Dehlizde sarsıntı

GALİBA yaşadığımız dünyanın gerçeklerinden çok ama çok uzağız. Kimse OLAN BİTENLE buluşamıyor. Gazeteler ve televizyonlar da çaresiz. PERDE GERİSİNDE yaşananlar günlük hayatımızda gördüklerimizden çok farklı. Kurulan muazzam bir düzen var. Dönen kocaman kocaman çarklar... Herkesi öğütecek kadar güçlü, herkesi sindirecek kadar ürkütücü...
ABD Başkanı Donald Trump sonunda İngiltere'nin yolunu tutunca ve oradaki olayları izleyince kendi kendime "ASLINDA HER ŞEY ÇOK AÇIK
AMA GÖRMEK VE GÖSTERMEK KOLAY DEĞİL. GERÇEĞE IŞIK TUTMAK İSTEYENLERİN DE SAYISININ ÇOK OLDUĞUNDAN EMİN DEĞİLİM" diye düşündüm...
Trump BAŞKAN seçildikten sonra İngiltere Başbakanı Theresa May uçağa atlayıp Trump'ı tebrik etmeye gitti. Görüşmeden sonra da aynı uçakla LONDRA'ya uğramadan Ankara'ya geldi.
Yazdık çizdik...
Ziyaret çok konuşulmuştu.
O günden sonra yanılmıyorsam birkaç kez Trump'ın KRALİÇE ziyareti gündeme geldi. Ancak Londra ve Manchester'da patlayan bombalar, baş gösteren TERÖR buna izin vermedi. Trump bir türlü gidemedi.
Kraliçe de gelmesini fazla istemedi.
Trump ile KRALİYET AİLESİ ilişkileri herkesin zannettiği gibi BAŞKANLIK koltuğuna oturduktan sonra başlamadı.
Öyle iddialar vardı ki Türkiye bunları pas geçiyordu. Trump çok gizemli ve güçlü bir AĞ içinde yaşayan önemli biri. Etrafında gerçekten çelik bir kalkan var. Ama görünmez! Düşmanları da rakipleri de güçlü. Trump önemli bir işadamı olarak yaşamını sürdürürken KRALİYET AİLESİ'ne rahatsızlık verecek davranışlarda bulunmaktan çekinmezdi. Mesela Trump kaza sonucu öldüğü söylenen LADY DIANA ile çok ilgilendi.
İddialara göre çok kez kaldığı otele çiçek yolladı, mesaj gönderdi. Her fırsatta DIANA'dan hoşlandığını belirtti. Aralarında bir yakınlaşmanın olup olmadığını bilen yok.
Ancak iddiaların sonu gelmiyor.
Hatta "Trump ile yakınlaştığı için öldürüldü" diyenler var.
Herkes FAYED AİLESİ ile ilgilenirken asıl nedenin bu İLGİ'de yattığını öne sürenler bulunuyordu.
Bilinmez!
Hala sır.
Ancak İNGİLTERE'deki düğünlere bakınca bir şey göze hemen çarpıyor. Mesela KRALİYET ailesinin son düğün törenine eski BAŞKAN OBAMA davetliydi. Trump ise değil.
Yine iddiaya göre HARRY, Trump'ın annesi ile ilgili tutumlarını biliyordu.
Ve hiç mi hiç hoşlanmıyordu. Bu nedenle düğünde olması ihtimali yoktu. Dedim ya bunlar fısıltılarla konuşulanlar.
Ya da çok kişinin görmeyeceği yerde yazılanlar...
Dahası da var. Ama konumuz doğrudan bu değil...
Devam...
Başkan Trump PENTAGON'un isteğiyle gelse de şu an daha çok içinde bulunduğu AĞ'ın gereklerini yapmakta. Pentagon'la didişmesi gizli değil. Kraliyet ailesiyle de kavgası SIR değil.
Uzun uğraşlardan sonra ABD DEVLETİNİN BİRİNCİ ÖNCELİKLİ İŞ diye tanımladığı ziyaret gerçekleşti.
Başkan Trump, 11 ABD BAŞKANIYLA bir araya gelen Kraliçe II. Elizabeth ile buluştu.
Ancak buluşma hala manşetlerde.
Windsor ŞATO'sundaki seramoni daha önce yaşanan bir şey değildi.
Kraliyet ailesinin adı bu ŞATO'dan gelir. Windsorlar yani...
Kraliçe Elizabeth, Johnson dışındaki bütün başkanları ağırladı.
Trump'ın gelmesi sancılı oldu. Ama geldi. KRALİÇE, o yaşına rağmen Windsor'daki törene yürüyerek zamanında katıldı. Trump ise Range Rover'la 12 dakika geç kaldı!
Ceketini iliklemedi. Eğilmedi.
Ve birlikte yürürlerken de nezaket dışına çıkarak KRALİÇE'yi resmen aşağıladı. Bütün bunların kocaman kocaman anlamları vardı. Bir ABD BAŞKANI bunu niye yapıyordu?
Kraliçe başına gelecekleri biliyor muydu? Trump'ın verdiği mesaj neydi? Böyle pek çok soru var.
Bilmemiz gereken SAVAŞIN BÜYÜKLÜĞÜ ve artık gizlenemediği...
Trump zaten bunu saklamak gibi motivasyona sahip değil. Daha önce hiç kimsenin yapmadığını yapan Trump resmen Kraliçe'yi, kraliyet ailesini aşağıladı.
Bu öyle kolay kolay yapılacak işlerden değildi.
Ama oldu. Dünyanın gözü önünde oldu...
Trump'ın içinde yer aldığı AĞ dünyaya şekil vermek istiyor.
Kendilerince DOĞRU buldukları şekli... Ancak bu AĞ KRALİÇE ile her zaman yakınken 2013'te ipler koptu. Biz burada 17-25 ARALIK'ı yaşarken Kraliçe eskiden gelen bağı koparıp attı.
O gün bugün temas SIFIR!
Trump'ı da bu nedenle LONDRA'ya istemedi. Kabul etmedi. Trump da PERDE GERİSİNDE neler yaşandığını bildiği için tavrını gösterecekti. Gösterdi de. Yaptığı basitti! Anlaşılırdı da...
"BENİM İÇİNDE BULUNDUĞUM KÜRESEL AĞ SENİNKİNDEN ÇOK DAHA BÜYÜK VE SENİ YENECEĞİZ. BÜYÜK OLAN SEN DEĞİL BİZİZ. PENTAGON'LA YAKINLAŞMAN DA SENİ KURTARAMAYACAK. KAZANAN BİZ OLACAĞIZ" diyordu...
Trump BRİTANYA'ya ayak bastığı andan itibaren yüzbinlerce kişi kendisini protesto ediyordu...
Gittiği her yerde kendisine edilen hakaretleri kulaklarıyla duyuyordu.
Hatta Windsor'da yaptıkları ışık hızıyla yayılınca İNGİLİZ DERİN DEVLETİ protestocuları bir hamle ile daha da yakınlaştırdı!
Operasyonlar üst üste geliyordu...
Küfürler Trump'ın hemen yanı başındaydı... Trump da yapacağından geri durmuyordu! Geri vitesi yoktu.
Kendisine ve arkasındaki güce çok inanıyordu... Buluşma geç de olsa bu iklimde gerçekleşti...
Windsor'da BÜYÜK KAVGA DÜNYA MEDYASININ ÖNÜNDE YAŞANDI. Ve bu kavga bugün de yarın da bitmeyecek.
Çünkü aradaki BAĞ tamamen koptu. 2013'ten sonra sürekli yükselen bir tansiyon var.
Bölgeyi, Türkiye'yi ve dünyayı anlamak için bu şart! Aksi halde hiçbir şeyi algılama ve anlatma ihtimali yok!
Bilmediğimiz derin dehlizlerde kocaman bir sarsıntı var. Görme şansımız hiç yok.
Ama kavganın kameralar önünde yaşandığı da bir gerçek. Herkesi, her şeyi etkileyecek büyük bir mücadele bu! Dünyanın alacağı son şekil konusunda ABD ile İNGİLİZ DERİN DEVLETİ ayrı, Trump- Putin ilişkisinin yer aldığı büyük güç ayrı düşünmekte...
FETÖ'den ADNAN OKTAR'a, Suudi Prens bin Selman'ın darbeyle gelmesinden Trump'ın danışmanlarının alınmasına kadar olan eksendeki her şey bu kavganın ürünü!
Daha çok şey yaşanacak.
Bunu görmek için kahin olmaya gerek yok. Son viraja doğru hızla yol alınmakta.
Bakalım ne olacak...
Türkiye her ne olursa olsun her mücadelenin tam ortasında...
Sonucu da biz belirleriz.
Unutmayın, KAVGA gazetelerde ve televizyonlarda gördüklerimizin çoooook ötesinde...