
81 milyonun iPhone 13 kullandığını sanacak kadar sersemleşmeyi tercih edenler bile var aralarında...
Dedim ki kendi kendime...
Belki bu kadar sert ve sarsıcı bir örnekle anlarlar.
***
NOT DEFTERİ
Brent, "Bana bak, dedi, hep rüyalarını yorumluyorsun. Benim başka bir önerim var. Neden günlük hayatını bir rüya gibi yorumlamıyorsun? Çok daha iyi olur." (DOUGLAS COUPLAND / Life After God)