Türkiye'nin gaz bulma serüvenini Cumhurbaşkanı Erdoğan veciz bir ifadeyle özetledi. "Her arayanbulamaz ama bulanlar arayanlardır." Aramak bulmak için yeterli değil, gerekli şarttır. Bu cümle içinde hem iradeyi hem kapasiteyi hem de nasibi ifade etmektedir. Türkiye'nin enerji bağımsızlığını sağlamak istiyorsanız önce arayacaksınız sonra da tevekkül edeceksiniz. Aramak bir ön şarttır. Fakat onun da bir ön şartı vardır. Aramak için öncelikle arama araçlarınız olacak.
Bunca yıldır Türkiye'nin en önemli eksiklerinden birinin enerji kaynakları olduğunu hepimiz biliriz. Daha fazla arama yapmak gerektiğini de kabul ederiz. Ama bundan üç yıl öncesine kadar aramalarımız maalesef kiralık faaliyetten ibaretmiş.
Kaderimizi değiştiren adım ise üç yıl önce atıldı. Berat Albayrak'ın EnerjiBakanlığı döneminde sismik arama ve sondaj gemilerini edinmeye başladık. İşte o zaman bu müjdenin yolu açıldı. Belki de birçoğumuzun umutsuz olduğu bir dönemde Albayrak ve ekibi risk alarak yatırım yapmakta tereddüt etmedi. Bir hayalden ibarettir diyenlere kulak asmadı. Ardı ardına yeni yatırımlar yapıldı. Vazgeçilmedi.
Böyledir işte. Gerçek başarılar risk almayı, kuvvetli irade sergilemeyi ve hepsinden önce dertli olmayı gerektirir. Bu ülkenin ihtiyacını bilirsiniz ama ülke adına dertli değilseniz saldırıları göze almazsanız başaramazsınız. Berat Albayrak'a yöneliklinç kampanyalarının sebebişimdi çok daha net birşekilde ortaya çıkıyor. EnerjiBakanlığı'nda başlattığı atılımsadece gaz arama faaliyetleriylede sınırlı değil. Güneşve rüzgâr enerjilerine yapılanyatırımlardan nükleerenerjiye dair her türlü faaliyetinaltında imzası var.
Albayrak görev yaptığı iki bakanlıkta da aynı ilkeler için savaşıyor: Bağımsızlıkvizyonuna dayalı yerli ve milli üretim. Eğer Türkiye büyük güçler statüsüne erişecekse enerji kaynakları bakımından en azından kendi kendine yeter konuma gelmesi gerekir. İşte bugün onun yolu açıldı.
Ekonomik olarak da finans piyasalarına bağımlı olmaktan kurtulmak ve reel ekonomiyi desteklemek şarttır. Türkiye'ye yönelik finans operasyonlarıyla başa çıkmanın yolu sarsılmaz bir ekonomi inşa etmekten geçer.
Enerji meselesinde olduğu gibi ekonomi alanında da benzeri bir devrimsel süreçten geçiyoruz. Zor oluyor. Saldırılara maruz kalıyor. Ama bağımsızlık pahalıdır. Elde edince de tadından yenmez.
Görebildiğim kadarıyla Albayrak ilk günden bu yana bu ilkeleri ısrarla savunuyor. Kendisine yönelik saldırılara göğüs gerecek cesaret ve direnci göstermesi de ayrı bir başarıdır. Arayanlar bulur ama aramak için öncelikle bir vizyona sahip çıkmak ve önünüze çıkan engellere rağmen koşmaya devam etmek gerekir.
Bırakın algı operasyonlarını. Kim ne derse desin. Kim ne yaparsa yapsın. Bir yerde profesyonel bir başarı varsa kimse üstünü örtemez. Gün gelir ortaya çıkar.
Meyve veren ağaç taşlanır. Haksızlığa da uğrar. Ama her şeyin bir sınırı var. Bu tür başarılar ortaya çıktığı müddetçe karalama kampanyaları da teker teker boşa çıkıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan zaten 18 yıldır hem vizyonu hem iradesiyle bu ülkeye büyük katkılar sunduğu için arkasında devasa bir kitle var. Kabinesindeki yıldız isimler de özellikle icraat söz konusu olduğunda aynı vizyon ve ilkeler çerçevesinde parlıyor.
Ben bir vatandaş olarak bunca baskı ve saldırı altında yılmadan bu ülkeye hizmet edenlere şükran borçlu olduğumuzu düşünüyorum.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.