EN son CHP imzalı kepazelik, CHP'nin düzenlediği Suriye konulu konferansta yaşandı. Orada akademisyen kimlikli, görünümlü PKK/PYD/YPG/KCK sevici kadın ajanı baş köşede misafir etmişler. Bu kadının, eli kanlıteröristlerin adeta reklamcısıolduğunu, bu alemde bilmeyenyok. ABD ve İsrail'in ve terör örgütünün bütün tezlerini orada haykırmış ve ortamda kimse itiraz etmemiş, haddini bildirmemiş. Bu akademisyen görünümlü ajanın CHP'nin Suriye konferansında ne işi vardı...? CHP, terör örgütünün tezlerini mi savunuyor...? Peki;
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ABD'nin PKK/PYD/ YPG ya da Suriye politikasını, hiç eleştirdi mi...? Daha önce de yine bu köşede sizlerle paylaşmıştım. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'neikide bir, "Suriye'de ne işimizvar?" diye soran Kılıçdaroğlu,ABD'ye, Suriye'deki teröristlereaçıkça verdiği destek hakkında,bugüne kadar tek bir sorudahi sormamıştır...!! Sertsözleri, ağır hakaretleri bir kenarabırakın, eleştiri bile yapmamıştır...
Aklınıza gelebilecek her konuda, ağzına geleni söyleyen CHP'liler bu konuyla ilgili "Kahrolsun Amerika" bile diyemiyorlar... Demiyorlar...
On binlerce kilometre uzaklardan gelip, Müslümanların topraklarına çökenlere... Yer altı ve yer üstü kaynaklarını yağmalayanlara... Suriye başta olmak üzere, Ortadoğu'yu kan gölüne çevirenlere... ABD, İsrail, Avrupa Birliği, Rusya'ya tek bir laf etmiyorlar... Sitem bile etmiyorlar...
Bu soruyu Türkiye Cumhuriyeti'ne soruyorlar. Demek ki; CHP Genel Başkanı, ABD'nin, bu eli kanlı katillerle işbirliğinden ve Suriye'de yaptıklarından, rahatsızlık duymuyor.
Ve hatta destekliyor mu acaba...?
DAVET DEPREMDİR
CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, gündemi tuhaf yorum ve değerlendirmeleri ile meşgul ediyor.
Görevinin gerektirdiği devlet adamlığı bilgi, görgü ve reflekslerine asla sahip olmadığı her geçen gün daha fazla ortaya çıkıyor. Ezan sesi duyulunca camii'ye gidilir, vazifemizdir...
Hastanede mavi kod verilirse, görevliler o alana doluşur, vazifedir...
Deprem olunca yöneticiler, dünyanın her yerinde görevlerinin başına koşar, afet koordinasyon merkezlerine koşar, vazifeleridir... Yani davet, depremin bizzat kendisinden gelir... Daha başka bir davet bekleyen normal midir...? Bu görüşler, Doç. Dr. Sezai Çelik'e ait...
Yanlış mı...?
KÜRTLERE KARŞI!
Karşımızdakiler, Kürt görünümlü eli kanlı katillerdir... ABD'li sahtekarların, iğrenç hedefleri hala yürürlüktedir. ABD ve İsrail birlikte, BüyükYahudi Devleti kurmayaçalışmaktadır. ABD ve İsrail, buamaçla, PKK/YPG/PYD/KCK adlıkatillere, Suriye'de devlet kurmaküzeredirler. Türkiye CumhuriyetiDevleti, bu alçaklara vurdukça,İsrail üzülüyor. İsrail adlı terörörgütünde, bakan düzeyindePKK/PYD/YPG/KCK katillerininbaşarısı için açıkça dua ediliyor.
Çünkü hepsinin sahibi, Siyonist Yahudilerdir. Bunlar, ABD ve İsrail'in kiralık katilleridir. Başkan RecepTayyip Erdoğan merkezli bütün nefret saldırılarının da arkasında, aynı kadro ve güçler var. Tek yol; bütün bölgenin, bu Haçlı-Siyonist hizmetkarı, PKK/PYD/YPG/KCK ile bunların siyasi parti görünümlü adamları HDP'den temizlenmesidir...
Anne ve babaların, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki cesur feryatları da bu gerçekleri bütün çıplaklığı ile ortaya koymaktadır. HDP İl ve İlçe binaları, PKK/PYD/YPG/ KCK kayıt merkezleridir. Kürtlerin evlatlarını kaçırdılar, katlettiler; istikbalini çaldılar... Annelerin babaların feryatlarını görmeyenler, duymayanlar, bu eyleme kör ve sağır kalanlar; bu topraklarda yaşanan bütün acıların suç ortakları, failleridirler....
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.